Mehmet Acet
Türkiye/ABD ilişkileri geçen Perşembe’den beri yeni bir testten geçiyor.
Trump’ın “Türkiye’ye geniş çaplı yaptırımlar uygulayacağız” twiti ve yardımcısı Mike Pence’in “Ya rahip Brunson’u bırakın ya da sonuçlarına hazır olun” tehditleriyle patlak veren kriz, birkaç aydır yumuşama emareleri gösteren ikili ilişkilerdeki havayı yeniden gerdi.
Sağa sola bakıp ihtiyaç duyduğumuz görüşmeleri yaptıktan sonra edindiğim izlenimi tek cümleyle özetleyebilirim:
Ankara, bu son krizin sorumlusu olarak aşırı Evanjelist inançlara sahip olduğu öteden beri bilinegelen ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence’i görüyor.
Pence’in kendisi ile aynı inanç grubunun üyesi olan rahip Brunson konusunda “Başkan yardımcısı oldun ama bir rahibimizi bile kurtaramıyorsun” türünden sözlere muhatap olup baskı yediğini tahmin edebiliyoruz.
Ama bu krizin arka planını öğrenmek için yürüttüğüm telefon trafiği sonrası karşıma ilginç bir bilgi daha çıktı.
Denilene göre, Mike Pence’in karısı Karen Pence ile rahip Andrew Brunson’un karısı Norine Lyn Brunson ‘kanka’ imiş.
Sık sık görüşüyorlarmış.
Son dönemdeki görüşmelerinin konusunun ne olduğunu tahmin etmek zor olmasa gerek.
Bu bilgi kulağıma geldikten sonra, kafamda şöyle bir senaryo oluştu:
Bayan Brunson, Bayan Pence’i kocasının serbest kalması konusunda düzenli bir şekilde baskıladı.
Bayan Pence de aynı şeyi kendi kocasına yaptı.
‘Evden’ düzenli bir şekilde baskı yiyen Pence de “Aile birliğim tehlike altında” diyerek Trump’a koştu.
Trump da Pence’in aile huzuru bozulmasın diye o twiti atıverdi.
Gördüğünüz gibi bir anda dedikodu yazarı oldum çıktım!
Mesele, Pence’in, ismini bile Google’a sorarak öğrendiğim karısının kocasına mızmızlanması meselesi değil elbette.
Perşembe’den beri karşımızda duran Türk-Amerikan ilişkilerindeki yeni krizi anlamlandırma çabası içerisindeyiz.
Devlet işlerinde böyle şeyler olur mu diye sormayın.
Oluyor.
Bush’un Irak’a savaş açma kararını verdiği konuşmalarından birinde “Saddam benim babamı öldürmek istemişti” gibisinden bir laf ettiğini hatırladım şimdi.
Bu son krizin ana aktörü olarak Mike Pence’i göreceksek, ki öyle görünüyor, ABD Başkan Yardımcısı’nın akıl danesinin kim olduğuna bakmak ve fotoğrafın parçalarını o şekilde tamamlamak doğru bir iz sürdüğünüzü gösterir.
İNCELDİĞİ YERDEN KOPAR MI?
Trump twit atarak, Pence parmak sallayarak Türkiye’yi, Erdoğan’ı yaptırımla tehdit ediyor ama her ikisi de bu yöntemin bir işe yaramayacağını biliyor olmalılar.
Ankara evet, ABD ile ilişkilerin düzelmesine hala önem veriyor ama mesele ‘inceldiği yerden kopsun’ noktasına gelecekse, hatta geldiyse, bu konuda Washington’da hissedilen korkudan daha azı var buralarda.
Şöyle düşünün:
Son 5 yıldır, pişmiş tavuğun başına gelmemiş hadiselerin ucunun hem de hepsinin birden Washington’a uzandığını biliyorsanız nasıl bir duygu ikliminde olursunuz?
Şimdi, Başkan Erdoğan’ın Afrika gezisinde yaptığı, dün gazetelere yansıyan açıklamalarına bakabiliriz:
“Biz, göbeğimizden Amerika’ya bağlı değiliz. ABD, bu tavrını değiştirmezse Türkiye gibi güçlü ve samimi bir ortağı kaybedeceğini unutmamalı.”
Şimdi de bu ifadeleri, ABD ile yürütülen üst düzey görüşmelerin tamamında bulunan bir isim olarak Erdoğan’ın sözcüsü İbrahim Kalın’ın şu sözüyle birleştirelim:
“ABD-Türkiye ilişkilerini kurtarmak hala mümkün”
Ne dersiniz?
Cümleyi, “Bir şeyler yapılmazsa ilişkiler kopacak ama iş oraya varacaksa biz buna hazırız” biçiminde okumak yanlış olur mu?
SON KRİZ ‘FAKE’ Mİ?
Türk-Amerikan ilişkilerindeki kriz havasını koklamak için yapılabilecek en iyi işlerden bir tanesi piyasalara bakmaktır.
Neden derseniz, piyasalar çoğu zaman iyi koku alırlar.
Özellikle 15 Temmuz’dan sonra Türk-Amerikan ilişkileri kopar mı sorusunu sürekli bir biçimde akıllarında tutan, her seferinde buluttan nem kapan piyasa aktörleri bu defa krizi sakin karşıladı.
Peki bu ne anlama geliyor?
Trump ve Pence’in açıklamalarının dozajı ne kadar sert olursa olsun, bu tehditlerin fiili karşılık bulacağına dair bir kanaatin en azından piyasalarda karşılık bulmadığı anlamına geliyor.
Bu son kriz şimdilik iki ülkenin Dışişleri Bakanları arasında yürütülen diplomasi trafiğine emanet edilmiş durumda. Mevlüt Çavuşoğlu ile ABD’li mevkidaşı Pompeo’nun Perşembe’den beri iki kere telefonla görüştüğünü biliyoruz.
Kanaatim şudur:
Trump yönetimi aradan geçen şu üç dört gün içerisinde yaptırım tehdidinin Ankara’da acı bir gülümseme ile karşılandığını görmüşse mesele aşılır.
Ama iki ülkenin stratejik ortaklığı bir rahibin salıverilmesi meselesine kadar düşmüşse sürekli kendini yenileyen bir kriz atmosferinden kurtulmak da kolay olmayacaktır.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.07.2021
28.06.2021
15.05.2021
17.04.2021
20.07.2020
15.07.2020
24.06.2020
20.06.2020
13.06.2020
8.06.2020