Mehmet ALTAN

Mehmet ALTAN
Mehmet ALTAN
Tüm Yazıları
ERDOĞAN'IN 5 YIL ÖNCEKİ TELEFONU
12.01.2016
1987

 Aslında dünkü gazetelere bakarken Recep Tayyip Erdoğan’ın 10 Ocak ‘Gazeteciler Günü’ nedeniyle mesaj yayımlayıp “Medya bağımsız olmalıdır”dediğini görmesem yazmayacaktım… 


Ne var ki böyle bir siyasal pişkinlik karşısında ufak bir not düşmek istedim. 

Bundan tam tamına 5 yıl önce, yazı yazdığım gazetenin başına iliştirdiği adama telefon edip, 13 Ocak 2011 tarihli “İslam Dünyası kendisine yeter mi”başlıklı yazımdan dolayı işten atılmam için talimat veriyordu. 

Ben de bunu çok sonraları, 17-25 Aralık hırsızlık skandalı patlak verdiğinde ortaya yayılan tapelerden öğrendim. 

Eğlenmek isterseniz konuşmayı siz de Youtube’dan dinleyebilirsiniz. 

Ama ben oralarda değilim. 

Yazarları işten attırma peşinde koşturacak kadar karanlık noktalara gitmek yerine, aşağıda yeniden yayımladığım yazıdan feyz alsaydı bugünkü çıkmazlarda bocalamayacaktı… 

Neymiş ‘medya bağımsız olmalıymış’, bunu kim söylüyor, beş yıl öncesinden sansürcülüğe başlayan Recep Tayyip Erdoğan… 

E, bravo… 

*** 

Beş yıl önceki yazıyı kısaltarak yayımlıyorum: 

“Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Kuveyt’ten Katar’a geçerken uçakta gazetecilere söyledikleri aşağı yukarı dünkü gazetelerin hepsinde manşetti… 

Erdoğan uçakta, İslam ülkelerini kastederek, ‘biz bize yeteriz’ diyor ve ekliyordu: 

İslam dünyasının ekonomideki ağırlığı yüzde 30’u buluyor. 

Olayın ağırlıklı boyutu ekonomik ama tabii ki siyasi boyutu da var dayanışma noktasında. Müşterek adım atma cesaretini gösterebilmeliyiz. 

İslam Konferansı Teşkilatı
 üyelerinin oluşturduğu zemin içerisinde ürettiğimiz ve üreteceklerimizle İslam dünyası kendisine yeter. 

*** 

Hâlbuki Başbakan Erdoğan ‘Kuran’ın indirilmeye başlanmasının yıldönümünde’ yaptığı konuşmada çok daha farklı bir tablo çiziyordu: 

‘Bakınız, sadece Başbakanlığım döneminde, 8 yıl içinde 100’e yakın ülkeye defalarca ziyarette bulundum.Gerçekten de yoksulluğun had safhada olduğu, gelir dağılımındaki uçurumun büyüdüğü, hoşgörüsüzlüğün arttığı, savaşların, çatışmaların, terörün artık alın yazısına, yaftaya dönüştüğü bir çağı yaşıyor İslam ülkelerinin geneli. Hiç kuşkusuz bu manzara bizi var eden öğretilerin eseri değil. 

Bu manzaralara şahit olunca, Kuran’ın mesajı etrafında tarih boyunca nice faziletli şehirler, nice yüce devletler, nice büyük imparatorluklar, büyük medeniyetler kuran Müslümanlar, bugün neden insanların hayranlığını kazanan eserler, görkemli şehirler inşa etmekten uzaklar diye düşünmeden edemedim. 10, 11, 12, 13 ve 14. yüzyıllarda altın çağını yaşayan İslam coğrafyası, 20 ve 21. yüzyılda neden bu etkinliğini devam ettirmiyor diye düşündüm.’ 

*** 

Başbakan’ın ‘biz bize yeteriz’ kanaatinin temelini oluşturan ‘İslam dünyasının ekonomideki ağırlığı yüzde 30’u buluyor’ tespitinin nereden kaynaklandığını tam bilemedim… 

Çünkü… 

İstanbul’da yapılan son İslam Konferansı Teşkilatı Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi toplantısında,dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 22’sini oluşturan İslam ülkelerinin 2009 yılı itibarıyla dünya üretiminden aldıkları payın sadece yüzde 7 civarında olduğu altı çizilerek vurgulanmıştı… 

*** 

Sorun Müslümanların Müslümanlarla dayanışması değil… 

Sorun Müslüman ülkelerin zenginleşmelerini sağlayacak olan yüksek teknoloji içerikli mal üretememeleri. 

Derim ki ‘din, ırk, mezhep’ işlerini bir yana bırakıp… 

Demokrasiyle dayanışsak… 

Teknolojiyle dayanışsak… 


Ve kendimizi yeryüzünün parçası olarak görsek… 

Yoksa dünya nüfusunun yüzde 22’sini oluşturan ama dünya üretiminin sadece ve sadece yüzde 7’sini gerçekleştiren İslam ülkelerinin kendi kendine yetmeyeceği açıkça ortada...”

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar