Kerem ALTAN
Bir yıldan beri bu korkunç “paralelcilerin” işlediği suçların propagandasını dinliyorduk, iktidar “pek yakında” anonslarıyla bu “suçların” açıklanacağını duyuyordu…
Bu konuda yazılar yazılıyor, konuşmalar yapılıyordu…
Halk da merakla bekliyordu…
Nihayet pazar günü “büyük suç” açıklandı, hepimiz suçu öğrendik…
“Paralelciler” TV dizisi çekmişler…
Vay vay vay vay…
Bu “seri dizicilerin” reisleri olarak da Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı ile birlikte gazeteciler, polisler ve birkaç dizi görevlisi gözaltına alındı…
Dumanlı’nın gözaltına alınışını canlı yayında izledim…
Televizyonu ilk açtığımda, Dumanlı’nın polisleri gözaltına aldığını sandım, görüntü öyleydi…
Ekrem Dumanlı duruma hakimdi, rahattı, cesur konuşmalar yapıyordu…
Polisler ise sessiz ve gergindi…
Dumanlı polis arabasıyla, alkışlar, sloganlar, selamlar arasında gazeteden ayrılırken hayatımıza da yeni bir kelime katıldı; “Tahşiyeciler”.
Bu kelimenin yazılışını birkaç defa kontrol ettim, yine de yanlış yazabilirim… Her baktığımda ş ile h harfleri zihnimde birbirine geçip yer değiştiriyor…
“Paralelciler”, Tahşiyecilerle ilgili tv dizisi yapmışlar, onlar dizi yapınca da polis Tahşiyecileri yakalamış…
Bu haksız bir operasyon olmuş…
Operasyon haklı mı haksız mı bilmiyorum… “Haksız bir operasyon” olduğunu iddia edenler de haklı olabilir…
Peki, bu operasyon emrini dizinin senaristi ya da yönetmeni mi vermiş acaba diye merak ettim…
Yoksa makyöz de mi işin içinde, “gizli lider o mu” sorusu da aklıma takıldı…
İnternete girip baktım emri kim vermiş diye…
Emri, o sırada İstanbul Valisi olan Muammer Güler vermiş, üstelik bu “Taşhiyecilerin” El Kaide ile bağlantılı olduğunu açıklamış…
Çok başarılı bulunmuş ki ilerleyen zamanlarda kendisi İçişleri Bakanlığı’na layık görüldü…
Hatırlayacağınız gibi daha sonra da kendini Reza Zarrab’a adayarak, halka mal olan o unutulmaz sözleri söyledi; “Senin önüne yatarım Reza.”
Fakat gelin görün ki son operasyonda Muammer Güler değil de TV dizisini yapanlar gözaltına alındı…
Epeyce bir gazeteci de operasyonun içine eklendi…
Avrupa Birliği, “Arkadaşlar siz bize üye olmak istiyorsunuz ama bu yaptıklarınız hukuka ve demokrasiye uymuyor… Hukuka ve demokrasiye uyun” dedi…
Cumhurbaşkanı ise, “Sen kendi işine bak koçum… Hadi ikile” türünden bir açıklamayla Avrupa Birliği ile artık pek bir ilgimiz kalmadığını bütün dünyaya duyurdu…
Avrupa’dan yolları ayırdı…
Aslında ortaya çıkan bu tabloya bakınca şu anda askeri vesayetin generallerinin hayalindeki “Disneyland’in kurulduğu anlaşılıyor…
Dikta meraklıları için eşi bulunmaz bir eğlence parkı artık Türkiye…
Yargı bağımsızlığı yok…
Hukuk yok…
Demokrasi yok…
Canının istediğini canının istediği gibi suçluyorsun…
Kanıt göstermek zorunda değilsin…
Şüphelensen yeter…
Seni eleştiren gazetecilerden de haliyle şüpheleniyorsun ve hepsini içeri atabiliyorsun…
Avrupa Birliği’nden yolunu ayırıp, demokrasi ve hukuk gibi Batı’nın “gereksiz” dayatmalarından kurtuluyorsun…
Vesayet paşaları bu tabloya bakıp, “işte cennet budur” diyorlardır…
Her taraf oyuncakla dolu, istediğinle oyna, gazetecileri hapset, dizicileri gözaltına al, Avrupa’yla yolları ayır, işadamlarını korkut, istediğin yolsuzluğu yap, kimseye hesap verme…
Doksan yıllık hayal gerçek oldu…
Tabii hayat biraz kalleştir, her şeyi istediğin kadar mükemmel vermez…
Yolsuzluk, hırsızlık, Avrupa’yı hakaretlerle kovalamak, hukuku yok etmek harika da ekonomi denilen bir meret var ki ona söz geçmiyor…
Çünkü bu “Disneyland”in maliyeti biraz tuzlu…
Böyle bir Disneyland kurmak istediğinde büyüme geriliyor, milli gelir azalıyor, dolar 2.30’un üzerine fırlıyor, yatırımlar yurt dışına kaçıyor, enflasyon yükseliyor, işsizlik yüzde 10’u geçiyor, gençler arasındaki işsizlik yüzde 19’a çıkıyor…
Hukuk efendi gibi laf dinlerken, ekonomi denilen “paralel” düşman bildiğini okuyor…
Güzel cennetimizin oyunbozan şeytanı ekonomi…
Ne yapmalı peki?
Benim aklıma gelen TV’lerdeki ekonomi programlarını yapanları zaman geçirmeden gözaltına almak…
Doları da paralelcilikten tutuklamak…
Eğlenceye gönlünce devam etmek…
Bir de güvenilir yandaşlarımıza “Vesayet Disneyland’de” isimli fiyakalı bir dizi çektirmek…
“Dizide iş yok” diyenleri de, “polis, asker, savcı, yargıç” olan esnafa dövdürmek…
Esnafa birer de gömlek dağıtılsın diyorum örtülü ödenekten…
Kahverengi ya da siyah olsun…
Hiç olmazsa kir tutmaz…
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.01.2015
7.01.2015
30.12.2014
24.12.2014
16.12.2014
28.11.2014
18.11.2014
11.11.2014
4.11.2014
21.10.2014