Muharrem Sarıkaya
Yenilenecek sandığa bir ay kala partilerin propagandayı hangi zemin üzerinde yürütecekleri de belli olmaya başladı.
Belli ki partiler çerçevesi aynı kalmak kaydıyla propagandalarını iki zeminde yürütecek.
Biri belediye, diğeri ise sandık üzerinden oy isteyecek…
Duygu, düşünce, tutum ve davranışlarını kendi yönlerinde değiştirmeye çalıştıkları hedef kitle üzerinde hangisinin daha etkili olacağını 23 Haziran akşamı gösterecek.
Ancak, şu da bilinmeli ki 1622’de ilk uygulaması olan “Congregatio de Propaganda Fide (İnancı Yayma Cemiyeti)” faaliyetlerinden bugüne propagandanın hedefi hiç değişmedi…
Kim derdini basit ve anlaşılır dille hedef kitleye ulaştırıp seçmenin derdine derman olduysa kazandı…
Kimin, kimi, hangi araçla ikna ettiği de bu süreçte önemli bir etken oldu.
SANDIK ODAKLI
Her iki kesimin önemli aktörleri ile dün konuştum…
Propaganda zeminlerini hangi söylem üzerine oturtacaklarına ilişkin veriler elde ettim.
Anlaşılan o ki Binali Yıldırım’ın kazanması için uğraşan Cumhur İttifakı bileşenleri propagandalarını “oyları çaldılar” teması üzerine oturtacak.
Buna ilişkin söylemlerini zaten bir süredir duyuyorduk…
GEREKÇELİ KARAR
YSK’nın seçimi iptal isteyen 7 üyesinin dün iddia edilen gerekçesi de bunu teyit ediyor.
Eğer iddia edilenler doğru ise 7 üye aldıkları kısa kararın dışında, iptale ilişkin yeni bir gerekçe üretmiş.
“Bir kısım sandık kurullarının, ilçe seçim kurullarınca kanuna aykırı oluşturulması ve bu hususun da seçim sonucuna müessir olması nedeniyle…” diye yazılan kısa gerekçesini iddia o ki genişletmiş.
Sandık kurulu başkanlarının kamu görevlisi olmamasının dışında oy sayım ve döküm cetvellerinin (çetelelerin) mühürsüz, imzasız veya boş olmaları da gerekçenin unsuru haline getirilmiş.
Sandık birleştirme tutanakları, sandık kurulu üyeleri tarafından imzalanan sonuç tutanakları dikkate alınmamış.
İptale karşı çıkan 4 üye de bu yeni gerekçe karşısında karşı oylarını yazmak üzere süre istemiş.
Görünen o ki gerekçeli karar da çok daha yüksek yeni bir tartışmanın kapısını aralayacak.
Buna itiraz yeri var mı derseniz, bütün YSK kararlarında olduğu gibi yok…
Daha ilerisi YSK kararı ile ikinci kez yeni bir teamül de yaratmış olacak.
Çekincemi yeniden koymalıyım ki, “eğer 7 üyenin 200 sayfa olduğu söylenen gerekçeli kararı” iddia edildiği gibiyse…
Bütün bunlardan yola çıkarak şunu söyleyebilirim ki AK Parti İstanbul’a ilişkin yol haritasını tamamlamış olacak.
Seçim propaganda zeminini “çaldılar…” üzerine kuracak.
Gerekçesi için de YSK kararını gösterecek.
HAK ESASLI PROPAGANDA
Millet İttifakı adayı Ekrem İmamoğlu cephesinin stratejisi ise rakibinin bu tutumunun ötesinde…
Öncelikle geçen seçim ortaya konulan çerçevede hareket edilerek seçimin odağına İmamoğlu’nun konulması kararlaştırılmış.
Nitekim CHP Seçim İşleri Başkanı Seyit Torun da dünkü sohbetimizde “Süreci bozmadan kampanyamızın dilini genişleteceğiz” diyerek kararı teyit etti.
İYİ PARTİ İL BAŞKANLARI
İYİ Parti il başkanlarının da yarın toplu olarak İstanbul’da İmamoğlu ile buluşması sonrası görev dağılımı ve propaganda modeline ilişkin yol haritasında bir adım daha atılacağı Millet İttifakı cephesindeki hemen her kesim de bu konuda hemfikir.
Bu kapsamda kampanyanın ana odağında belediye hizmetleri ve bunun ucuza verilebilmesi için de “israf edenlerden arındırmanın” en çıkar yol olduğu kanısı üzerinde yürünecek.
Bir de İmamoğlu’nun 18 gün süren Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde belediye hizmetlerine karşı vatandaşın ödemelerindeki yaptığı indirime…
İSRAFÇILAR…
Yani “çaldılar yerine, israf ettiler, israfçılar” söyleminin daha büyük etki yaptığı kararına varılmış.
Birilerinin yaşam alanına dönüştürülen lüks misafirhaneler, belediyenin malı olmasına karşın Anadolu’nun farklı kentlerinde varlıklı kişilerin kullanımında olan kiralık otomobillerin listesi çıkarılmış.
Bunların İstanbul’un 16 milyonunun malı olduğu, israf önlendiği takdirde, hizmetin çok daha ucuzlayacağına vurgu yapılması kararına varılmış.
Bakalım hangisi daha etkili olacak…
***
Tütün iskelesindeki fotoğrafın öyküsü
19 Mayıs dolayısıyla Samsun’da düzenlenen törene CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu da katılmış ve sonunda toplu fotoğraf çekiminde de bulunmuştu.
CHP’deki bir grup Kılıçdaroğlu’nu sosyal medya üzerinden “O fotoğraf karesine niye katıldı?” diye sorguladı.
Samsun’da Kılıçdaroğlu’nun yanında bulunan Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun ile sohbetimizde bu konuyu da açtım.
Torun, Kılıçdaroğlu’nun “Devlet törenine…” katıldığını belirtti ve “Biz Türkiye Cumhuriyeti devletinin tüm bayram kutlama ve törenlerinde hazır bulunuruz, bu anlayışımızın gereğidir” dedi.
Fotoğraf konusunun ise tören sırasında yaşanan beklenmedik gelişmenin sonucu olduğunu vurgulayıp o anı şöyle anlattı:
“Tören bitti tam biz kalkıp kalabalığın arasından gidiyorduk ki görevliler Sayın Genel Başkan’ın önünü kesip fotoğraf çekiminin yapılacağını söylediler ve oraya yönlendirdiler. Gayrı ihtiyarı gelişen bir durumdu ve fotoğraf çekimi de yapıldı. Kutlamaların bir parçası olarak bakılması gerekir, fotoğraf üzerinden farklı yorumların yapılması da gerçeğe ulaştırmaz.”
Torun’un sözleri açık, yani demek istiyor ki; buradan hareket ederek “Türkiye İttifakı” gibi sonuçlara varmaya kalkmayın…
***
Taki Ağabey…
Mesleğe başladığım ilk yıllardı…
O dönem gazeteci olmanın şartı omuza atılan fotoğraf makinesiydi.
Bir muhabirin de foto muhabiri kadar fotoğraf çekimine hakim olması gerekirdi.
Elimdeki Zenit marka makine ise buna olanak vermiyordu…
Çünkü gazeteci olunacaksa Nikon marka fotoğraf makinesine sahip olunması inancının yaygın olduğu dönemden geçiliyordu.
Esprili kişiliği, yardımseverliği ile bildiğim merhum Berat ağabey (Yurdakul), her zamanki içten tavrıyla karşıma geçip ekledi:
“Uşağum gazetecilik yapacaksan ha bununla olmaz… Taki Atina oyunlarını izledi geldi, elinde bir tane fazla Nikon var, git onu al… Ha, benim de selamımı söyle…”
Milliyet Gazetesi’nin yolunu tuttum Taki Doğan’ı buldum, Berat Yurdakul’un gönderdiğini belirtip, satmak istediği Nikon-E makineye talip olduğumu söyledim.
Anında dolabına uzandı makineyi kutusundan çıkardı, ben fiyatını sorarken, o teknik özelliklerini anlattı.
Sonunda da “Şimdi senin objektifin de yoktur…” deyip çantasından da bir lens çıkarıp üzerine taktı.
Fiyatının öğrenmek için ısrarım devam edince de “Endişe etme koçum, eline para geçince verirsin, ne verirsen de kabulümdür” deyip beni yolcu etti.
ANKARA’NIN RENGİ
Kumral sakalı üzerinde pırıl pırıl parlayan çakır gözleriyle şefkat doluydu.
Danışmadık yer bırakmadım, sonunda makinenin fiyatını öğrenip 19 Mayıs kompleksinin içinde bulunan Spor Yazarları lokaline götürüp zarf içinde uzattım.
“Bunun için borca girdin mi?” diye sordu.
Girmediğimi söylediğimde de saymadan zarfı cebine koydu.
Ağabeylik tutumunu bir gün eksik etmedi, sadece benim değil, birçok genç gazetecinin de elinden tuttu…
Bir süre önce TBMM’de karşılaşıp sohbet ettiğimizde kalbindeki sorundan yakındı.
Her zamanki gibi renkli kimliği, hayatı takmayan tavrıyla, “Bunu da atlattık be…” deyip elini salladı…
Ankara gazeteciliğinin en renkli simasıydı…
Bir gün olsun gazetecilik ilkelerinden taviz vermedi; sporu da magazini de politika gazeteciliğini de gazeteciliğin kuralları içinde haddince ve hakkınca yaptı…
Başkentin o griliğini, Ufuk Güldemir ile el ele verip renkli “Ankara Kokteyli”ne dönüştürdü.
Bir süre sonra da sessizce bir kenara çekildi.
İki hafta önceydi emboli atması nedeniyle hastaneye kaldırıldığını duydum; gitmek istedim “durumu iyi değil” dedikleri için kendimi frenledim…
Acı haber tez ulaştı; kendisi gibi iyi insan Ufuk Güldemir ile dün buluşmaya gittiği bilgisi çabuk yayıldı.
Ne keyifli, ne denli dost, ne kadar iyi insandın…
Hak yolun açık, ruhun revan, devrin daim olsun Taki Ağabey…
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplumun İnşası İçin Meclis Adım Atmalı: Yasa Çıkarmalı, Komisyon Öcalan’ı Dinle 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.08.2021
26.07.2021
21.07.2021
13.07.2021
28.06.2021
15.05.2021
12.05.2021
11.05.2021
3.05.2021
28.04.2021