İbrahim Kahveci
Türkiye aslında uzun yıllar nüfus artışına dayalı ekonomik büyümeler yaşadı. Yıllık yüzde 4,0-4,45 büyüme oranı reel bir büyüme olmayıp, nüfus artışını kapsayıcı bir büyümeydi.
Özellikle 2010 ve sonrası ise yabancı sermaye ve krediye dayalı bir büyüme gerçekleşti. Hatta bazı yıllar kredi büyümesi ekonomik büyümenin bile önüne geçti. Kısaca borçlandık ve tükettik.
Gerçek bir büyüme hikayesi nerede yazdık? İnanın bu sorunun cevabı oldukça zor.
Her yıl 15-65 çalışma çağı yaş grubuna 750 bin civarında kişi eklenmektedir. Bu işgücünü karşılık bulması için, yani kişi başına yerimizde saymak için bile yüzde 4,0-4,5 büyüme gerekiyor.
İşte bu nedenle diyorum ki, Avrupa’nın yüzde sıfır (0) büyümesi ile bizim yüzde 4-4,5 büyümemiz eşdeğerdir. Kredili ve reel büyümede ise kredi ve faiz yükünün üzerinde bir değer oluşturuyorsak gerçek büyüme yakalamış oluruz.
***
Türkiye ‘Orta Yaş Fırsat’ ülkesidir diyorum. Çalışma çağındaki 15-65 yaş nüfusun oranı yüzde 68’lerde seyrediyor. Böyle bir ülkeyi kendi başına bıraksanız, hizmet aşkı olmasa kendi halinde yüzde 5 civarı zaten büyüme sağlar.
Ama hizmet aşkı ile ülkemiz maalesef bırakın büyümeyi, ekonomik olarak küçülme yaşıyor. Hatta asıl önemli bir başka sorun ise ileride yaşlanacağı kesin olan bu ülkenin gelecek gelirleri bile şimdiden satılıyor: Hazine garantili yollar, köprüler, hastaneler, havalimanları vs ne varsa gelecek gelirleri satarak yapıyoruz.
Geçmişi özelleştirme ile sattık ve bitti
Şimdi geleceği satıyoruz...
Ama buna rağmen büyüyemiyoruz.
***
Prof. Dr. Ömer Dinçer’in ‘Kamu Yönetim reformu’ kitabından size sıkça bahsediyorum. O program 2005 yıllarına dayalıydı. Bugün bu reformu çok daha geniş uygulamak zorundayız. Verimsiz ve şişkin bir kamu yönetimi oluşturduk. En baştan en sonuna kadar verimsizlik diz boyu.
Kamuda uçak sefası had safhada. Araba sefası ise rakipsiz... Bakanlar bile özel uçakla dolaşıyorken bu ülkede tasarruf ve verimlilik nasıl izah edilebilir?
Belediyeler örtülü istihdam kapısı olmuş durumda. Öyle ilçeler var ki belediye başkanlarının makam araçlarının parasını ödeyemiyor.
Bu makam aracı saltanatı bir gösterge olarak ülkemizi yok edip götürüyor.
Yeni bir devlet yapısı ve organizasyonu oluşturulmalıdır. Yeni bir kamu yönetim reformuna ihtiyacımız var.
Yeni bir yönetimle demokrasi, hak, adalet, liyakat gibi ne kadar temel ihtiyaçlarımız karşılansa bile ekonomik atılım için bize yetmeyecektir.
Kamunun verimsizliği sürdükçe bu ülkede büyük kalkınma hamlesi maalesef çok zor olacaktır.
***
Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir bazı fikirlerine katılmasam bile çok önemli meseleler konuşuyor. Her nedense birçok sanayi ve ticaret odasının sustuğu veya mıy mıy mıy dediği bir ortamda Özdebir konuşuyor:
“Reel sektörün uzun ve orta vadeli ve dengeli bir strateji belirleyebilmesi için ekonomik istikrarın ve güvenin sağlanması yegâne şarttır.
Sanayide de iç taleple birlikte yaşanan daralma, stagflasyon riskini beraberinde getirecektir.
Ara malı ve sermaye malı üretimde kullanılan ana girdidir, bunların azalması gelecek dönemde üretimin çok düşük seviyede kalacağı ve ekonomide durgunluğun devam edeceğini göstermektedir.
Bu durum ve gelişmeler önümüzdeki dönemde de ülke ekonomisinde yavaşlamanın devam edeceğinin en önemli öncü sinyalidir
İç talepteki daralma ile birlikte, son aylarda büyümenin lokomotifi olan ihracat rakamlarında da bir zayıflama söz konusu. İhraç ettiğimiz ürünlerin ortalama kilogram fiyatı 1.15 dolar seviyesine kadar düştü.
Ülkemizde rekabet açısından birtakım kısıtlarımız var. Öncelikli olarak bizim insan kaynağı planlaması yapabilmemiz lazım. Çok sayıda istihdam edilemeyen üniversite mezunları mı yetiştirmeliyiz, yoksa az sayıda, yeteri kadar ama çok kaliteli üniversite mezunları ve bilim adamları mı yetiştirmeliyiz?
Yıllardır etkin bir sanayi politikası ortaya koyamadık. Biz sanayi politikalarını hep teşvik olarak algıladık. Aslında teşvikler bir unsur ama kamunun yapması gereken, özel sektörü inovatif ve yüksek katma değer üreten bir yapıya kavuşturabilecek sanayi politikalarını ortaya koymasıdır.
İhracatçılar açısından önemli sorun, KDV alacaklarını bir süredir ödenmiyor olmasıdır. Bu ihracatçıların kıt işletme sermayelerinden yapılan bir kesintidir. Söz konusu ihracatçı firmaların KDV alacaklarının bloke edilmesi ihracatçının daha az ihracat yapması anlamına gelmektedir.”
Daha söze gerek var mı? Konuşun kardeşim konuşun. Ekonominin iyi olmadığını, sorunların devam ettiğini ve edeceğini konuşun. Yoksa hepiniz batacaksınız. Mıy mıy mıy ile olmuyor. Ülke gidiyor ülke...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
18.06.2025
10.06.2025
9.06.2025
4.06.2025
2.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025