Hasan CEMAL
Tayyip Erdoğan’ın grup konuşması tek kelimeyle korkunçtu, tüyler ürperticiydi. Ama Kılıçdaroğlu’na yumruk haberi gelince yazmaktan vazgeçtim. Hem vazgeçtim, hem de yumruk bağlamında Erdoğan’ın konuşmasına değinmek istemedim. Böylesine yumruklar bu ülkede hayra alamet değildir...
Kemal Kılıçdaroğlu’na yumruk!
Yazdım ve durdum.
Nasıl devam edeyim?..
Önce Tayyip Erdoğan’ın grup konuşmasını yazacaktım.
Tek kelimeyle korkunçtu.
Ama Kılıçdaroğlu’na yumruk haberi gelince vazgeçtim.
Hem vazgeçtim, hem deyumruk bağlamında Erdoğan’ın konuşmasına değinmek istemedim.
Yanlış anlaşılabilirdi.
Bir başka deyişle:
Yazımdan, yumrukla Erdoğan’ın konuşması arasında bir bağ kurmak istediğim sonucunu çıkartmak isteyenler olabilirdi.
Bu yüzden, Erdoğan’ın gerçekten tüyler ürpertici bulduğum konuşmasına değinmekten vazgeçtim.
Evet, Kılıçdaroğlu’na yumruk!
Ne yazayım?..
Öncelikle çok geçmiş olsun CHP liderine.
Memleketimiz Türkiye!
Böylesine yumruklar bu ülkede tedirgin edicidir.
Hayra alamet değildir.
Her geçen gün yay gibi gerilmekte olan, demokrasi ve hukuk yolundan hızla sapan bir ülkede, üstelik Meclis çatısı altında, ana muhalefet liderine, Kılıçdaroğlu’na atılan bir yumruk özellikle kaygı vericidir.
Neler yaşadık bu ülkede
Burası Türkiye.
Neler yaşadık bu ülkede.
Türkiye’yi istikrarsızlaştırmak için, darbe ortamları oluşturmak için -içte ve dıştaki- karanlık odaklarda kurulan sayısız, rezil tezgâhlara tanık olduk.
Abartıyor muyum?
‘Bir yumruk’tan hareketle böylesi sonuçlara varmak fazla mı?
Sanmıyorum.
Türkiye geçen yıl Gezi’den beri, evet, yay gibi gerilmiş durumda.
17 Aralık ve 30 Mart...
Politik tansiyon bunlarla yükseldikçe yükseldi
Toplum hızla kutuplaşıyor.
Cepheleşme gitgide keskinleşiyor.
Neden?..
Bu soruyu, kimselerin itiraz edemeyeceği beyaz sayfa açmak, teenniyle davranmak gibi genel ya da klasik temennilerle geçiştirmenin fazla bir inandırıcığı yok.
Bunun bir faydası olacağını da sanmıyorum.
Çünkü, Türkiye’yi bu yangın yerine getirmiş olan Erdoğan’dan başkası değildir ve kendisi bu yanlış yolda kararlılıkla yürüyeceğinin tüm işaretlerini de vermektedir.
30 Mart, anlaşılan o ki, Erdoğan’ı kesmedi.
Şimdiki hedefi,Cumhurbaşkanlığı seçimi.
Bu sefer yüzde 51’e ihtiyacı var.
30 Mart’ın yüzde 44-45'i yetmiyor.
Bu nedenle yüzde 51 için tam gaz gidecek.
Bunun ilk işaretini 30 Mart gece yarısı yaptığı ‘balkon konuşması’nda vermişti. Dünkü grup konuşmasında bir adım daha attı ve söylemini çok fena sertleştirdi.
Gerçekten kaygı verici.
Türkiye bakalım bu gerilimi nasıl taşıyacak?
Bugün Meclis çatısı altında bir yumruk, yarın bir başka yerde bir taş, öbür gün bir kurşun ya da bomba...
Türkiye bunları yaşadı.
Bir daha mı yaşayacak?..
İnsanları zapteden bağlar geriliyor
Murat Belge, Taraf’taki köşesinde dün Tayyip Erdoğan’ı eleştirirken şu haklı uyarıda bulunuyordu:
“Kendini ve partisini temize çıkarmak için söylenenleri komplo kategorisine sokma kararı veren o. Bunun için paralel örgütlenme, gizli faaliyet ve buna benzer nosyonları alabildiğine şişiren o. Karanlık, kötü niyetli ajan imalarında bulunan o. Hepsinin üstüne, ‘Onlar sizin düşmanınızdır’ anlayışı üzerinden siyaset yapan o.
Aynı zamanda, bunların ne kadar sakıncalı tavırlar olduğunu görmeyen, anlamayan da o.
Ama böyle bir toplumda zaten birbirine karşı bilenmiş halde yaşayan bireyleri birazcık tutan, zapteden bağları kopardığınızda, kendiliğinden süreçlerin nereye kadar gideceğini kimse bilemez, gidişini de denetleyemez.”
Aman dikkat!
Murat Belge’nin işaret ettiği bu bağlar gitgide geriliyor.
Bir yumrukla, bir taşla, bir kurşunla, bir bombayla kopabilecek kadar inceliyor bu bağlar.
Bir kıvılcımla, bir provokasyonla kopabilecek bu bağlarla cehennem çukuruna yuvarlanabilir Türkiye.
Bir anda ne olduğumuzu şaşırır kalırız.
Demokrasi ve hukuka arkasını dönen bir Türkiye’de istikrar ve barış hayal olur.
Başbakan Erdoğan ateşle oynadığının farkına varabilir mi?..
İhtimal veremiyorum ne yazık ki.
Yoksa çok geç mi artık?..
Twitter: @HSNCML
Yazarlar
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024