DOĞAN ÖZGÜDEN
3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde, Hamburg’taki Rosa Luxemburg Vakfı ile Kültürlerarası Düşünce Kuruluşu’nun ortaklaşa düzenlediği çevrimiçi konferansta değerli meslektaşlarım Aykan Sever ve İrfan Uçar’la birlikte Türkiye’deki basın ve ifade özgürlüğü ihlalleri konusunu tartıştık.
Toplantının moderatörlüğünü ise, yıllardır sürgünde aynı kavgayı paylaştığım sevgili dostum İrfan Cüre yapıyordu. İrfan’la yazgı paylaşımımız 1971 darbesi indiğinde sıkıyönetimin tüm meydanları, hava alanlarını donattığı “vur” emriyle arananlar afişlerindeki fotoğraflarımızla başlamıştı.
İrfan bu seneki programa katılmamı önerdiği gün tam da 24 Nisan Ermeni ve Asuri Soykırımı’nın 106. Yıldönümüydü… “Mahşerin dört atlısı” diye nitelediğim Meclis’teki dört partinin, ana muhalefet CHP de dahil, yaptıkları soykırım inkarcısı utanç verici açıklamanın Türk medyasında nerdeyse oybirliğiyle desteklendiğini görmenin öfkesi içindeydim.
Bittabi, ardından 1 Mayıs kutlamalarına konan yasaklar, engellemeler, kutlama için sokağa inenlere uygulanan vahşet gündeme oturdu. Tayyip Erdoğan’ın yine göz boyamak için ilan ettiği İnsan Hakları Eylem Planı’nın ilk uygulamasıydı… Bir iki muhalif gazete dışında ana akım medya, havuz medyası bu vahşeti de örtbas etti.
Aslında, Uluslararası Basın Özgürlüğü Günü olan 3 Mayıs bizler için basın özgürlüğünü kutlama günü değil, ta Osmanlı’dan bu yana, tam 156 yıldır basın özgürlüğünün gelmiş geçmiş tüm iktidarlar tarafından ayaklar altına alınmış olmasını anma günü…
Niçin 156 yıl?
Osmanlı döneminde ilk Türkçe gazete, Takvim-i Vekayi 1831’de yayınlanmışsa da, Sultan’ın diktasına aykırı çıkan ilk muhalif gazete 1865’te Yeni Osmanlılar tarafından yayınlanan Tasvir-i Efkâr’dı…
Sadece o mu? Türkiye basınının geçmişini anarken, özellikle 24 Nisan Ermeni ve Asuri Soykırımı’nın inkarında tavan yapanlara bir hatırlatmada bulunmak gerek…
Gazete ve kitabın üretim aracı olan matbaanın, Gütenberg tarafından icad edilmesinden nerdeyse üç asır sonra, Türkiye’de ilk kez 1719’da, Ibrahim Müteferrika tarafından kullanılmaya başladığı bilinir. Oysa matbaa Osmanlı’da çok önceden, 1493’te Yahudiler, 1567’de Ermeniler, 1627’de Rumlar tarafından kullanılmıştı.
Türkiye’de çıkan ilk Türkçe gazete 1831’de yayınanan Takvim-i Vekayi olsa da, ondan daha eski ilk gazete 1794’te yayınlanan Fransızca Bulletin de nouvelles’dir. Dahası, Osmanlı döneminde 308 Türkçe gazetenin yanısıra 109 Rumca ve 34 Ermenice gazete yayınlanmıştı.
Tarihsel gerçek bu iken, Türkiye’de bugün Rumca, Ermenice, İbranice gazete toplam sayısının iki elin on parmağına dahi ulaşamıyor olması, 1915’ten günümüze ulaşan 106 yıllık süreçte Türk ve Müslüman olmayan bir nüfusun soykırım ve tehcirlerle nasıl yok edildiğinin de bir göstergesi olarak karşımızda duruyor.
Toplantıda da belirttiğim gibi, 1865’te Tasvir-i Efkâr’la başlayan 156 yıllık basın ve ifade özgürlüğü mücadelesinin 78 yıllık ikinci yarısını fiilen yaşamış bir gazeteciyim. Gerçi gazeteciliğe bundan 69 yıl önce, 1952 yılında İzmir’in tek muhalif gazetesi olan Sabah Postası’nda başladım, ama gazete okuyuculuğum 2. Dünya Savaşı yıllarında, demiryolcu babamın da teşvikiyle, henüz öğrenciyken başlamıştı. Sözde “çok partili rejim”e geçiş yıllarında bir okur olarak ilgiyle izlediğim Sertel’lerin Tan gazetesinin, Mehmet Ali Aybar’ın Zincirli Hürriyet gazetesinin, Sabahattin Ali ve Aziz Nesin’in Marko Paşa gazetesinin CHP iktidarının utanç verici baskılarıyla nasıl susturulduğunun tanığıyım.
Ya ben dünyaya gelmeden önce yaşananlar?
19. yüzyılın ikinci yarısında Yeni Osmanlılar’ın ve Jön Türkler’in gazeteleri birbiri ardına kapatılıp yazarları sürgüne gönderildiler… 1876’da ilan edilen Birinci Meşrutiyet, 1908’de ilan edilen İkinci Meşrutiyet muhalif medyaya biraz nefes aldırır gibi olduysa da, İttihat ve Terakki’cilerin hükümet darbesi, ardından ülkenin Birinci Emperyalist Paylaşım Savaşı’na sokulması, Ermeni, Asuri ve Pontus soykırımları basın özgürlüğünü tamamen ortadan kaldırmıştı.
1920’den itibaren iktidarı ele alan Kemalistlerin de özgürlük karnesi hiçbir zaman olumlu olmadı.
İki çarpıcı örnek… Aynı zamanda iyi bir gazeteci olan Türkiye Komünist Partisi lideri Mustafa Suphi ve yoldaşlarının, 1921 Ocak ayında Mustafa Kemal’in Büyük Meclisi’nde yaptığı kışkırtıcı bir konuşmanın ardından 28-29 Nisan gecesi Karadeniz’de katledilmesi, gazeteci Ali Kemal’in 4 Kasım 1922’de İzmit’te linç ettirilmesidir.
Ardından Kürt isyanı bahane edilerek 1925’de Takrir-i Sükûn, yani susturma kararnamesiyle sadece Kürt direnişi değil, sol ve liberal muhalefet de kanun dışı ilan edilecek, 1931’de çıkartılan Matbuat Kanunu ile tüm muhalif gazeteler kapatılacak ve 2. Dünya savaşı’nın sonuna dek muhalif basın tamamen susturulacaktı.
2. Dünya Savaşı bittikten sonra da Türkiye Marshall Yardımı ve Truman Doktrini’yle ABD emperyalizminin Sovyet sınırındaki ileri karakoluna dönüştürüldüğü için, hürriyet türküleriyle 1950’de iktidar olan Demokrat Parti Amerika’daki MacCarthy’ciliği Türkiye’de de harfiyen uygulamakta tereddüt etmemiştir.
Kore’ye 4500 kişilik tugay gönderip Türk Ordusu’nun komutasını İzmir’deki Amerikan generallerine tevdi ettikten sonra da DP iktidarı büyük komünist avı başlatarak ülkenin seçkin aydınları ve işçi lideriyle birlikte sol gazetecileri de Türkiye Komünist Partisi davasında ağır hapis cezalarına ve sürgüne mahkum etmişti.
1955 yılındaki 6-7 Eylül pogromunun ardından da, bu vahşeti yapanlar değil, birçok sol ve ilerici gazeteci tutuklanmıştı.
DP döneminin en alçakça uygulamalarından biri, tıpkı CHP iktidarı döneminde Tan Matbaası’nın basılması gibi, İzmir’in iki muhalif gazetesinden biri olan Demokrat İzmir gazetesinin Demokrat Parti üyeleri tarafından basılarak matbaasının yakılıp yıkılmasıydı.
50’li yılların bir özelliği, muhalif gazetecileri art arda hapse attıran Demokrat Parti iktidarına özgürlük mücadelemizi sadece çalıştığımız gazetelerde değil, aynı zamanda yeni örgütlemeye başladığımız gazeteciler sendikalarında, onların üst kurulu olarak Türkiye Gazeteciler Sendikaları Federasyonu’nda yürütüyor olmamızdı.
Evet, 1960 Darbesi’nin ardından gazeteciler kısa bir süre rahat nefes alabildiler. Ancak o dönemde dâhi, her daim iktidarların hedefi olan sevgili Aziz Nesin, 1961 yılında yazdığı bir yazıdan dolayı Milli Birlik Komitesi’nin emriyle tutuklandı.
Basına karşı devlet baskısı 1965’de ABD’nin desteğiyle Demirel’in başbakan olmasından sonra tüm şiddetiyle hortlatıldı.
Türkiye’de sol uyanışın gelişmesi, işçi sınıfının, köylülüğün, gençliğin hak arayışlarının güçlenmesi, Türkiye İşçi Partisi’nin ülkenin siyasal gündemine damgasını vurması üzerine polis ve faşist katiller devrimci avına koyulurken savcılar da Türk Ceza Kanunu’nun 142, 311, 312, 156 ve 159. maddelerini tepe tepe kullanarak gazeteciler hakkında dava ardına dava açıyorlardı.
60’lı yıllarda yönettiğim Akşam gazetesinin, ardından Ant dergisinin yazar ve sorumlularının tüm günü mahkemelerde geçiyor, çoğunca yazılarımızı adliye koridorlarında yazmak zorunda kalıyorduk.
1970’teki tarihi 15-16 Haziran direnişinden sonra ilan edilen sıkıyönetimde, sadece Demirel iktidarının değil, askeriyenin de doğrudan hedefi olduk, Ant’ın kapağında “Kapitalistleşen subaylar işçi sınıfını” yargılayamaz dediğimiz için 1. Ordu karargahında dokuz subay tarafından sorguya çekilerek tehdit edildim.
12 Mart darbesi indikten sonra Balyoz Harekatı başlayınca dergimiz hemen kapatıldığı gibi hakkımızda yüzlerce yıl hapis cezası talep edildiği için cuntaya karşı yurt dışı direnişine katılmak üzere sürgüne çıktık, ancak muhalif gazeteciler olarak üzerimizdeki baskılar orada da bitmedi.
Yaptığımız çalışmalar nedeniyle Avrupa ülkelerinde yerleşmemiz ya da özgürce seyahat etmemiz Türk Devleti’nin baskıları nedeniyle yıllarca engellendiği gibi, 12 Eylül 1980 darbesinden sonra da Evren Cuntası’nın kararıyla “Kansızlar” diye suçlanarak Türk vatandaşlığından atıldık.
Tüm bu baskı uygulamalarının ardında, ülkedeki faşist rejimin efendileri ister asker, ister islamcı olsun, onların kendilerine verdiği istihbarat ve baskı misyonunu sadakatla yerine getiren büyükelçiler vardır.
Daha 1974 yılında Brüksel’de İnfo-Türk’ü kurduğumuzda, Avrupa’nın başkentinde kalıcı bir muhalif ses çıkmasından rahatsız olan büyükelçiliğin Belçika Hükümetine yaptığı baskılar nedeniyle bizim bu ülkede oturma ve çalışma izni almamız Belçika Güvenlik Örgütü tarafından tam üç yıl süreyle engellendi.
Belçika’da gazetecilik faaliyetine devam ederken sorumluluk üstlendiğimiz sosyal ve kültürel faaliyetleri de engellemek için binbir çareye başvuruldu.
12 Eylül darbesinden önce İnci Tuğsavul Brüksel Anakent Belediyesi tarafından ilkokullardaki Türkiyeli çocuklara ana dil ve kültür dersi vermekle görevlendirmişti. Ancak Türkiye Büyükelçiliği 11 Kasım 1982’de Brüksel Belediye Başkanı Hervé Brouhon’a bir mektup göndererek “Türk Devleti aleyhine faaliyet gösteren İnci Tuğsavul’un öğretmenlik görevine derhal son verilmesini” istedi. Göçmen örgütleri bağlantı komitesi CLOTI’nin bu müdahaleyi protesto etmesi üzerine Hervé Brouhon büyükelçiye yazdığı yanıtta İnci’ye güven duyduklarını, üstelik yabancı bir devlet adına belediyenin iç işlerine karışılmasına asla göz yumamayacaklarını bildirdi.
25 Mart 1982’de Courcelles Belediye Başkanı Ernest Glinne belediye salonunda İnfo-Türk’ün de katkısıyla Türkiye’de insan haklarının durumu konusunda bir konferans düzenlemişti. Türk büyükelçisi belediye başkanına sert bir mektup göndererek “Türklerin yoğun bulunduğu bir kentte Türkiye düşmanlarının konuşturulması”nı protesto etmiş, ancak aynı zamanda Avrupa Parlamentosu’nun başkan yardımcısı olan sosyalist Glinne kendisine hak ettiği yanıtı vermişti.
Büyükelçilik ertesi yıl da bir başka skandala imza attı. Türkiye’nin demokratikleştiği iddiaları karşısında Amnesty International 22 Şubat 1989’da Brüksel Özgür Üniversitesi’nde Belçikalı bilim insanları ve insan hakları savunucularının da katıldığı bir konferans düzenleyerek karşı görüşleri ifade etmemiz için beni ve Türkiye Büyükelçiliği’ni de konuşmacı olarak davet etmişti. Büyükelçi, Türk vatandaşlığından atılmış bir muhalifle aynı tribünde yer almayacağını bildirerek daveti reddetti.
Türk vatandaşlığından atıldığımız dönemde mülteci pasaportuyla Fransa’ya girmem yasaklandığından seyahat özgürlüğü kazanabilmek için Belçika vatandaşlığına yaptığımız müracaatın kabulü de, yine büyükelçiliğin yaptığı baskılar sonucu Belçika Kraliyet Savcılığı tarafından 1990’dan 1995’e kadar tam beş yıl süreyle engellendi.
Türkiye’de faşizan baskılar sürüp giderek Belçika’nın ünlü uluslararası festivallerinden Europalia’nın 1996 yılında Türkiye’ye hasredileceği açıklanınca Le Soir gazetesi 23 Aralık 1994 tarihli sayısında benim “Europalia ’96: Utanç Şenlikleri?” başlıklı bir eleştirimi yayınladı, bunun üzerine de kıyamet koptu… Türkiye büyükelçiliği basın danışmanı Le Soir’ın 30 Aralık 1994 tarihli sayısında yayınlanan yazısında beni “terörizmin destekçisi” gibi göstermeye çalışıyordu: “Bay Özgüden yazısında bir kez daha Türkiye’nin bugün karşı karşıya bulunduğu gerçek soruna, PKK’nin terörist eylemlerine değinmekten özenle kaçınmaktadır. Bu tür saldırılarla hiç kimse Türk Devleti’nin önemini küçültemeyecek, onu haritadan silemeyecektir!”
Belçika vatandaşı olmamızdan sonra da büyükelçilik, bırakın gazetecilik çalışmamızı, Brüksel’deki göçmenlerin haklarını savunmak, topluma uyumlarını sağlamak ve kültürlerini değerlendirmek üzere kurduğumuz Güneş Atölyeleri’nin faaliyetlerini de engellemek için elinden geleni ardına koymadı.
Türkiye’lilerin yoğun bulunduğu Schaerbeek Belediyesi’nin salonlarında 22 Şubat 1999’da Güneş Atölyeleri’nin kuruluşunun 25. yıldönümü nedeniyle büyük bir sergi düzenlemiştik. Tam da serginin açılacağı günün sabahı Türk büyükelçisi Belediye Başkanı Francis Duriau’ya telefon ederek “Türklerin yoğun yaşadığı bir belediyede Türk düşmanlarının açacağı serginin iptal edilmesi”ni istemişti. Ancak Duriau bu baskıyı derhal reddettiği gibi, serginin açılışında yaptığı konuşmada İnfo-Türk’ün Türkiye’nin demokratikleşmesi için verdiği mücadeleyi ve sergilenen eserlerin kalitesini överek Türk büyükelçinin baskısını reddettiğini de iftiharla açıklamıştı.
Türkiye Büyükelçiliği’nin emrindeki Türk Diyanet Vakfı, sağcı dernekler ve Türk lobisinin sözcüsü gazete ve haber siteleriyle muhaliflere karşı yürüttüğü kampanyalar Tayyip Erdoğan’ın iktidar olmasından sonra daha da cüretkâr ve açık seçik bir nitelik kazandı.
Brüksel’deki muhalif bir Türkçe haber sitesi 24 Ocak 2006’da şu haberi veriyordu: “Ayağının tozuyla yazdığı ilk resmi mektuplarından birinde Belçika (Vallon-Brüksel) Frankofon Parlamentosu’nun sesini boğmaya kalkışan Türkiye’nin yeni Brüksel Büyükelçisi Fuat Tanlay’ın muazzam gafı... Geçen 24 Aralık’ta Belçika’ya gelmiş olan ekselansları hiç vakit kaybetmeden kaleme sarılıp Ermeni Soykırımı anısına okul kitaplarında yer verilmesi için Christine Defraigne’in (MR) sunduğu karar taslağıyla ilgili olarak Frankofon Parlamentosu başkanı sosyalist François Istasse’a bir mektup döşeniyor. (...) Frankofon Topluluğu temsilcileri arasında ileride benzer bir girişimde bulunulmasını önlemek için Parlamento Başkanı’nın sert tavır koymasını istiyor.”
Saint-Josse’ta Türk faşistlerinin Kürt ve Ermeni lokallerine ve işyerlerine saldırmasından sonra Belediye Başkanı Jean Demannez’nin bu belediyede yaşayan Türkler, Kürtler, Asuriler ve Ermeni’ler arasında bir diyalog ve barışçıl ortak yaşam projesi hazırlaması üzerine Büyükelçi Fuat Tanlay küplere binerek 21 Nisan 2007 tarihli Hürriyet’in sayfalarında Belçika’nın bu seçilmiş belediye başkanına aynen şu ifadelerle saldırıyordu: “Arkadaş sen kimsin? Sana bu misyonu kim verdi? Nasıl oluyor da sen benim vatandaşımı Türk, Kürt, Ermeni, Süryani diye tanımlarsın? Bunların temsilcilerini çağırıp masaya oturursun? Vatandaşlarımı kimse bu şekilde ayrıma, hele hele etnik temelde ayrıma tabi tutamaz. ‘Bugün Kürtlerle görüştüm. Yarın Türkleri, öbür gün Ermeni ve Süryanileri kabul ediyorum’ demek, bize göre bölücülüktür. Vatandaşımızın bu şekilde bölünmesine müsaade etmeyiz.”
O günlerde Saint-Josse’da bir Kürt ailesine yapılan saldırıyı Belçika medyasına duyurduğumuz ve bu duyuruya Belçika haber ajansı Belga da yer verdiği için Fuat Tanlay Hürriyet’in o sayısında İnfo-Türk’e de saldırarak Türk derneklerini bize karşı kışkırtmaktan kendisini alamıyordu: “Belçika’nın milli haber ajansı, Türkiye Cumhuriyeti karşıtlığıyla tanınan ve yıllardır Belçika’da Türkiye karşıtı faaliyetlere öncülük eden İnfo-Türk adlı bir İnternet sitesinin haberini kaynak gösterip gazetelere geçti. Belçika’da garip şeyler oluyor. Sivil örgütlerden ses yok. İşte her şey tüm açıklığıyla ortada. Bu sadece Büyükelçi olarak Fuat Tanlay’ın görevi değil. Terörle, teröristle, yalan haberler ve karalamalar ile birlikte mücadele etmemiz gerekir. Maalesef yalnız bırakıldım. İnsan sivil örgütleri de bu tip mücadelede yanında görmek istiyor.”
Türk büyükelçiliğinin yıllardır İnfo-Türk’e ve benim şahsıma karşı sürdürdüğü saldırılar 2008 yılı sonuna doğru tam bir linç kampanyasına dönüştü. 10 Kasım günü Türkiye Büyükelçiliği’nde yapılan Atatürk’ü anma toplantısında Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül Atatürk’ün bugün fazla hatırlanmayan, ama çok önemli bir adımının, Türkiye-Yunanistan nüfus mübadelesi olduğunu belirterek şöyle diyordu: “Bugün eğer Ege’de Rumlar devam etseydi ve Türkiye’nin pek çok yerinde Ermeniler devam etseydi, bugün acaba aynı milli devlet olabilir miydi?”
Büyükelçi Fuat Tanlay da bakandan geri kalmayarak, okullarda tüm çocuklara zorla ezberlettirilen Arif Nihat Asya’nın aşırı milliyetçi Bayrak şiirini okuyordu: “Ey mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü, sana benim gözümle bakmayanın mezarını kazacağım. Seni selamlamadan uçan kuşun yuvasını bozacağım.”
Bu konuşmaları İnfo-Türk’te eleştirerek yansıtınca, 12 Kasım 2008’de bir Türkçe sitede ilk saldırı yapıldı: “Görüyorsunuz ki, Türk ve Türkiye düşmanları uyumuyor. Onlara göre kendi liderlerinizi anmak, övmek,onlara sadakatla bağlı olduğunuzu söylemeniz, tarihinizle öğünmeniz adeta bir suç eylemi... Bu düşünceyi ortaya koyanların vatan ve millet sevgisinden ne kadar uzak olduğunu anlamak hiç de zor değil…”
Tam da o sırada Avrupa Parlamentosu’nda Dersim Kırımı üzerinde ilk uluslararası konferansın örgütleyicileri arasında yer almış, Asuri-Keldani halkının maruz kaldığı katliamları konu alan “Seyfo” adlı belgeselin tanıtım gecesinde de Türkiye’deki ulusal baskılar üzerine bir konuşma yapmıştım.
Bunun üzerine 22 Kasım 2008’de hem Brüksel’deki bir Türkçe haber sitesi, hem de Türkiye’de Yeni Çağ gazetesi tarafından şahsıma karşı eş zamanlı bir linç kampanyası başlatıldı. Bunun üzerine gerek Türkiye’de, gerekse Avrupa’da benimle dayanışma kampanyası açılırken Belçika hükümeti de beni koruma altına almak zorunda kaldı.
Büyükelçi Fuat Tanlay ise 2011 yılında Belçika’daki hizmetlerine mükafat olarak Başbakan Tayyip Erdoğan’ın dış ilişkiler baş danışmanlığına terfi ettirildi.
Ondan sonra Avrupa’nın başkentine gelen büyükelçiler de aynı çizgide devam ettiler.
Örnekler çok, ama günümüze gelelim…
İki yıl önceydi… 13 Ekim 2019’da Belçika’nın popu?ler televizyonu RTL-TV’nin haftalık tartışma programında ana konulardan biri Tu?rk Ordusu’nun Suriye’ye girişi, Rojava halkının maruz kaldığı baskılar ve bu işgal nedeniyle ipini koparan İŞİD katillerinin hem Suriye’de hem de Avrupa u?lkelerinde u?mmetçi teröru? yeniden başlatması ihtimaliydi. Tu?m taraflar eşit söz hakkına sahip olabilsin diye Rojava Kürtleri adına PYD’nin Bru?ksel temsilcisi ve Leuven Katolik Üniversitesi (UCL)’de görevli Rhodi Mellek, Tu?rkiye’nin göru?şu?nu? savunmak u?zere de Bru?ksel Bu?yu?kelçisi Gümrükçü davet edilmişti. Ancak büyükelçi televizyon yönetimine verdiği yanıtta bir Ku?rt konuşmacı ile asla bir araya gelmeyeceğini bildirmişti.
Bu yanıt karşısında şaşıran televizyon yönetimi sonunda orta yol bir çözu?m bulmuştu. Programa her ikisi de davet edilmişti, ancak bu?yu?kelçi stu?dyoda konuşurken dışarıda bekletilen Rhodi Mellek ancak onun konuşması bittikten sonra stu?dyoya girebilmişti.
Türkiye’nin bugünkü Brüksel büyükelçisi Hasan Ulusoy’un 1915 Ermeni-Asuri soykırımının 106. yıldönümündeki performansı herhalde diplomasi tarihine geçecek nitelikte…
Belçika’nın en büyük günlük gazetelerinden La Libre Belgique, 24 Nisan 2021 tarihli sayısında Belçika Ermeniler Komitesi başkanı Nicolas Tavitian’ın Avrupa’nın bu konudaki kayıtsızlığını eleştiren bir yazısını yayınladı, iki gün sonra da, 26 Nisan 2021’de, gazetenin genel yayın müdürü Dorian de Meeûs şu çağrıyı yaptı: “Bu soykırım oldu. Cezasız kaldı, bir başkasına ilham verdi. Çocuklarınıza anlatın... çünkü okullarımız bundan bahsetmiyor. Ülkemizde bu soykırımın inkarı hâlâ cezalandırılmıyor. Belçika Parlamentosu buna gerek görmedi… Yine de…”
Bu iki yazı üzerine küplere binen büyükelçi La Libre Belgique yönetimine gönderdiği bir yazıda Ankara’nın bu konudaki inkarcı tezlerini sıraladıktan sonra diplomatik kuralları da hiçe sayarak gazete yönetimine "Gazetenizden propagandaya hizmet eden ön yargılı bu tür yayımlara izin vermemesini istiyoruz" talimatını verdi.
Bittabi Belçikalı meslektaşlarım haklı olarak bu haddini bilmez dayatmayı yayınlamayıp bir ibret belgesi olarak arşivde layık olduğu yerde yerleştirdiler.
Türkiye’de basın ve ifade özgürlüğü her gün ayaklar altına alınır, gazeteler kapatılır, ana akım medya Tayyip’in havuzunda tek sesli hale getirilir, gazeteciler hapislere atılırken görevli bulunduğu ülkenin en önde gelen gazetelerinden birinin genel yayın yönetmenine sömürge valisi ağzıyla direktif verip sansür uygulamaya kalkan bir büyükelçiye ve tüm benzerlerine verilecek tek sıfat vardır:
Tayyip’in yeniçeri sefirleri…
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrtadoğu’nun ‘Yeni Dönemi’ 9.12.2021 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENİsrail’in sonu gelmez işgalciliği 15.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
-
Osman CAN24 Nisan 1915: Kardeşimin Cenazesini Kaldıramadım Hala! 29.04.2021 Tüm Yazıları
-
Verda ÖZERBırak artık eski normali 28.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYAN24 Nisan’ı anmak 24.04.2021 Tüm Yazıları
-
Kurtuluş TAYİZPandemide Erdoğan'ı devirme planı çöktü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali Saydam23 Nisan ‘Çocuklara Hürmet’ Günü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Vedat BilginSistem değişti de ne oldu! 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali TarakçıZEVZEK'in asıl amacı Montrö değilmiş! 17.04.2021 Tüm Yazıları
-
Burak Bilgehan ÖzpekVesayet Nedir, Nasıl Kurulur, Niçin Çöker? 16.04.2021 Tüm Yazıları
-
Firuz TÜRKERDARBE GİRİŞİMİNE HAZIR OLMAK 4.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız RamazanoğluYeni metin ne söyleyecek? 25.03.2021 Tüm Yazıları
-
RAGIP DURAN'Bir tek kişinin otoritesi suçtur!' 22.03.2021 Tüm Yazıları
-
Sevilay YALMANMesele Gergerlioğlu meselesi değil! 19.03.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKBACAKİZMİT KÖRFEZİ YAKIN, DENİZ BİZE ÇOK UZAK! 17.03.2021 Tüm Yazıları
-
Ural ATEŞERANADİL... 21.02.2021 Tüm Yazıları
-
Demir Küçükaydınİki Devrimci – Türeci ve Şahin 4.01.2021 Tüm Yazıları
-
Perihan MAĞDENHayaller: ETHOS, Gerçekler: BİR BAŞKADIR BENİM MEMLEKETİM 18.11.2020 Tüm Yazıları
-
Talat ULUSOY9 Eylül 1922, İzmir’in “KURTULUŞ” Günü’nde… 9.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mahmut ÖVÜRAK Parti mi “İhvan’cı” siz mi operasyon çekiyorsunuz? 8.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mustafa Yurtsever2010 YILI REFERANDUMU’NUN BİTMEYEN HİKAYESİ 29.08.2020 Tüm Yazıları
-
Hilâl KAPLANİstanbul Sözleşmesi yaşatır mı? 7.08.2020 Tüm Yazıları
-
Eşref ÇAKARKonca Yazışmaları... 5.08.2020 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunOsmanlı Kudüs’ü 4.06.2020 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANÜmitliyim, çünkü… 26.05.2020 Tüm Yazıları
-
Kadri GÜRSELTürkiye’de darbe mi olacak gerçekten? 16.05.2020 Tüm Yazıları
-
Sinan ÇİFTYÜREKTürbülanstan mayın tarlasına dalış yapan AKP! 13.05.2020 Tüm Yazıları
-
Yaşar YAKIŞTürkiye’nin iktidar partisi yardımlaşmayı da tekeline almak istiyor 25.04.2020 Tüm Yazıları
-
Orhan PamukEski salgınlar ve bugün biz 24.04.2020 Tüm Yazıları
-
Bejan MATURÖlüm hangi boşluğu doldurur? 12.04.2020 Tüm Yazıları
-
Umut ÖZKIRIMLIKorona ve milliyetçilik 8.04.2020 Tüm Yazıları
-
Raffi Hermon Araks‘ARTSAX (Dağlık Karabağ) MESELESİ, NEDİR VE NE DEĞİLDİR? 1.04.2020 Tüm Yazıları
-
Serdar KAYAİslam, Bilim, Virüs, Kumaş 24.03.2020 Tüm Yazıları
-
Markar ESAYANKarantina günlerinde yalnızlık... 20.03.2020 Tüm Yazıları
-
Eyüphan KAYACorona Virüs bir musibettir 19.03.2020 Tüm Yazıları
-
Merve Şebnem OruçSürreel bir devrim: Gezi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Metehan DemirMoskovanın samimiyet testi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Tayfun AtayGoebbels korosu söylüyor: "Her şey mükemmel efendim!" 18.02.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın AKDOĞANBirilerini suçlama yarışı 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Hüseyin GÜLERCECHP, şimdi de İlker Başbuğu alet ediyor 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Ufuk COŞKUNCemevleri için Cumhurbaşkanı’na Çağrı! 20.01.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın ERGÜNDOĞANGökdelen hançeri tam İzmir’in kalbine saplanıyordu ki… 16.12.2019 Tüm Yazıları
-
Nihat Ali ÖzcanOrtadoğu’nun karmakarışık halleri 22.10.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TenekeciDün ve bugün 11.09.2019 Tüm Yazıları
-
Haşmet BABAOĞLUİçerisini iyi anlamak için dışarıya bak! 9.09.2019 Tüm Yazıları
-
Esat KORKMAZYOLDAŞIM YAVUZ ÇANAK 29.08.2019 Tüm Yazıları
-
Ali KİREMİTCİDÜNYADA VE TÜRKİYE’DE SİYASET YENİDEN ŞEKİLLENİYOR 13.07.2019 Tüm Yazıları
-
Tayfun TURANAYILANA GAZOZ, BAYILANA LİMON. 11.07.2019 Tüm Yazıları
-
Mustafa DAĞCIÖTEKİLEŞTİRMENİN ÖTESİ= DÜŞMANLAŞTIRMAK 3.07.2019 Tüm Yazıları
-
Gürkan-Zengin23 Haziran seçimleri: Bir vak’ayi hayriyye 25.06.2019 Tüm Yazıları
-
Serdar ESEN"Herşey Çok Güzel Olacak" mı? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Celal DENİZIRKÇILIĞIN TEDAVİSİ VAR MIDIR? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet AY14 Mayıs güzellemelerinin anlamı 15.05.2019 Tüm Yazıları
-
Salih TunaZincir sesleri 23.04.2019 Tüm Yazıları
-
Beril DEDEOĞLUİflas eden tüccar, eski defterleri karıştırırmış 27.02.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TığlıBu ne iki yüzlülük!... 26.02.2019 Tüm Yazıları
-
Nermin ALPAYİNSAN VE EKONOMİK DEĞERİ 8.02.2019 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKSUUDİLER UNUTMAK İSTİYOR AMA OLMUYOR 8.02.2019 Tüm Yazıları
-
Ümit FıratBir mahalli seçim hatırası 15.01.2019 Tüm Yazıları
-
Murat AKSOYUnutmayalım yerel seçime gidiyoruz 11.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ekin GÜNBİR… İKİ… İZMİR MARŞIYLA KOŞ! 4.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet SeverTürkiye bu kadar tehdit ve hakaret eden bir Cumhurbaşkanı görmedi 18.12.2018 Tüm Yazıları
-
İbrahim SEDİYANİKirletme 15.12.2018 Tüm Yazıları
-
Nadi ÖZTÜFEKÇİUlusal mı Ulusalcılık mı? 15.12.2018 Tüm Yazıları
-
M.Şükrü HANİOĞLUDünya “biz”i parçalamak için mi savaştı? 26.11.2018 Tüm Yazıları
-
Cemil ERTEMEkonominin geleceğini simgeler anlatır! 31.10.2018 Tüm Yazıları
-
Amberin ZAMANCemal Kaşıkçı ve Türkiye’nin itibarı 10.10.2018 Tüm Yazıları
-
Mete YararCastle International 28.09.2018 Tüm Yazıları
-
Mehmet CANFilistin ulusal sorunu-II 25.09.2018 Tüm Yazıları
-
Leyla İPEKCİAile içi eğitimin maneviyatı (1) 18.09.2018 Tüm Yazıları
-
Ümit KurtTarihçi Kieser: Modern Türkiye'nin eş kurucusu Talat Paşa 17.09.2018 Tüm Yazıları
-
Güngör UrasABD’DE BORÇ KRİZİ 10.08.2018 Tüm Yazıları
-
Serpil Çevikcan24 Haziran sonrasındaki şema 30.05.2018 Tüm Yazıları
-
Hüseyin ÇAKIRVaatlerinizi sözleşme olarak imzalayın… 27.05.2018 Tüm Yazıları
-
Kürşat BUMİNLGS Türkçe: Çocuklarla dalga mı geçiyorsunuz? 7.02.2018 Tüm Yazıları
-
Yusuf Ziya DÖGERTürkiye Seçimlerinin Kilidi Kürdler 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Aslı AydıntaşbaşYaklaşan facia 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Özgür MumcuTutuklu yargı 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Arife KÖSEHawaii’den sonra nükleer savaş tehdidini yeniden düşünmek 1.02.2018 Tüm Yazıları
-
Güldalı COŞKUNSeçim kritiği desem de…. 1.02.2018 Tüm Yazıları
-
Ergün Diler23 gizli toplantı. 8.01.2018 Tüm Yazıları
-
Ceren KENARMusul sonrası DEAŞ 14.07.2017 Tüm Yazıları
-
Okay GÖNENSİNSertleşme mi normalleşme mi? 11.07.2017 Tüm Yazıları
-
İhsan ELİAÇIKDini çoğulculuk gereği kadından imam olabilir 23.06.2017 Tüm Yazıları
-
Adil GÜRHay Allah yine çenemi tutamadım! 16.04.2017 Tüm Yazıları
-
Hüseyin SARIBAŞHAYIR, YETER ARTIK! 18.02.2017 Tüm Yazıları
-
İlhan ÇETİNFiliz 22 gündür hayata tutunmaya çalışıyor... 7.02.2017 Tüm Yazıları
-
Mustafa ARMAGANÇankaya’nın karakutusu Latife Hanım mı? 7.02.2017 Tüm Yazıları
-
Süleyman YAŞARVatandaşın dövizini devlete dört katı faizle satıyorlar 26.07.2016 Tüm Yazıları
-
A.Turan ALKAN40 $, hem de ‘döge döge’ 15.07.2016 Tüm Yazıları
-
İhsan YILMAZÜmmetin ortak dili: İngilizce 13.07.2016 Tüm Yazıları
-
Bülent KORUCUÖzel haber bayramı 11.07.2016 Tüm Yazıları
-
Gökhan ÖZGÜNBen HDP’ye oy veriyorum… 28.06.2016 Tüm Yazıları
-
Orhan MİROĞLUYazmaya kısa bir mola veriyorum 17.04.2016 Tüm Yazıları
-
Cemil KOÇAKVe Türkiye ‘hayır’ diyor! 16.04.2016 Tüm Yazıları
-
Sema İZOLCennette de hendek var mı anne? 15.02.2016 Tüm Yazıları
-
Lale KEMALMİT-Mossad kırılganlığı, Rusya ile IŞİD gerilimi 9.02.2016 Tüm Yazıları
-
Birgül HAKANAli Demirsoy 9.02.2016 Tüm Yazıları
-
Sanem ALTANAcılar usta, bizler çırağız.. 6.02.2016 Tüm Yazıları
-
Hadi ULUENGİNOtoriterlik yükselirken 4.02.2016 Tüm Yazıları
-
Demiray ORAL‘Serbest kötülük ortamı’nı icat ettik / Hep birlikte - Tev bi hev re* 2.02.2016 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARANSUYasadışı dinleme suç değilmiş! 1.02.2016 Tüm Yazıları
-
Enver SEZGİNEkrem Sezgin 1.02.2016 Tüm Yazıları
-
Gülay GÖKTÜRKAYM’den AİHM’e cevap 12.01.2016 Tüm Yazıları
-
Yasemin YILDIRIMSayın Kılıçdaroğlu elinizi yükseltin ve “Demirtaş 15 Temmuz gecesi neredeydi?” diye sorun 5.01.2016 Tüm Yazıları
-
Ayhan BİLGENYalanın gücü tükenir, onur kavgası tükenmez 30.12.2015 Tüm Yazıları
-
Zeliha AKPINARNefretiniz elektriğe dönüştürülebilseydi bütün dünyayı aydınlatırdı 29.12.2015 Tüm Yazıları
-
Umur COŞKUNSöz Geçmez, Top Mermisi İşlemez 28.12.2015 Tüm Yazıları
-
Abdülkadir Küçükbayrak“Analar ağlamasın”dan “Analarını ağlatacağız”a nasıl gelindi! 28.12.2015 Tüm Yazıları
-
Ekrem DUMANLIGeç kaldın ey Müslüman 17.11.2015 Tüm Yazıları
-
Semra POLATFransa'nın mülteci ayarlı bombaları 14.11.2015 Tüm Yazıları
-
Ferdan ERGUTHDP içi bir PKK eleştirisi mümkün müdür? 12.11.2015 Tüm Yazıları
-
Nejat ERDİMIŞİD,KÜRTLER VE KAPIMIZDAKİ TEHLİKE! 22.07.2015 Tüm Yazıları
-
Mazlum ÇETİNKAYAEşitlik yoksa kardeşlik de yok! 26.06.2015 Tüm Yazıları
-
Hakan DEMİRCANKoalisyon hava durumu 3 21.06.2015 Tüm Yazıları
-
Tuncay TOPCamide propaganda ve ucuz taşra siyasetçiliği 27.05.2015 Tüm Yazıları
-
Mithat SANCARİnkarın bedeli 30.04.2015 Tüm Yazıları
-
Bülent KARATAŞBirol Başören 28.03.2015 Tüm Yazıları
-
Hasan ÖZTÜRKİLMİK İLMİK 26.02.2015 Tüm Yazıları
-
Kelemet Çiğdem TÜRKMUNZUR’UN ŞİFASI 6.02.2015 Tüm Yazıları
-
Gürbüz Çimen2 Dil 1 Bavul 2.02.2015 Tüm Yazıları
-
Kerem ALTANHayaller duşakabin 20.01.2015 Tüm Yazıları
-
Mehmet YILDIZEnseyi karartmamalı ama nasıl? 8.01.2015 Tüm Yazıları
-
Eylem YILMAZDemokratı az olan toplumlar az demokrasi ile yönetilirler! 3.01.2015 Tüm Yazıları
-
Muhteşem ÖZDAMARHDP'yi BEKLEYEN TEHLIKE 29.12.2014 Tüm Yazıları
-
Mehmet DOĞANHADİ KALK 7.08.2014 Tüm Yazıları
-
Haydar TOPAYSevgili Yoldaşımız, ağabeyimiz Burhanettin Çetinkaya... 13.07.2014 Tüm Yazıları
-
Erdal TALUPolitikada Yeni Paradigmanın Doğuşu 7.06.2014 Tüm Yazıları
-
Mehmet KIRARSLANHalklar nasıl karar verir? 20.04.2014 Tüm Yazıları
-
Yasemin ÇONGARKiev’den notlar: Avrupalılaşmak ile güdülmek arasında… 4.02.2014 Tüm Yazıları
-
Zülfikar ÖZDOĞANTarih, Tarih Olalı... 2.01.2014 Tüm Yazıları
-
Neşe DüzelHata ve devlet gazetecileri 11.12.2013 Tüm Yazıları
-
Selçuk UZUN1915/16´da Erzurum Vilayeti Valisi Tahsin Uzer (1) 25.07.2013 Tüm Yazıları
-
Dr.Sivilay GENÇSibirya ablası 2.05.2013 Tüm Yazıları
-
Nihat TAŞTANBU GÜNÜN MÜŞRİKLERİ MEKKE MÜŞRİKLERİNİ ARATMIYOR 16.03.2013 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCI-Taraf YazılarıBelirsizlikler zamanı ve ütopya zamanı 21.10.2012 Tüm Yazıları
-
Orhan MİROĞLU-Taraf yazılarıESAT’IN YENİ HAMLESİ.. 8.10.2012 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜR-Taraf yazıları1922’de Güzelim İzmir’e Kimler Kıydı? 9.09.2012 Tüm Yazıları
-
Cevdet AŞKINŞiddetli çatışma dönemi başladı 22.05.2012 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtTüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
30.10.2024
15.10.2024
7.10.2024
25.09.2024
9.09.2024
19.08.2024
8.04.2024
13.03.2024
27.02.2024
11.12.2023