Hasan CEMAL
Tayyip Erdoğan’ın kendi alışkanlığıdır anayasa suçu işlemek.
Şimdi de kalkmış, ‘anayasa suçu’ işledikleri gerekçesiyle HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş’la Figen Yüksekdağ’ın milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılmasını istiyor.
Ve Erdoğan, kendi başkan babalığı için, Kürt sorununu daha da işin içinden çıkılmaz hale getirecek bir kapıyı daha açıyor.
Anayasa suçuymuş...
Şaka gibi.
Bu memlekette asıl Tayyip Erdoğan’ın kendisidir, neredeyse her Allah’ın günü anayasayı orasından burasından çiğneyen.
Üstelik gizlisi saklısı yoktur.
Hepimizin gözlerinin içine baka baka yapar bunu.
Saray’daki Sultan’dır o, anayasayı sallamaz.
Yargı bağımsızlığını takmaz.
Güçler ayrılığını tanımaz.
Hukukun üstünlüğüne inanmaz.
Şöyle bir hatırlayın.
Bu memlekette anayasanın ‘bekleme odası’na alındığını daha bu yakınlarda kendi ağzıyla ilan eden o değil miydi?
‘Rejimin fiilen değiştiği’ni açıklayan ondan başkası mıydı?
MİT TIR’ları haberi nedeniyle Can Dündar’la Erdem Gül’ü casus, ajan ilan eden de, “Bu haberi yapan kişi bunun bedelini ağır ödeyecek, öyle bırakmam onu” diyen de, onları hapse attıran da, yargı bağımsızlığının, güçler ayrılığının canına okuyan da o değil miydi?
Devam edelim.
Seçim sandığından çıkan çoğunlukla demokrasilerde her şeyin yapılamayacağı gerçeğine yan çizen Erdoğan değil mi?
Bir büyük medya patronu hakkındaki beraat kararını bozdurmak için, bir zamanlar, Adalet Bakanı’nı Yargıtay nezdinde devreye sokan da Erdoğan değil miydi?
Veyahut:
“Kırın kapısını alın o gazeteciyi içeri... Savcı mırın kırın mı ediyorsa, onu da atın içeri...” diye İstanbul Valisi’ne talimat verenBaşbakanlık Müsteşarı’nı İçişleri Bakanı yapması unutulacak mı Erdoğan’ın?..
Ya Erdoğan’ın, “O gazetecinin sitesini kapatın! Mahkeme kararı mı yok?.. Yaa kardeşim, biz yasa yapan yeriz, gerekirse hangi yasa yapılıyorsa onu yapar, sizin yaptığınızı suç olmaktan çıkarırız. Koca yüzde 50 oy almış bir partinin iradesini söylüyorum ben. Boş ver, affedersin siktir et gerisini...” diyen, hukuk devletini böylesine hiçe sayan kendi Başbakanlık Müsteşarı’nı İçişleri Bakanlığıkoltuğuna oturtması unutulacak mı?..
Yine Erdoğan’ın, “O polisleri derhal açığa alın, uzaklaştırın. Sabaha bırakmak mı?.. Onlar ifade mifade aldılar, o zaman bir anlamı kalmaz. Hemen toplayın, bir saat içinde yapın, geçin. Ondan sonrasını siz buraya bırakın, yasa ne lazımsa çıkar kardeşim” diyerek İstanbul Valisi’ne talimat yağdıran Başbakanlık Müsteşarı’nı İçişleri Bakanı yapmasını unutup gidecek miyiz?..
Ya Alo Fatih hatları?..
Ya 17-25 Aralık’ın yolsuzluk dosyaları?..
Ya hırsızlık, rüşvet soruşturmaları?..
Ya yatak odalarından, ayakkabı kutularından ortalığa saçılan milyon dolarları?..
O kadar çok örnek var ki.
Bütün bunlar unutulacak mı?
Şimdi bunların tümü, Tayyip Erdoğan’ın anayasayı, hukuku yerle bir eden bütün bu adımları, 1 Kasım diye, yüzde 49 diye unutulacak mı?
Hukukun canına okuyan bütün uygulamaların üstü beyaz sayfadenerek örtülebilir mi?
Neredeyse her Allah’ın günü, herkesin gözlerinin içine baka baka yargıya talimat yağdıran bir Erdoğan’ın hukuk tanımazlığı karşısında istikrar adına sessiz kalınabilir mi?
Bu hukuk tanımazlık geçiştirilebilir mi?
En azından ayıp olmaz mı bu?..
Daha düne kadar böylesine ‘hukuk cinayetleri’nin altında imzası olan bir iktidardan hiç demokratik anayasa beklenebilir mi?
Uzun lafın kısası:
Tek hedefi başkan babalık olan, iktidarın tüm iplerini tek elde, kendi elinde toplamaktan başka bir derdi olmayan Saray’daki Sultan’la anayasacılık oynamak aymazlıktır, eski deyişle gafletin ta kendisidir.
Türkiye bu tuzağa da düşecek mi?..
Yazarlar
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024