Şahin ALPAY
Geleceği okuyabilme arzusu, muhakkak ki, insanoğlunun en temel dürtülerinden biri. Belirsizliğin arttığı dönemlerde dürtü daha da depreşir.
Bu yüzden en dindarından en laik olanına kadar çok kimse fal baktırmaya meraklıdır. Ben fala inananlardan değilim, ama somut verilerden kalkarak geleceğe dair senaryolar üretme çalışmalarını yararlı bulurum. Çünkü bunlar en azından bir nebze önümüzü görmeye, nasıl davranmak gerektiğine karar vermemize yardımcı olur.
2014 yılı, Türkiye Cumhuriyeti’nin siyasi tarihinde olağanüstü bir yıl olmaya aday. Zira bu yıl en az iki, belki üç seçim yaşanacak ve belki bunlara bir de referandum eklenecek. Mart sonunda yerel seçimler, haziran sonunda da cumhurbaşkanlığı seçimi yapılacağı kesin. Azalan olasılıklarla, 2015 yazında yapılması gereken genel seçimler erkene, bu yıla alınabilir; yıl sonundan önce de anayasa referandumu gündeme gelebilir. 2014’e dair senaryolar üretirken temel varsayımım (“Büyük rüşvet ve yolsuzluk” soruşturmasının Başbakan Erdoğan’ı istifaya götürmeyeceği artık belli olduğuna göre), bu yılın siyasi gelişmelerini 30 Mart’ta yapılacak yerel seçimlerin sonucunun belirleyeceği. Buna göre başlıca iki senaryo öngörebiliyorum.
Senaryo I: Başbakan Erdoğan ve çevresi, “Büyük rüşvet ve yolsuzluk” soruşturmasının yol alarak hükümetini tehdit etmesini, yargıya geniş çaplı müdahale yoluyla engellemeyi başarır. Soruşturmanın bir Amerikan oyunu olup “Fethullahçılar” tarafından tezgâhlandığına toplumun geniş bir bölümünü ikna eder. Güvendiğim iktisatçı Seyfettin Gürsel’in analizlerine bakılırsa, mart ayına kadar ekonomide büyük olumsuzluklar yaşanması beklenmediğine göre, yerel seçimlerde AKP, (parti sözcüsünce açıklanan) beklentisi kadar, yani en az % 40 oy toplar.
Başbakan Erdoğan, siyasi kariyerini kurtarmak için yürüttüğü “İstiklal savaşı mücadelesi”ni kazandığına hükmeder ve haziranda cumhurbaşkanlığına aday olur. Seçimin belki ilk turunda değil, ama ikincisinde kazanır. Anlaşmış oldukları üzere başbakanlığı Bülent Arınç’a devreder, ama partinin dizginlerini elinde tutar. Genel seçimler erkene alınır. AKP, tek başına değilse bile (asgariler üzerinde anlaştığı) BDP’nin desteğiyle anayasayı kuvvetler ayrılığının ayağına dolanmamasını temin edecek şekilde değiştirir; “Türk usulü başkanlık” sistemini tesis eder. Kürtlerin bir kısmı istediklerini alır, ama ülke, Rusya benzeri bir rejim altına girer. Bu, Türkiye için karabasan senaryosudur. Zira bütün gücün tek bir kişide toplandığı, yolsuzluğa boğulan, hukuk devletinden uzaklaşan bir Türkiye, hiçbir sorununu çözemez. Ben kesinlikle böyle bir Türkiye görmek istemem.
Senaryo II: Başbakan Erdoğan ve çevresi, bir komplo ile karşı karşıya olduğu konusunda toplumu yeterince iknayı başaramaz. Yerel seçimlerde AKP, beklediğinin alt sınırında veya altında oy alır. İktidarın kaybedilme olasılığı karşısında AKP içinde homurtular, yeni lider arayışı yayılır. Cumhurbaşkanı seçilmesini riskli gören Erdoğan, tüzüğü değiştirip başbakan kalmayı deneyebilir. Ama daha büyük olasılıkla Cumhurbaşkanı Gül ile pazarlığa oturur. Gül, cumhurbaşkanlığına destek vermesi karşılığında parti başkanlığını kendisine bırakması konusunda Erdoğan’ı ikna eder. Gül başkanlığındaki AKP toparlanıp AB kriterlerini yerleştirme gündemine döner. Nasıl olursa olsun, yeniden AB kriterlerini yerleştirmeye yönelen bir Türkiye görmeyi kesinlikle isterim.
Tabii çok farklı senaryolar geliştirilebilir ve gerçekleşebilir. Temkinli iyimser olarak tahminim, Türkiye’nin karabasan senaryosuna mahkûm edilemeyeceği.
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları

























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.06.2023
21.12.2020
6.02.2020
18.11.2020
30.09.2020
24.09.2020
20.07.2020
8.05.2020
29.04.2020
21.04.2020