Mehmet Ocaktan
AK Parti iktidarının son dönemde akla ve mantığa zarar işler yaptığını gördükçe hayıflanmamak mümkün değil. Oysa bu parti özellikle iktidarının ilk döneminde bütün toplum kesimlerini kucaklayan tavrıyla, ekonomide rasyonel gerçekliklerle hareket eden adımlarıyla, hukukun üstünlüğünde, özgürlükler ve insan haklarındaki hakkaniyetli yaklaşımıyla demokratik bir vizyon ortaya koymuş ve ülkeye önemli bir itibar kazandırmıştı.
Ama şimdi bizzat kendisinin gerçekleştirdiği reformlara bile acımasızca savaş açan ve bütün bu kazanımları her gün teker teker yok eden bir fotoğraf vermekten asla çekinmiyor.
Herhalde Türkiye Cumhuriyeti tarihinde yolsuzluğun, liyakatsizliğin, hukuksuzluğun, nepotizmin, ekonomide akıl dışılığın bu kadar ayyuka çıktığı bir dönem olmamıştır.
Ekonomi literatüründe bir örneği bulunmayan “Faiz sebep, enflasyon sonuç” fantezisi yüzünden yaşadığımız sefalet tablosuna bakmak bile ülkenin nasıl bir yönetim komedisi içinde olduğunu anlamak için yeterli olacaktır. Şimdilerde “kur artarsa cari denge artı verir ihracata yarar” gibi hayal tacirliği yapanlara hatırlatmak gerekiyor; Türkiye şu anda üretip ihraç ettiği ürünler için yaklaşık yüzde 70 oranında ara malı ithalatı yapıyor. Bir günde bu üretim yapısını değiştirip ara malları üretir hale gelemeyeceğimize göre, ithal ara mallar için ödediğimiz bedel kur artışıyla daha da katlanarak artacaktır. Bu artışla aynı zamanda enflasyon şahlanacak, Türk parasının itibarı da, değeri de yerlerde süründüğü için halkın fukaralığı daha da derinleşecektir.
Esas anlaşılmaz olan, partinin içinden bir siyasi aklın çıkıp bu ekonomik cehaletin Türkiye’yi de, AK Parti’yi de felakete götürdüğünü söyleme basiretini gösterememesidir.
Sadece ekonomide değil elbette, siyaseten de AK Parti kendi hikayesinin sonuna da koşar adım ilerliyor… Mesela şu günlerde CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu çok cesur bir adım atarak dindar dünya ile ‘helalleşme’ hamlesi başlattı ve Türkiye’nin geleceği açısından çok değerli bir iş yapıyor. Bu konuda her gün vites yükselterek kararlığını sürdüren Kılıçdaroğlu geçtiğimiz hafta Habertürk’te katıldığı programda iktidara geldiğinizde “başörtülü bakan olacak mı?” sorusuna verdiği cevapta “Neden olmasın, bizim Parti Meclisi’nde var zaten, il başkanlarımız var. En ufak bir endişeniz olmasın. Bunu da bir tarafa yazın. Göreceksiniz” sözleriyle ezber bozmaya devam ediyor.Aslında AK Parti CHP’deki bu değişimden mutlu olması, hatta alkışlaması gerekir. Çünkü yıllardır CHP’yi haklı olarak toplumun değerleriyle barışık olmamakla eleştirdi. İşte CHP Kılıçdaroğlu ile değişiyor ve toplumun bütün farklı kesimleriyle helalleşme hamleleri yapıyor. Talihsizliğe bakın ki AK Parti CHP’yi dindarlarla helalleştiği için eleştiriyor, dahası neden ‘tek parti’ döneminin CHP’si olmadığı için suçluyor.
Peki burada bir terslik yok mu?
Açıkçası AK Parti’nin bu konudaki rahatsızlığını görünce endişeleniyorum. Çünkü başka bir ruh halinin tezahürü gibi görünüyor… Galiba AK Parti demek istiyor ki; “Bu dindar kesimler benim arazimde bulunuyor, sakın onlara yaklaşma, eğer onlar olmazsa ben seçim kazanamam…” İşte tam da bu zihniyet yapısının, dindar dünyaya çok şey kaybettirdiği kanaatindeyim. Bir kere dindarlar ne AK Parti’nin, ne CHP’nin ne de başka bir partinin tapulu malı değildir, olamaz da…
Hal böyleyken AK Parti’nin, çoktan raf ömrünü tamamlamış belli gerilim hatları üzerinden politika üretmeyi önceleyip toplumun acil sorunlarını görmezden gelmesi iktidarla toplum arasındaki uçurumu her geçen gün daha da derinleştirmektedir.
Mesela Cumhurbaşkanı Erdoğan faiz konusundaki görüşlerine itiraz edenleri işaret ederek “Bu konuda nass var nass...” gibi cümlelerle Allah’ın faizi haram kıldığını, dolayısıyla faizi düşürmek zorunda olduğunu söylüyor. Ama bu arada iş dünyasına “Faizlerden şikayet ediyordunuz faizi düşürdük, gidin bankadan kredi alıp yatırım yapın” diyerek sitemde bulunmayı da ihmal etmiyor. Yani iş adamlarına ‘gidin hemen faizli kredi alın’ diyor ve faizi teşvik ediyor. Demek ki cumhurbaşkanı yüzde 15 faizi haram olarak görmüyor…
Bir cumhurbaşkanı, İslami bilimlerde yetkin bir isim olmadığı halde neden bu konularda görüş beyan eder doğrusu anlamak mümkün değil, temel İslami meseleler konusunda görüş beyan etmek tamamen ulemanın işi değil mi?
Hemen hatırlatalım, cumhurbaşkanı ülkeyi yönetmekle mükelleftir, ayrıca yeni sisteme göre de halkın refah düzeyini arttırmak, işsizliği önlemek ve enflasyonu düşürmek zorundadır. Oysa cumhurbaşkanı esas görevlerini unutup ayetler ve hadisler üzerinden muhafazakar kesimleri motive ederek seçimlerde muhalefeti nasıl alt ederimin hesaplarını yapıyor. Ve garip bir şekilde bizzat kendi gerçekleştirdiği reformları inkar ediyor, hızla kendini yok ediyor…
Yazarlar
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.05.2025
14.04.2025
9.04.2025
4.04.2025
31.03.2025
24.03.2025
10.03.2025
11.02.2025
5.02.2025
23.01.2025