Gökhan BACIK
1 Mayıs sabahı Türkiye neredeyse ülkenin dört bir yanından gelen terör haberleriyle uyandı. Bunlardan bir tanesi de Gaziantep’te gerçekleşen bombalı araç saldırısı. Bursa’dan Gaziantep’e Türkiye’nin değişik şehirlerinde gündelik hayatı korku tüneline çeviren terör olaylarının “büyük bir kısmı” Türk dış politikasında son dönemde yapılan hataların sonucudur.
ABD eski Başkanı John F. Kennedy’nin dış politika üzerine ünlü bir sözü var. Kennedy “iç siyasette ancak yenilirsiniz ancak dış siyasette öldürülebilirsiniz” demiştir. Dış politik hatalar hayati sonuçlar doğurabilir. O nedenle dış politika bir “temkin alanıdır.” Dış politikada “gerçeklikten bir an koparsanız” temsil ettiğiniz ulusu felakete sürüklersiniz. Gerçeklikten kopan Yıldırım Beyazıt, “dönemin süper gücü Timur’u aşağılayan mektuplar yazarak” girdiği macerada az daha Osmanlı devletinin yok oluşuna neden olmuştu. 1. Dünya Savaşı’nda ve o dönemde “bazılarının maceraperestliğinin bedelinin” nasıl sonuçlandığını hepimiz biliyoruz.
Türk dış politikası kanaatimce “son dönemin en maceracı devresi” içinde. Konuşulanlardan anladığım kadarı ile Türk dış politikasının amacı “İslam ülkelerini bir araya getirerek bütün İslam ümmetinin başına geçecek bir Türkiye inşa etmek.” Üzülerek ifade etmek isterim ki ne bunu yapabileceğiniz bir İslam dünyası var ne de bunu yapabilecek bir Türkiye var! “Sen İslami rejim değilsin” diyerek düzenli olarak Türkiye’ye saldırılar düzenleyen sözde İslam Devleti IŞİD’in varlığı bile buna açık bir delil değil mi? Türkiye’nin bölgesel izolasyon baskısından kurtulmak için İsrail ile masaya oturmak zorunda kalması başka bir delil değil mi?
Bunun sorumlusu doğrudan kimdir ve hangi kurumlardır bilmek imkanım yok. Ancak Türk dış politikası tartışmasız olarak 1. Dünya Savaş’ından sonra “tarihinin en başarısız dönemindedir”. Dış politika artık neredeyse bir tür “emlakçılık” halini almış bazı “tavizlerle” ayakta tutulmaya çalışılmaktadır. Türkiye’nin Katar’a askeri üs açmasını kimse bir jeopolitik söylem ile açıklayamaz. Herkes bunun nedenini çok iyi biliyor. Üretemeyen, maddi ve manevi boyutları ile iç ve dış dünyaya ikna edici mesaj veremeyen bir hale gelen Türkiye “derme çatma ve günü kurtarma siyaseti ile” yoluna ne kadar devam edebilir?
IŞİD Gaziantep’ten Bursa’ya kadar bir alanda vatandaşlarımıza saldırılar yapabiliyorsa bu önemli ölçüde Türk dış politikasında oluşan büyük boşlukların sonucudur. Türk dış politikasındaki “boşluklar” büyüyerek bir tür hortuma dönüşmeden derhal yeni stratejiler benimsenmelidir. Türkiye adeta bir “savaş alanı, savaş sathı” görüntüsü vermeye başladı. Bugün bir yıldan öncekinden daha kötüdür, trend değişmezse bir yıl sonrası daha kötü olacaktır! Bunu çok iyi düşünmek gerekmektedir.
İngiliz siyaset adamı William Gladstone bir keresinde “işte size dış politikada birinci ilkem: iç siyasette iyi olmak” demiştir. Türkiye’nin dış politikada revizyona gidebilmesi için aynı biçimde içeride hızla barışçı bir siyasete ihtiyacı var. “Sırf birilerinin siyaseten işine gelecek diye izlenen ayrıştırıcı bir iç politika” Türkiye’yi dış politika yapamaz hale de getirir. Neredeyse bir “hayal panayırına” dönen Türkiye’nin acilen “gerçekleri duymaya” ihtiyacı var.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.11.2025
26.10.2025
19.10.2025
14.10.2025
4.10.2025
14.09.2025
7.09.2025
1.09.2025
24.08.2025
17.08.2025