Hüseyin GÜLERCE
CHP’nin İstanbul’a doğru yürüyüşüne bildik yazarlar, gazeteciler, sanatçılar katılıyor. Önceki gün onlara HDP Eşbaşkanı ve milletvekilleri de dâhil oldu.
Milliyet gazetesinde, zekâmızla alay eden şark kurnazı; “FETÖ, PKK ve DHKP-C de adalet şemsiyesine sığınsalar ne iyi olurdu” diyor. Daha birkaç gün önce AK Partili iki siyasetçiyi katleden hainlere bu ne sempati böyle? Hendeklerde bağımsız Kürdistan arayan, askerimizi polisimizi şehit eden bölücü terör örgütü hainlerinin, polisimizi savaş uçağı ile bombalayan 249 masum insanımızı katleden FETÖ hainlerinin, adalet şemsiyesi –ki CHP yürüyüşünde yok öyle bir şemsiye- altına girmesini istemek asla masum ve insanî bir talep değildir...
Kılıçdaroğlu’nun yürüyüşüne katılımı en anlamlı olacak şahıs, ABD Büyükelçisi John Bass’tır.
Nedenini açıklayayım.
CHP milletvekili Enis Berberoğlu Ocak 2014’te MİT TIR’larının durdurulmasına ilişkin davada ‘siyasi casusluk’ suçundan 25 yıl hapis cezasına çarptırılıp tutuklandı. 7 Haziran seçimlerinden bir hafta önce 29 Mayıs’ta Cumhuriyet Gazetesi’nde yayınlanan ihanet fotoğraflarının, o dönem genel yayın yönetmeni olan kaçak Can Dündar’a, CHP’li Berberoğlu tarafından servis edildiği ortaya çıkmıştı.
Ancak, bu fotoğrafları Berberoğlu’na kim vermişti? CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Enis Berberoğlu-Can Dündar ilişkisinden haberdar mıydı? Hatta Kılıçdaroğlu da işin içinde miydi?
Zira 7 Haziran 2015’teki genel seçimleri etkilemesi hedeflenen kayıtlar, Can Dündar’a 27 Mayıs’ta verildi. Şimdi sıkı durun, Kılıçdaroğlu 18 Mayıs’ta Zaman’da Ekrem Dumanlı ile görüştü. Bu görüşmenin sırları nedir?
Kılıçdaroğlu ismini bu MİT TIRları ihanetine bulaştıran başka ve daha önemli bir görüşme var.
CHP lideri, Aralık 2013'ün ilk haftasında gerçekleşen ABD ziyaretinde FETÖ'nün elebaşı F. Gülen’in görevlendirdiği isimlerle görüştü.
CHP Genel Başkanı düzeyinde 37 yıllık aradan sonra yapılan bir Washington ziyaretiydi bu. Heyette bulunan CHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu, görüştükleri üst düzey Amerikalıların; “Çok geç geldiniz. İyi ki geldiniz. Zamanı önemli. Sizi sık sık burada görmek istiyoruz' dediklerini açıkladı.
Zamanlamanın çok önemli olduğunu şimdi daha iyi anlıyoruz.
Kılıçdaroğlu Türkiye’ye döndükten on gün sonra yolsuzluk kılıflı 17/25 Aralık siyasi darbesinin düğmesine basıldı.
Bir hafta sonra Ocak 2014’te MİT TIRlarının durdurulması ihaneti tezgâhlandı. CHP Genel Başkanı ertesi gün şunu söyledi:
“Bu TIR'larla silah taşınıyor. Koskoca Türkiye Cumhuriyeti Hükümetinin uluslararası alanda meşruiyeti tartışılır konuma getiriliyor.”
Kılıçdaroğlu sanki görevini yapıyor, Türkiye’yi dışarıya jurnalliyordu. Zira bu ihanet, Başbakan Erdoğan’ı uluslararası ceza mahkemesinde yargılatmak için tezgâhlanmıştı.
Halen devam eden yürüyüşün de amacı da bu. Ne demişti yürüyüş başlarken CHP Grup Başkanvekili Engin Altay: “Gün gelecek Recep Tayyip Erdoğan uluslararası mahkemelerde savaş suçlusu olarak yargılanacaktır...”
Demek ki MİT TIRları ihaneti ile bugünkü yürüyüşün amacı paralel. FETÖ ile de paralel, ABD ile de paralel…
Şimdi dikkat:
Önceki gün İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı İrfan Fidan’ın, MİT TIR’larının durdurulmasına ilişkin yeni bir iddianame hazırladığını öğrendik.
Yeni iddianamedeki 55 sanık arasında bir tuğgeneral, iki albay, 2 yarbay, 7 binbaşı, 11 yüzbaşı, 14 üsteğmen, 1 teğmen, iki uzman çavuş ve bir eski MİT mensubunun yanı sıra 5’i öğretmen olan FETÖ’nün 11 mahrem/ sivil imamı da bulunuyor.
İddianamede dikkati çeken önemli bir unsur ise, FETÖ’nün bu mahrem imamlarından ikisinin ABD Büyükelçiliği ve İstanbul Başkonsolosluğu ile telefon görüşmeleri yaptığının tespit edilmesi.
“Adalet” kılıflı operasyon için ABD Büyükelçisi de Kılıçdaroğlu ile yürümelidir, yakışır…
Yazarlar
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları










































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.05.2019
2.05.2019
18.04.2019
11.04.2019
4.02.2019
28.03.2019
14.03.2019
9.02.2019
9.02.2019
1.02.2019