Berat ÖZİPEK
CHP “değişeceğim” dediğinde peşinen mâhkum edenlerden değildim.
Hemen inandığımdan değil. Onun değişmeye çalışmasının, hatta çalışıyor gibi yapmasının, sonuçları bakımından demokrasi için faydalı olacağını düşündüğümden.
Nitekim öyle de oldu. Kürt Sorununda veya din ve vicdan özgürlüğü sorununda, CHP’nin değiştiğinin konuşulması bile, her iki konuda da özgürlükçü teze hizmet etti.
**
Kılıçdaroğlu’nun önünde iki yol vardı: Başına getirildiği despotik Baasçı partinin ya özünü değiştirmeye çalışacaktı ya görüntüsünü.
İlk seçenek üç alanda değişimi zorunlu kılıyordu:
Partinin ideolojisini değiştirmek. CHP’yi evrensel anlamda sosyal demokrat bir parti haline getirmek istiyorsa, onun aynı anda Atatürkçü olamayacağı gerçeğiyle yüzleşmesi gerekiyordu. Ayrıcalıklı zümrenin ideolojisi olan Atatürkçülüğü/Kemalizmi açıkça terk etmeden, onun mağdur ettiği alt ve orta sınıflardan oy alamazdı.
Ama o, aynı anda ikisini de idare etmeyi seçti. Hem Kemalist hem demokrat, hem Kürt sorununa çözümden yana hem ulusalcı, hem militan laiklikten yana hem onun kurbanı kimliklerden görünmeyi tercih etti.
Tabanını değiştirmek: Beşiktaş, Kadıköy ve Nişantaşı sakinlerinin oyları iktidara gelmeye yetmiyordu. İstanbul’da yaşadığı halde Boğaz’ı aylar boyunca göremeyen alt sınıftan oy almak, “emek” söyleminin ötesine geçmeyi gerektiriyordu.
Ama eşitliği sindirmek zordu, “işçisin sen işçi kal” dedirten sınıfsal refleks aşılamadı. Emekçinin çocuğunu sınıfına mahkum eden “Katsayı”yı Ak Parti kaldırdı, onu geri getirmek için Danıştay’a CHP götürdü. Ve Sultanbeyli halkının başka sorusu yoktu.
Tarihiyle yüzleşmek: CHP’nin halka yaşattığı kanlı ve acılı tarihle yüzleşmesi ve kuşaklar boyu haklarını gasp ettiği kitlelerden af dilemesi gerekiyordu. Geçmiş, geçiştirilerek geride bırakılamıyordu ve açıkça mâhkum edilmeyen günahlar tekrarlanabilirdi.
Bu da olmadı. Erdoğan’ın Dersim özrü bunun için altın bir fırsattı, değerlendirilmedi; tersine, Dersim’i “uygarlaştırmakla” övünen partililerin kibirli çıkışları akılda kaldı.
**
Özü değiştiremeyen CHP, şimdi görüntüyü kurtarmak için Amerikanvari reklamdan medet umuyor.
Ama Ali Taran da derde derman olmayacak. Alkışlamanın kötü bir fikir olmasından dolayı değil; -kötü olmasına kötü tabii- ama iyi olsaydı da tutmazdı ve tutmayacak.
Çünkü Kemalistlerin anlamadığı çok basit bir gerçek var:
İnsanlar akıl sahibi varlıklar ve kendileriyle ilgili olarak neyin iyi neyin kötü olduğunu anlayabiliyorlar.
Ve reklam ile içinde bulundukları gerçek hayatı birbirine karıştırmıyorlar.
Neden hata yapsa bile halk yine Ak Parti’ye oy veriyor?
Çok basit: Alternatifi CHP de ondan…
Bu gerçekle “makarna teorisi”nin ötesine geçerek samimiyetle yüzleşmedikçe, reklamcının feriştahı gelse faydasız.
Adaylara baktım, 28 Şubat’ın başörtülü kadınlara dünyayı dar eden faşizan laikliğinin sembol isimlerinden Şanal Saruhan’ı birinci sıradan aday göstermiş.
Cumhuriyet Kadınları Derneği başkanı pişman olup geleceği karartılan milyonlarca başörtülü kadından özür diledi de haberimiz mi yok?
Yoksa CHP “biz o kadar çoğulcu bir partiyiz ki, bizde hem ayrımcı ve yasakçılara, hem demokratlara yer var” mı diyor?
**
CHP yine öze ilişmeden reklamla durumu kurtarmaya çalışıyor.
Hiçbir şey söylemeden, sadece ötekine karşıtlıktan hareketle herkesten aynı anda oy almaya çalışıyor.
Bize de milletçe alkışlamak düşüyor!
Yazarlar
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.07.2025
13.07.2025
28.06.2025
21.05.2025
20.02.2025
16.01.2025
8.01.2025
20.11.2024
8.11.2024
30.10.2024