İlhami IŞIK
Yazı ustası olmadığım için kelimelerime zenginlik katamıyorum. Biliyorum ki ne yazarsam yazayım yine eksik kalacak bir yerlerde. O uğruna hayatımı adadığım barış umudu şimdi bir hastane odasında. Bu bir insanın hastalanması değil. Bu bir barış yürütücüsünün duraklamasıdır.
Birileri için belki bir insanın rahatsızlanıp hastanede yatması ya da ağır bir hastalık geçirmesi olarak görülebilir.
Ama 45 yıldır devam eden, 50 bin den fazla insanın öldürüldüğü, bir o kadar insanın sakat kaldığı, yüzbinlerce insanın kendi topraklarında göçe zorlandığı, milyonlarca insanın dilinden mahrum bırakıldığı, on binlerce insanın hapishanelere doldurulduğu, nefret ve ırkçılık zehrinin ülkenin kâbusu haline geldiği, ülke kaynaklarının çürümeye yüz tuttuğu, siyasetin kirlendiği, yoksulluğun dayanılmaz boyutlara ulaştığı, kimi zaman nedeni kimi zaman sonucu olduğu böylesine can acıtıcı bir meselenin çözüm başlangıcı olacak bir zaman diliminde ana aktörlerinden birinin hastalanması elbette ki sadece bir insanın hastalığı değildir ve sadece yakınlarının değil, herkesin canını yakar.
“Sanki yıllardır tanıyor ve konuşuyormuşuz gibi yüreğimde yer edinen bir insan”
Hiç karşılaşmadım Sırrı Süreyya Önder ile. Ama sanki yıllardır tanıyor ve yıllardır konuşuyormuşuz gibi yüreğimde yer edinen bir insan. Sadece bir baba değil, sadece bir dede değil. Çok az insana nasip olacak olan milyonlarca kişinin umudunu heybesinde taşıyan birisi.
Eğer o gün hastalanmasaydı, Cuma günü Adalet Bakanı ile görüşme olacaktı. Sürecin hukuksal boyutu ve iyileştirmeleri için hem Öcalan’ın PKK kongresini yönetmesinin teknik boyutları konuşulacak ve buna yönelik hazırlıklar yapılacak, sonra İmralı’ya bir daha gidilecek, son durum hakkında bilgiler alınacak, silahların ebediyen susacağı günlere az bir zaman kalırken bu bilgileri Sırrı Süreyya Önder toplumla paylaşacaktı. Yeni bir umut dalgasını yaratacak ve bunu somut hale getirecek trafiğin yürütücüsü olacaktı
Çok kısa bir zaman ölçeğinde çok yol katledildi. Özelikle de 2013 ve 2025 çözüm süreçlerinin nedeni olan Suriye’de çok ama çok önemli ve değerli gelişmeler yaşanırken, Suriye Kürtleri uzun bir aradan sonra rahat bir nefes alırken ve Şam yönetimi ile müzakereler ilerlerken, üzerlerine yağan bombalar durmuşken ve bu durumu kalıcı hale getirecek günler hızla yaklaşmışken, bir insanın hastanede yatması değil bu. Coğrafyanın kendi kaderini yenmesi için verilen emeğin hastanede yatmasıdır bu. Tarih çoğu zaman bir veya birkaç insanın sırtladığı mücadeleler tarihidir de aynı zamanda. Doğru bir zamanda, doğru bir yerde ve doğru bir insanla yaşar tarih.
“Sırrı Süreyya Önder doğru zamanın doğru insanı”
Sırrı Süreyya Önder, doğru zamanın doğru insanı oldu bu zaman diliminde…
Kalkmalı ve yürümeli barışa yolculuk için. Bu, bir abartı değil. Bu, zamanın kendi insanını bulmasıdır. Her zaman olan bir şey değildir. Bundan ötürü kıymetlidir. Böylesine devasa bir sorunu omuzlamak ve onu kendi mimikleri ile topluma yansıtmak ve hikâyesini yazarken aynı zamanda milyonlarca insanı bu hikâyeye ortak etmek herkese nasip olmayan bir değerdir. Önümüzdeki bir iki aya sıkıştırılmış bu takvimde, bazen günlere değil saatlere bile ihtiyaç varken, yokluğu kabullenmek mümkün değil. Kimilerinin negatif barış dediği, benim ise en radikal pozitif barış dediğim gelişmenin ilk taşları döşenmiş olacaktı.
1978’den beri varlığını sürdüren 4 ülkede örgütlü bulunan devasa bir örgüt kendini feshetme kararı alacak ve bu durum 40 yıldan fazladır bütün sorunları kendinde toplayan ve artık sorunun sonucu değil bir nedenine dönüşmüş olan şiddet bitecek; Kürt meselesini konuşma, demokrasiyi konuşma, özgürlükleri konuşma kapısını açacak. Yalnızca konuşma değil aynı zamanda bunları hayata geçirecek durumu yaratacak bir zaman aralığına girmiş olacağız.
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.07.2025
1.07.2025
9.06.2025
18.05.2025
8.05.2025
28.04.2025
21.04.2025
13.04.2025
1.04.2025
16.03.2025