Aydın ENGİN
Herhalde farkındasınız, nur topu gibi bir tartışma, yer yer de itişip kakışma konumuz daha oldu: Helâlleşme...
Tartışma, itişip kakışma derken CHP’lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun “helâlleşme” önerisini anlamayan, anlamak için çaba göstermeye de yanaşmayan ulusalcı kesimlerden ve helâlleşme kavramından “sınıf uzlaşmacılığı” gibi bir sonuç çıkarmayı becerebilen ve bunun devrimciliğe krem süreceğini iddia edenlerden söz ediyorum. Bunlar çok dar ama çok yaygaracı gruplardan oluşuyor.
Kimileri bu helalleşme sonunda Tunceli’ye Dersim denmeye ve “Dersim tertelesi” bir cankırım hatta soykırım olarak nitelenmeye başlarsa kaygısında…
Kimileri “Diyarbakır Hapishanesi” ile helalleşme sonunda Kürt siyasal hareketiyle el ele tutuşmaya, Kürt sorununa savaşçıl değil barışçıl çözüm arayışına uzanırsa paniğinde…
Kimileri “Türkiye Cumhuriyetine vatandaşlık bağıyla bağlı herkese Türk denir” demagojisi (=içi boş laf kalabalığı, safsata) terk edilir, Kürtlere, Ermenilere, Yahudilere, Rumlara, Süryanilere uygulanan devlet şiddeti kabul edilirse telaşında…
Devlet tapıncıyla bilinci sakatlanmış ve zehirlenmiş kimileri ise Cumhuriyet tarihi boyunca devletin yaptıklarıyla yüzleşmeye gidilir de, İttihat ve Terakki iktidarından miras kalan ve daha da yaygınlaştırılan “sermayenin Türkleştirilmesi” hedefli devlet suçları mahkûm edilirse, devlet itaat edilecek bir kurum olmaktan çıkar, kendisinden hesap sorulan, sorulabilen bir toplumsal aygıta dönüşürse korkusuyla boğuşuyor…
* * *
Sanırım öncelikle Kılıçdaroğlu’nun dillendirdiği, Edirne Hapishanesi’nden sesini duyuran Selahattin Demirtaş’ın daha da derinleştirerek desteklediği helâlleşme kavramını açıklamak gerek.
Bu konuda derinlemesine bilgilenmek isteyenler geçen haftanın Oksijen gazetesinde yazan tarihçi Ali Yaycıoğlu’nun “Helâlleşme üzerine” başlıklı yazısını okumalılar.
O tam sayfaya yayılmış yazıyı burada özetlemek bile mümkün değil. Yine de “helâlleşme” kavramının yüzleşme ve hesaplaşmayı da ister istemez içerdiğini vurgulamasına değer biçmek gerek. Ayrıca Ali Yaycıoğlu’nun bu Arapça kökenli terimin Türkçe’ye geçerken “helâlleşme” olarak işdeşlik kipiyle donandığını, “birinin, bir hakkı birine helal etmesi”nden daha zengin bir içeriğe kavuştuğuna işaret etmesi de tartışmaya önemli bir katkı.
Burada Kılıçdaroğlu’nun helalleşme derken ne kastettiğini anlattığı grup konuşmasını yazılı olarak aktarmakta yarar var. Daha da geliştirilmesi, içeriğinin ve kapsamının genişletilmesi gereken bu sözler kanımca bir belge değeri taşıyor:
- 28 Şubatçıların açtığı yaraları kapatıp helâlleşeceğiz. İkna odalarına sokulan başı kapalı kızlarımızla helalleşeceğiz. Roboski ile helalleşeceğiz. Sivas, Kahramanmaraş mağdurlarıyla helâlleşeceğiz. Diyarbakır hapishanesi mahkûmlarıyla helâlleşeceğiz. Mahalleleri gasp edilip sürülen romanlarla helalleşeceğiz. Varlık vergileri altında inim inim inleyen azınlıklar, 6-7 Eylül olaylarının mağdurlarıyla helalleşeceğiz. Mahkemelerle süründürülen askerlerimiz ve aileleri ile helâlleşeceğiz. Bugün Londra'ya göç etmiş en parlak beyinlerimiz ile helâlleşeceğiz. Ali İsmail Korkmaz'ın ailesi ile Soma ile helâlleşeceğiz. Darbeciler tarafından bir sağdan bir soldan gencecik çocuklarımız asıldı bu ülkede, o insanlarımızla helâlleşeceğiz. Çorlu tren kazasında can veren 9 yaşındaki Oğuz Arda Sel ile, mahkemelerde süründürülen Mısra Öz ile helâlleşeceğiz, Ahmet Kaya ile helâlleşeceğiz.
* * *
Cumhuriyet’in kurucu partisi olan ve o dönemin yükünü de taşıyan ve 1967’den beri kendini sosyal demokrat olarak tanımlayıp bir türlü sahici bir sosyal demokrat partiye dönüşemeyen CHP bu zorlu sınavı başarabilir mi?

(Parantez açıyorum. Hatırlayın, Alman Sosyal Demokrat Partisi’nin (SPD) lideri, 1970’de Almanya Başbakanı Willy Brandt’ın Aralık 1970’te Varşova’da Yahudi Gettosu’ndaki soykırım anıtı önünde diz çöktüğü ve kendisine, partisine ve ülkesine onur kazandırdığı gibi bir yüce adım atabilecek mi? O dönemde Alman Medyasında Willy Brandt’dan “İnsanlığın birkaç adım önünden giden kişi” diye söz edilmişti. Parantezi kapatıyorum)
CHP böyle bir yüzleşme adımı atabilecek mi?
Göreceğiz…
Helâlleşilecek toplum kesimleri (kişiler değil toplum kesimleri) bu “hesaplaşma, yüzleşme, helâlleşme” sürecinde yapıcı bir yaklaşım gösterebilecekler mi?
Göreceğiz.
Ya neredeyse hakaret sınırında cümleler kurarak karşı çıkan, itiraz eden, helâlleşme çağrısını bir siyasal suç olarak mahkûm etmeye çabalayan kesimler ne yapacak?
Boş verin.
Onlar bir avuç. Toplumsal karşılıkları yok denecek kadar cılız. AKP iktidarının değirmenine su taşıyorlar ve bu umurlarında değil.
Onlarla oyalanmaya gerek yok.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları



























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021