Aydın ENGİN
Ana muhalefet partisi, dokunulmazlık konusunda iktidarın çizdiği hatta yürümek zorunda kalmasının ilk büyük hasarını, bizzat iktidarın “Bakın nasıl bizim peşimize takılmak zorunda kaldılar” horlaması ile almış oldu. Bunun ötesinde fazla söylenecek şey kalmadı. Öte taraftan, iktidar çevresi zaten artık demokratik siyaset terimleri ve normları ile konuşmayı ve davranmayı toptan terk etti. İktidar, izlediği Kürt siyaseti gereğince, toptan sindirme hattında hiç olmazsa HDP’den birkaç kişiyi hapse göndermeye azmetmiş durumda. Tabii mesele bununla bitmeyecek; yıldırma, sindirme üzerinden yürünecek yol belli, daha fazla askeri tedbir, daha fazla yasak, daha fazla hapis, daha fazla göz korkutma; şüpheniz olmasın bu böyle gittiği yere kadar gidecek ve gidilen yer tam bir cehennem olacak.
Organik lider
Mevcut otoriter siyaset savrulması, artık totaliter bir rejimin inşası aşamasına gelmiş durumda. Totaliter rejimin inşası, “FETÖ ve PKK’ye karşı terörle mücadele” çerçevesinde yürüyor. Kartlar sonuna kadar açıldı; “Ya iktidardan yanasınız, ya da terörden” dendikten sonra iktidarı desteklemeyen her kim olursa olsun, “terörist” veya “terör destekçisi” damgası yemenin gölgesinde ve korkusu ile yaşayacak. Ana muhalefet partisi, dokunulmazlıkların kalkması yasasını onaylamakla, bu ithamdan kurtulacağını sanıyorsa çok yanılıyor. Burası artık, Cumhurbaşkanın, milletin temsilcisi olmanın çok ötesinde “organik lideri” ilan edildiği, onun izinden gitmemenin hainlik addedildiği, demokratik siyaset terimlerinin hiçbir karşılığının kalmadığı, daha da kalmayacağı bir ülke. Siyasal muhalefetin önce bu gerçeği iyice kavramasında fayda var.
Sorunun dışında
Temel mesele şu: Bu iktidar, totaliter bir rejim inşası sürecinde, herkesi “terörle mücadele” adına rehin almayı başarıyor. Öncelikle buna itiraz etmek gerekiyordu. Ne yazık ki, Türkiye’nin batısında yaşayanlar hâlâ iktidarın izlediği Kürt siyasetinin, onun otoriterliğini meşrulaştırarak pekiştirdiğinin tam olarak farkında değil. İktidara muhalif çevrenin büyük kısmı, hâlâ Kürt siyasetini, Türkiye’nin genel demokratikleşme sorununun dışında bir olay olarak görüyor.
Güzelleme yapmayın
Şimdi fazladan bir eşik atlanmış oldu, ama aslında bu hep böyleydi ve Türkiye’nin batısı otoriterliğin İslamcı versiyonu ile karşılaşmadan, bu gerçeği hep göz ardı etti. Yani, Kürt meselesi, bu ülkede hep otoriter siyasetlerin gerekçesi idi, o nedenle, bugün tüm ülkenin ve bu arada ana muhalefetin “terörle mücadele” siyasetine rehin olması sebepsiz değil. Türk milliyetçiliği ve onun siyasal manipülasyon alanını sorun etmeyen siyasi anlayışlar, sonunda totaliterliğe yürüyen bir hareketin manipülasyonunun kurbanı olmaktan kurtulamadı.
Kürt meselesinin demokrasi meselesinin merkezi sorunlarının başında geldiğini kabul etmeyi reddeden seküler toplum kesimleri, İslamcı iktidar kendilerini bu zayıf noktalarından yakaladığında çaresiz kaldılar. “Vatan, uğruna ölen varsa değil, içinde yaşamaktan mutlu olunan yerdir”, “bayrağımızın rengi artık kan rengi değil, gelincik kırmızısı olsun”, “yeter artık bu topraklardan şüheda fışkırmasın, sadece herkeseyetecek hasat fışkırsın” deme cesareti gösterenler çoğalmadığı müddetçe, barış değil savaş; hayat değil, ölüm kazanacak. Sonuçta, iktidarda olanlar dahil, hepimiz kaybedeceğiz. “Böylesi dar zamanda çiçek böcek edebiyatı” yapmayın diyen herkese “Asıl siz ölüme güzelleme yapmayın” deme cesareti göstermediğimiz sürece, iktidarın siyasal rehinleri olarak hep birlikte bir yıkıma gideceğiz.
“Yıkımın neresindeyiz” sorusuna cevap vermek zor, “Totaliter bir rejim inşasının neresindeyiz” sorusuna cevap vermek de zor, ama seyir hızımızın gittikçe arttığını görmek zor değil.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları



























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021