Mehmet TIRAŞ

NAS TUTMADI ŞERİAT VERELİM…
11.02.2024
614

Partili Cumhurbaşkanı Erdoğan son on yıldır artık ilkeler bazında siyaset yapan, toplumsal ortak sorunlarımız üzerine politikalar üreten ve mutabakat arayan biri olmaktan hızla uzaklaştı.

2018 yılında Ucube Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçtikten sonra, hiçbir toplumsal sorunlarımız çözülmedi, her şey tepetakla daha da kötüye gitti.

Kötüye gidiş en çarpıcı  ve belirgin biçimde kendini “Ekonomi ve Yargıda gösteriyor…

Şahsım devletin sahibi Merkez Bankasının faiz politikalarına karşı çıktı.

 Son 5 yılda 5’ci kez Merkez Bankası Başkanını görevden aldı.

“Bu can bu bedende olduğu sürece; bir Müslüman olarak kimse benden faizin artmasını beklemesin, faiz sebep  enflasyon sonuç” diye tutturdu.

Toplumun dini duygularını istismar etti.

Orada da durmadı.

 Ortada “NAS” var, sen kim oluyorsun ben kim oluyorum diyerek, “ekonomide rasyonel akıldan“irrasyonel akla” yöneldi.

2018 yılında NAS politikasını uygulamaya başlayınca bir dolar 5 TL idi.

2023 yılının Mayıs ayına gelindiğinde bir dolar 19 TL’ye,bir çeyrek altın 365 liradan 2065 TL’ye, Motorinin litresi ise  6 Liradan 19 liraya çıktı.

Dolar ve altın tüm zamanların rekorunu kırdı.

Al sana NAS…

2023 yılının Mayıs ayında  yapılan genel seçimlerden sonra mecburen ekonomik çöküntü nedeniyle NAS politikasından vaz geçti.

Ancak  “döviz,altın ve petrol” fiyatlarının yükselişi durdurulamadı

Son 8 ayda ise çeyrek altın 2065 TL’den  3250 TL’ye, Motorinin litresi 19 TL’den 42 TL,’ye, bir dolar ise 19 TL’den 31 TL’ye merdiven dayamış durumda.

İşsizlik,yoksulluk,hayat pahalılığı ve gelir dağılımındaki uçurum önlenemez yolda ilerlerken, Pazar ve marketlerde fiyatlar el yakıyor…

Yoksulluk ve açlık ise toplumun bir avuç tuzu kurularının dışında her alanda kol geziyor.

Vatandaşın gündemi  ekonomi ve hukuk…

 Asrın reisi ise “ din,ırk ve mezhep” üzerinden  konuşmaya siyasal sömürüye devam ediyor.

2 Şubat 2024 Tarihinde Diyanet Akademisi aday din görevlilerinin mezuniyet töreninde: ”şeriata düşmanlık esasında dinin bizatihi kendisine husumettir”, din şeriatta vücut bulur demekten çekinmedi…

Güya Laik bir ülkeyiz…

Laikliği savunan Seküler çevrelere laf sokmayı, bunlar din düşmanları diye yaftalamayı ihmal etmeyen,ayrıştırıcı,bölücü,birlik ve anayasal huzurdan çok uzak bir tutum sergilerken…

Konuşmasını  Her Türk Müslüman doğar” deyip, Necip Fazıl’dan bir şiir okuyarak tamamladı.

Sünni ve Türk olmayan milyonlarca vatandaşı dışlayarak siyaset yapıyor.

Böylece…

Kışlacılar:

Her Türk asker doğar” diyorlardı…

Siyasal İslamcılar:

Her Müslüman Türk doğar” demeye başladılar.

Sayıları 20 milyonla ifade edilen “Kürtler Müslüman doğuyorlar” ama Türk değiller?

25 milyon “Alevi vatandaşımız Müslüman doğuyorlar ” ama Sünni değiller?

 Bunları ne yapacaksınız?

“Kürt’ü Türk”,”Alevi’yi Sünni” sayarak sorun mu çözeceksiniz?

Bu kadar akıldan uzak bir konuşmanın toplumsal huzurumuza ve kültürümüze ne katkısı olacak?

Olsa olsa toplumu ayrıştırır ve kamplaştırır, öyle de oluyor.

Bir de son günlerde Milli Eğitim Bakanlığı yeni müfredatında, ana okul öğrencilerini Camiye götürerek pratik din dersi vereceklerini açıkladı.

Bu kararda kesin Reis talimatlı olmalı:

Sizin çocuklarınızı “Cem evine götürülmelerini” kabul eder misiniz?

Kıyameti koparırsınız…

Niye Alevilerin çocuklarını Camiye götürüyorsunuz?

Yeri gelmişken Muktedire  hatırlatalım;”hani devlet vatandaşına format atmamalı ve yaşam tarzına müdahale etmemeli” diyordunuz?

Son Konuşmalarınız ve siyaseten uygulamalarınız; “din,ırk ve mezhep üzerinden” vatandaşa  format atmak, yaşam tarzına müdahale etmek” olmuyor mu?

Erdoğan’ın her “din,ırk ve mezhep üzerinden konuşmasının ardından” ekonomi de deprem etkisi yaratıyor.

Döviz ve altın rekor kırıyor TL’nin kan kaybı durdurulamıyor.

Şeriatı öven konuşmasının ardından,7 ay önce göreve getirilen Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan’ın   istifa etmesi veya istifa ettirilmesi sıradan bir olay olmasa gerek.

Ülke yönetenler Hukuktan uzaklaşınca ekonomi biliminden de uzaklaşmış oluyorlar…

 Ülkeye Yabancı sermaye gelmediği gibi,yerli sermaye de ülkeyi hızla terk etmeye devam ediyor.

Nitelikli liyakat sahibi gençler de kendilerini yurt dışına atmanın yollarını arıyorlar.

Muhalefeti rejim karşıtı gören, tarikatlarla iş tutan bir iktidar demokrasi ligine tutunamaz, küreselleşmeyi de  okuyamaz.

Demokratik yeryüzünün yaşamsal saydığı “temel hak ve özgürlükleri içselleştirip ölçü almadan” hiçbir sorunu çözemezsiniz.

 Çözüm, AB müzakerelerine dönüp “Kopenhag Kriterlerini” hayata geçirmekten başka bir şansınız yok.

57 İslam ülkesine bakın bunların hepsi dini referans alarak ülkelerini yönetiyorlar, yönetenlerin “bir kulağından tereyağı bir kulağından  bal fışkırırken”, yönetilenler ise  özgürlükten ve refahtan mahrum yaşıyorlar.

 

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar