Ergun BABAHAN

Baraj değil, barış sorunu bu sersem!
5.12.2014
1635

 Clinton’un seçim kampanyası stratejisti James Carville’in siyasi jargona yerleştirdiği bir kavram ‘‘It’s the economy stupid…’’ Bu kavramı Türkçeleştirip günümüz tartışmasına uygularsak, ‘‘Baraj değil, barış sorunu sersem’’ diyebiliriz.

SABAH gazetesinin dünkü manşeti, ‘‘Baraj işi üst akıl işi’’ idi.. Kobani meselesinin büyümesini de Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘üst akıl’a bağlamıştı. ‘Üst akıl’dan kast edilen ise stratejik ortağımız Amerika Birleşik Devletleri… AKP’nin kuruluş döneminde, iktidar olmasında ve askeri vesayeti sonlandırmasında bu ‘üst akıl’ı yakından tanımış olmaları gerekir ki, nelere kadir olduğunu biliyorlar.

AKP cephesinde ‘getirdiği gibi götüren’ üst akıl endişesi yaşandığı görülüyor.

KARŞILIK VERME YOK SAY

Bu toplumsal gelişmeleri sürekli dış düşmana bağlayan, toplumun değişim, özgürlük eşitlik taleplerini hep bir dış gücün kışkırtması olarak gören tipik bir 3’üncü dünya yaklaşımı.

Toplumsal taleplere karşılık vermek yerine, keyfileşmiş iktidarınızı sürdürmek amacıyla onları bastırmak, yok saymak yolunu tercih ederseniz, taleplerde bulunan kesimi dış güçlerin oyuncağı olarak göstermeniz gerekir.

Kürt İsyanları, resmi tarih söyleminde böyle değerlendirilir. Musul petrolü nedeniyle İngilizler’in kışkırtması nedeniyle ayaklanan Kürtler… Çünkü Kürtler’in aklı yoktur, bir üst akılın devreye girip onları dürtmesi gerekir.

Aradan geçen 100 yıllık zamana rağmen toplumsal taleplere karşı ortaya konulan akıl yürütmenin değişmediğini görüyoruz. Kürtler durduğu yerde duruyor ama İngiltere’nin yerini Amerika almış. Kürtler’in kendi akıllarıyla yüzde 10 barajı talep etme kabiliyetleri olmadığından ‘üst akıl’ devreye girip konuyu kaşıyor.

Amacı ne?

Kaos yaratmak.

Göremediği şu… 12 Eylül darbe rejiminin Kürtler’in Meclis’te temsilinin önünü kesmek için getirdiği bir sistem yüzde 10’luk baraj. Bütün Türk partileri de bu rakama sıkı sıkıya sahip çıktı.

SEÇİM SONRASI SIKINTILI

HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Habertürk’ten Ruşen Çakır’ın sorularını cevaplarken gerçek endişeye işaret etti: ‘‘AKP için 2015 seçimleri çok önemli. HDP’nin barajı geçmesi demek

AKP’nin tek başına iktidar kuramaması veya tek başına Anayasa yapamaması demek.’’ Demirtaş’ın şu sözlerinin de altının çizilmesi gerekir: ‘‘Savunduğumuz şeylerin yüzde 10 bile değeri yoksa, varsın parlamentoda olmayalım. Biz değil, parlamentonun kendisi düşünsün. Bizim yokluğumuzun yaratacağı eksikliği ve boşluğu parlamento içine sindirebiliyorsa…’’

Bir yandan barış görüşmeleri yapıp diğer yandan Kürtler’in Türkiye partisi olmasının önünü açacak barajı düşürmeye yanaşmıyorsanız, barajla ilgili tartışmalara Amerikan komplosu diyorsanız, Haziran seçimlerinden sonra bizi büyük sıkıntılar bekliyor demektir.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar