Ergun BABAHAN
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 12 Nisan günü partisinin Meclis Grup toplantısında yaptığı konuşmada, bu ülkenin cumhurbaşkanına ağır suçlamalarda bulundu. Türkiye siyaseti tarihinde, bu makamı dolduran bir kişiye yönelik böyle bir ağır dil kullanıldı mı hatırlamıyorum.
Gerçi Erdoğan'ın kişisel söylemi, tavırları, siyasi gelişmelerin göbeğinde yer alması sonucu cumhurbaşkanlığı makamının dokunulmazlık zırhı çoktan kalkmış, bu makam herhangi bir parti başkanlığından farksız hâle gelmişti. Yani bugün itibariyle kimse, cumhurbaşkanlığı makamıyla ilgili devlet protokolü savunmasının ardına sığınamaz. Erdoğan kendi eylem ve söylemleriyle o protokolü yırtıp atmıştır.
Bakın, Kılıçdaroğlu o günkü konuşmasında neler söylemişti:
“Dört bakanın dosyası kapatıldı. Bütün dünya biliyor, biz de biliyor, sağır sultan da biliyor. Ama hesabını parlamento soramıyor.”
“Medya mı diyorsunuz? Eğer hükümetten yanaysanız bütün ilanlar gelir. Değilseniz her türlü cezayı alırsınız.”
“Yargı mı diyorsunuz? Ne diyor AKP'li vekil, ‘Başkanlığa gerek yok. Biz zaten istediğimizi yapıyoruz…' Böyle bir tablo ortaya çıkınca ahlaki erozyon oluyor. Ahlaki yozlaşma hiç bu kadar yükseğe çıkmadı.”
“Milletime sözüm söz, siz kul hakkı yiyenlerden hesap sorulmasını istiyorsanız, tek bir adresiniz vardır, CHP... Gelin bu düzeni kökten değiştirelim.”
“Siyasi Ahlak Yasası çıkmalı, bu olursa Türkiye kurtulur. Ahlak insanı görkemli kılar. İslamiyet'te de ahlak çok önemlidir.”
“Bunlar sabah akşam din üzerinden siyaset yapıyorlar değil mi? Hırsızların altına yattılar mı yatmadılar mı?”
“Bana ‘çırak' diyor. Ben Mustafa Kemal Atatürk'ün ve Bülent Ecevit'in çırağıyım. Ama ona söyleyin sen de hırsızların ustasısın. Aile boyu hırsızlık yaptılar.”
Yenilir yutulur sözler değil bunlar. Bu sözler üzerine Erdoğan, Kılıçdaroğlu aleyhine tazminat davası açtı ve “O şahıs artık benim için yok hükmündedir” değerlendirmesi yaptı.
Bu sözünün de arkasında durdu ve Anayasa Mahkemesi'nde dün düzenlenen törende salona girişinde, ayağa kalkmış ve esas duruşa geçmiş hâlde bekleyen CHP liderini görmezden geldi, önünden geçip gitti.
Doğrusu da buydu…
Kendisi ve ailesi hakkında bu kadar ağır ithamlarda bulunan bir siyasi kişilikle hiçbir şey olmamış gibi tokalaşması ve hâl hatır sorması tuhaf kaçardı.
Yanlış olanı yapan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu oldu…
Kimse devlet protokolü ve makama saygı masalları anlatmasın…
Bu kuralların olduğu herhangi bir ülkede kimse Cumhurbaşkanı ve ailesi için böyle sert ve ağır bir üslup kullanamaz. Kullandığı andan itibaren, geleneksel kurallar geçerliliğini kaybetmiştir.
CHP, liderinin söylediklerine inanıyorsa, bu sözlerinin arkasındaysa, ona uygun bir eylem biçimi de geliştirmek zorundadır. Yoksa, gittikçe azalan siyasi güvenilirliğine yeni bir halka eklemiş olur.
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.03.2022
7.03.2022
1.03.2022
21.02.2022
28.01.2022
11.01.2022
6.01.2022
3.01.2022
25.11.2021
18.11.2021