Mümtazer TÜRKÖNE
Lütfen etmeyin. Özellikle, henüz reşit olmamış gençlere sesleniyorum. İçinde, cumhurbaşkanının adının geçtiği aşağılayıcı cümleler kurmayın.
Ceza kanununun, sadece cumhurbaşkanını koruyan 299. maddesi içinde "Erdoğan" kelimesinin geçtiği, yani bugün Cumhurbaşkanlığı makamında oturan kişinin açıkça belirtildiği bir hakaret cümlesine 1-4 yıl arası hapis cezası veriliyor, bu cümle basında yer aldığı takdirde bu cezaya 1/6 oranında ilave ediliyor. Bu suçta patlama olması, sadece suç/ceza dengesinin bozulduğunu haber veren bir sorun değil, genel siyasî düzeni de yozlaştırıyor. Meselâ, "diktatörlüğün ölçüsü nedir?" sorusuna verilecek objektif cevaplardan biri, "diktatöre tepkisini ifade eden kişilerin hapishanelere doldurulması" olmalı. Sayı giderek arttığına göre, demek ki siyasî sorun da büyüyor. Bir çözüm bulmamız lâzım.
Savcılar kesin delillere ve ifadelere bakarak harekete geçer, hakimler de hüküm verirken aynı kesinliği arar. Aynı cümle içinde cumhurbaşkanının adı veya Erdoğan'ın cumhurbaşkanlığı sıfatı, aşağılama ibaresi ile birlikte yer almıyorsa "hakaret" fiili oluşmuş sayılmıyor. Genellemeler mefhum-ı muhalifi ile birlikte dikkate alınır. Meselâ: "Hırsızdan cumhurbaşkanı olmaz" ibaresi bir genellemedir. Bu genellemenin suç teşkil edebilmesi için "olabilir" diyen birinin çıkması lâzım. Elimizde iç hukukumuzun mutlaka uyması gereken, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin fikir özgürlüğünü düzenleyen kapı gibi 10. maddesi ve bu maddenin sınırlarını genişleten AİHM yorumları bulunuyor. "Şok edici" tarzda cumhurbaşkanına karşı her türlü eleştiriyi yapma hakkına sahipsiniz. Elinizdeki en güçlü araç ise mizah. Duygular, düşünceler, tepkiler mizah ile ete kemiğe büründüğü zaman hakaretten daha "tatminkâr ve etkileyici" oluyor. Öbür türlü toplum kendini "cumhurbaşkanına sahip çıkma veya hakaret etme" eksenine göre ifade etmeye başlarsa tüketici ve yıpratıcı bir alana hapsolur. "Cumhurbaşkanına hakaret" suçundaki patlama, Bülent Arınç'ın özeleştiri konusu yaptığı "yüzde 50'nin nefretini toplama" durumunun somut tezahürlerinden biri. Güç sahipleri tarafından, arkasındaki desteği kemikleştirmek için kışkırtılan nefret ortamının ve düşen ahlakî standartların ve tartışmaların, dikta değirmenine su taşıdığını gözden ırak tutmayın.
Demek ki mesele neymiş? "Erdoğan" veya onun şahsı kastedilerek "cumhurbaşkanı" ibaresi, hakaret lafızlarıyla birlikte aynı cümle içinde yer almayacak. Başkasına ait olsa bile, hatta eleştirmek kastıyla bu cümleyi tekrar etmeyeceksiniz. Ederseniz, siz de 299. maddenin muhatabı haline gelirsiniz. Size bir örnek. Havuz medyasından kalemini sadece muhalif olanlara hakaret için kullanan bir köşe yazarı, cumhurbaşkanına hakaret cümlelerinden birini alıp, "İbret niyetine okuyalım" diye, yazısına hem de büyük harflerle yerleştirirse doğrudan "cumhurbaşkanına hakaret suçu"nu işlemiş olur. (Bakınız Ahmet Kekeç'in Star'daki 14 Şubat tarihli yazısı) Tabii bu suçun kovuşturulması, adalet bakanının iznine bağlı olduğu için başına muhtemelen bir şey gelmez. Aynı işi siz üstelik bu yazarı kaynak göstererek, "ibret niyetine okuyalım" izahatını dahil ederek sosyal medyada yaymaya kalkarsanız polis gelip kapınızı çalar ve "cumhurbaşkanına hakaret suçu"ndaki patlamanın faillerinden biri haline gelirsiniz. Biz yine de özellikle saf ve ateşli gençlerin suça teşvik edilmesini engellemek adına bir emsal oluşturması için cumhurbaşkanına hakaret suçunu alenen işlemiş olan Ahmet Kekeç hakkında, cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunalım. Bulunalım ki kötü emsal olmasın ve "ibret niyetine okuyalım" yöntemiyle bu suç yaygınlık kazanmasın. Muhalif duyguları, keskin ama hakaret etmeden ifade etmek isteyenler için en sağlıklı örnek olarak Bülent Keneş'i öneririm. O, soyut genellemeler halinde cumhurbaşkanında "olmaması gereken" özellikleri veciz bir şekilde sıralıyor.
İki ay önce uyarmış, cumhurbaşkanına hakaret suçundaki artış eğilimine dikkat çekmiştim. Sorun artık yargıyı aştı ve bir siyasî soruna dönüştü. AK Partili gençler arasında bu suçu ihbar eden timler oluşturulmuş. Erdoğan "tarafsız bir cumhurbaşkanı" sıfatıyla bu soruna el atamayacağına göre, siyaset kurumunun bu sorunu çözmesi lâzım.
Yazarlar
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEYargı CHP’ye çalışıyor 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluHerkes sözünden sorumludur; 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilFanatizm ve inancın siyasallaşması 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.09.2025
21.09.2025
18.09.2025
14.09.2025
9.09.2025
6.09.2025
5.09.2025
2.09.2025
1.09.2025
30.08.2025