Cemil ERTEM
Dünya Mısır ayaklanmasını sorunsuz savuşturdu; Mısır ayaklanması boyunca başta altın ve petrol olmak üzere, temel emtialarda ve faizlerde çok önemli bir çıkış görmedik. Ama iş Libya’ya gelince işin rengi değişti. Fiyatlarda ve faizlerde hızlı bir tırmanış görmeye başladık. Çünkü Libya, özellikle petrol açısından, çok daha stratejik bir ülke olduğu gibi, Libya’daki sürecin uzaması Ortadoğu’da yeni ve işin içinden çıkılmayacak kargaşalara yol açabilir. İşte bu olumsuz beklentiye bağlı olarak altın tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı ve 1500 dolara dayandı.
Öte yandan Amerikan merkez Bankası (FED) genişlemeci para politikasına devam edeceğinin işaretini bir kez daha verdi ve bu süreçte Bernanke’nin bu ısrarı, dolar euro paritesindeki dengeyi, az da olsa, euro lehine bozdu ama Bernanke’nin bu ısrarının altında yatan Amerika’nın krizden çıkış stratejisi. ABD, dış ticaret açığını zaman içinde kapatacak ve içerdeki resesyon riskini en aza indirecek stratejiyi bütün bu süreçte öne çıkartacak. Ama bunun, Çin-ABD ticaret dengesini bozmamasına da dikkat edecek. Çin, eskisi kadar olmasa da, ABD kâğıtlarını almaya devam edecek ve yuanın değerini, doların değerinin düşmesine paralel olarak yukarı çekecek. Bu arada Çin, aynı zamanda, zor durumda olan AB ülkelerinin kâğıtlarını almaya ve bu ülkeleri de fonlamaya devam edecek. Böylece ABD, Çin ve AB arasında yeni bir mutabakat ve denge kurulmuş olacak. Böyle olunca dolar ve euro gibi paralar hem güçlü yerel paralar karşısında çok değer kazanmayacak hem de altın ve türevleri de bu süreçte değerlenmeye devam edecek. Son günlerde euronun değerlenmesi yine bu “büyük mutabakat” çerçevesinde okunabilir.
Bu açıdan Brent petrolünün önümüzdeki günlerde hızlı artışının önüne en çok ABD geçmek isteyecektir. Çünkü ABD, petrol fiyatlarının Türkiye ve AB’yi vurmasına izin vermek istemez. Unutmayalım bu “büyük mutabakat “içinde Türkiye’de var. Petrolde yakında bir dengeye geleceğiz.
Şimdi gelelim Türkiye dâhil olmak üzere, gelişmekte olan piyasalara; bu süreçte bu piyasalardan çıkış olacak ama bu çıkışın yeni bir kriz dalgası yaratacak kadar güçlü olacağını sanmıyoruz. Bu çıkışa bağlı olarak faizlerde ve kurlarda yukarı yönlü ani hareketler önümüzdeki günlerin kaçınılmaz olumsuzlukları olarak hep gündemde olacak. Türkiye’de Merkez Bankası’nın faizleri olması gereken seviyeye getirmesi ve munzam karşılıkları arttırmaya başlaması banka sis temindeki “gereksiz” kredi genişlemesini önlemeye ve cari açığı daha arttıracak ve kuru aşağıya bastıracak kısa vadeli sermaye girişlerinin önüne geçmeye dönük, yerinde ama bize göre geç kalmış, bir adımdı. Bu adımdan rahatsız olan birtakım çevreler Rekabet Kurumu’nun olağan bir önlemini bahane edip süreci piyasaya müdahale(!) olarak anlatmaya ve panik havasını kalıcılaştırmaya çalıştılar. Biz, Rekabet Kurumu’nun bahane olduğunu, asıl tepkinin, Merkez Bankası’nın radikal-ama doğru- makas değişikliğine olduğunu düşüyoruz ve ekliyoruz; bu çevreler böyle yaparak bindikleri dalı kesiyor ve ateşle oynuyor.
Çünkü Türkiye, artık finansal büyümeden reel sektörü öne çıkartan sanayi büyümesine geçmek üzere, Ortadoğu’daki kaosa rağmen ihracatın Ocak ve Şubat aylarında, Türkiye’nin doğusuna, artmış olması, sanayi üretimindeki hızlı düzelme, işsizlik oranlarındaki göreli iyileşme bize, 2010’daki yüksek büyüme temposunun 2011’de de süreceğini gösteriyor. Ama bu büyümenin, finansal büyümeden sanayi ve ihracat ağırlıklı büyümeye sıçraması yüksek faiz-düşük kur alışkanlığında olanları oldukça rahatsız ediyor.
Ancak tabii ki Türkiye’nin geleceği ithalat lobisini besleyen düşük kur-yüksek faiz anlayışında değil; bu anlayış, banka sistemini de bir müddet sonra yeni bir krize sürekler. Bunun için bu anlayıştan sanayici kadar bankacılar da hızla uzaklaşmalı.
Türkiye’nin geleceği, katma değeri yüksek, dünya ile marka ve teknoloji odaklı rekabet eden yeni bir sanayileşme ve ihracat anlayışında yatıyor.
Yazarlar
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.10.2018
24.10.2018
18.10.2018
17.10.2018
25.09.2018
21.09.2018
18.09.2018
11.09.2018