Yüksel TAŞKIN
1990’ların ikinci yarısında Kemalistleri toplum mühendisliği yapmakla eleştirmek moda idi. Bugün AKP’nin temsil ettiği “yeşil Kemalizm”, farklı toplum kesimlerinin fikrini almadan büyük çaplı düzenlemeler yapmak konusunda Kemalistleri de geride bıraktı.
İslamcı geçmişten gelen bir hareketin, gönüllü taşıyıcısı olduğu çarpık kapitalizmi alenen sahiplenmesi mümkün olamazdı. “Dava”, “misyon” gibi kavramların hiç olmadığı kadar devreye sokulması boşuna değil. Bütün Anadolu’yu estetik yoksunu, öldürücü bir çarpık kapitalizme teslim edenlerin, o çirkin binaların arasına bir yerlere bir imam- hatip lisesi iliştirmeleri, bazılarına medeniyetçi canlanmanın müjdesi gibi görünebilir.
Sahiden de “medeniyetçilik” AKP’ye yakın İslamcı entelektüellerin en sevdiği kavramlardan birisi. Medeniyetçilik, din ve milliyetçilik arasında Osmanlı geçmişi üzerinden duygusal bir sentez yaratmayı mümkün kılıyor. Batı ve Doğu arasında devam ettiğine inanılan kadim kapışmada Doğu’nun kılıcı olma iddiasıyla bölgesel güç olma heveslerine bir kılıf sağlanmış oluyor.
İslamcı münevverlerin büyük çoğunluğunun, entelektüellikten gazeteciliğe; sosyoloji veya felsefe alanlarından dış politika uzmanlığına geçiş yaparak reel dünyayla hızlı ve şaşırtıcı bir uyum yakalamalarına rağmen, Yusuf Kaplan gibi bazıları bu dünyaya mesafeli olmayı gerektiren geleneksel entelektüel rolünü sürdürmeyi seçtiler.
Gramsci, geleneksel entelektüelin kendisini iktidar odaklarından bağımsız algılama naifliğinden bahseder. Kaplan da, medeniyetçi söylemle AKP arasında olumlu bir ilişki varsayarak, partinin belli bir “davası” olduğu inancını güçlendirmiş oluyor. Bu hâliyle medeniyetçilik, doğallaştırılan, otantikleştirilen çarpık kapitalizmi görmek istemeyen münevverlerin yeni afyonudur.
Kamuoyunda çokça tartışılan, “Boğaziçi, Bilkent, ODTÜ yıkılmalı” ifadeleriyle gündeme gelen Kaplan’ın “Erdoğan’a 20 öneri” başlıklı köşe yazısı, bana geleneksel entelektüelin trajedisi gibi geldi. Kaplan gibi münevverler, sağcı iktidarlardan, Kaplan’ın ifadesiyle, “Yeni kuşaklarımızı bizim medeniyet ilkelerimiz ışığında yetiştirecek yeni bir ‘Hasan Âli Yücel’ bulunmalı. Geleceğimizi kurmalı” talebinde bulunurlar. 1950’den beri sağ münevverler, kendi Hasan Ali Yücel’ini arar. Yani Kemalistlerden öğrendikleri toplum mühendisliğini hayata geçirecek bir devlet peşindedirler.
Kaplan’ın yazısının içeriğine bakınca AKP’den neden umut duyduğunu anlamak mümkün değildir. Kaplan’ın yazısı, AKP’nin İslamcılığın ütopyacı bakiyesinin içini boşaltarak, onu ideoloji hâline getirmesinin; Birikim Dergisi’nin son sayısının kapağında söylendiği gibi, “dinden ideolojiye, itirazdan ikbale” dönüştürmesinin de itirafıdır aslında. Kaplan, eğitim, medya ve kültürde devrim yapılmasını öneriyor. “Eğer bu üç devrim yapılmazsa 20 yıl içerisinde yok oluruz!” diyor.
Geçmişteki sağ iktidarları saymazsak bile son 12 yılda Türkiye’yi AKP yönetiyor ve buna rağmen Kaplan, yok olma tehlikesinden bahsediyor. Buradaki örtük AKP eleştirisini net biçimde dillendirebilmesi beklenirdi. “Yolsuzluklarla mücadele sürmeli” diyen Kaplan’dan böyle bir cesaret beklemek zor zaten.
Kaplan, “Ruhsuz kentler yaptık. Medeniyetler tarihinin en güzel, en estetik, en adil örneklerini oluşturan Osmanlı şehirlerini yok ettik... TOKİ Canavarı yok edilmeli, ŞİİR-ŞEHİRlerimiz diriltilmeli” diyor. Bu benzersiz yıkımı gerçekleştirenlerden Şiir-Şehirler bekleyebiliyor!
İşte tam burası sağcı münevverlerin trajedisinin başladığı yerdir. Onlar, çarpık kapitalizmi derinleştiren yapısal süreçler ve burada AKP gibi aktörlerin rolünden ziyade, bu süreçlerin kültürel sonuçlarına odaklanırlar. Kültür eleştirisi yapmak, onları iktidar eleştirisi yapmaktan kurtarır. Yok edenin ihya edene dönüşmesini boşuna beklerler.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.04.2024
15.12.2019
26.07.2019
18.12.2017
27.09.2017
19.09.2017
10.08.2017
27.07.2017
10.07.2017
26.06.2017