Hasan CEMAL
Yıkık kilisenin avlusu. İçeri gidiyor, elinde bir fotoğrafla geliyor. “Bak bu anacığım, Hanım Zor.” Fotoğrafı elinde sıkı sıkı tutuyor. “Kardeşim Garabet’le ona baktık. Hep hastaydı anacığım. O da öldü, kardeşim Garabet de...” Bir an durup ekliyor: “Bu toprakların çocuğuyum ben... Bir başıma kaldım. Felek bana yüzünü çevirmiş!”
Diyarbakır, 2001 yılının Haziran ayı. Gavur Mahallesi’ndeki o harap kilisenin bahçesinde, uzaktan dikkatimi çekiyor.
Yapayalnız bir hali var.
Sabahın sessizliğinde oturmuş cigarasını içiyor. Dalıp gitmiş taburenin üstünde...
Surp Girağos Ermeni Kilisesi.
Diyarbakır’a her gelişimde şöyle bir uğradığım, bazen bir köşede oturup tarihte yaşanan acıları düşündüğüm bir mekân.
Ahşap işlemeli dış kapısının üstünde 1380 yılı yazar.
Her şey yine aynı.
Dört duvardan ibaret.
Birkaç yıl önce geldiğimde onarılacağı söylenmişti, “Dünya Kiliseler Birliği’nden fon sağlandı” demişlerdi.
İçinde yüksek otlar bitmiş.
Bazı pencereleri tuğlayla örülü.
Kapısındaysa, koca bir kilit...
Öylece oturuyor eşikte.
Hali garip, hüzünlü.
Yalnızlığı içimi acıtıyor.
“Kim o?”
“Anton Dayı.”
“Daha önce görmemiştim.”
“Son Ermeni, Diyarbakır’ın son Ermeni’si, buraya sığındı.”
İsmi, Anton Zor.
Kilisenin bahçesinde, eskiden papazın yeri olan iki göz odaya sığınmış.
1934 doğumlu.
Çok daha yaşlı gösteriyor.
Yüz çizgileri öylesine derin ki...
İçini çeke çeke, dili tutukluk yaparcasına konuşuyor:
“Buraların çocuğuyum ben.”
Sonra ekliyor:
“Herkes gitti, toprak oldu, bir ben kaldım.”
Tekrarlıyor “Hepsi gitti!” diye.
Yalnızlığını vurguluyor.
“Ben bir başıma kaldım. Amca oğlu Diran da on sene var gitti Amerika’ya. Herkes gitti, bir ben kaldım meyhane köşelerinde...”
Birden gülüyor.
Ağzında tek tük diş kalmış, sapsarı...
“Babamı hiç görmedim” diyor Anton Dayı, “Semerciymiş. Benim mesleğim kalaycılık. Tansiyon başıma vurdu, bıraktım.”
Bağkur emeklisi.
50 milyon maaş bağlanmış...
“Hiç evlenmedim” diyor Anton Dayı, “Kardeşimle ben hep annemize baktık. Anacığım hep hastaydı.”
İçeri gidiyor, elinde bir fotoğrafla geri geliyor.
Siyah beyaz bir fotoğraf.
Bir kadın fotoğrafı.
“Bak bu anacığım, Hanım Zor.”
Ne garip isim.
Fotoğrafı bana vermiyor.
Gösterirken sıkı sıkıya tutuyor.
Belki de hayatta son kalan en kıymetli eşyası olduğu için...
“Kardeşim Garabet’le hep ona baktık. Hep hastaydı anacığım. O da öldü, kardeşim Garabet de...”
Bir an durup ekliyor:
“Bir başıma kaldım.”
Gözleri doluyor.
Yanaklarından sicim gibi yaşlar süzülüyor. İhtiyar adamın hüzünlü hali içime dokunuyor.
Vedalaşıyoruz:
“Anton Dayı, Allah kolaylık versin!”
İçini çekiyor:
“Felek bana yüzünü çevirmiş!”
Lice’nin bir köyünden, Rugan Pabuçlu Ali Dayı gibi seni de hiç unutmayacağım Anton Dayı.Güneydoğu’dan insan manzaralarımda sen de hep olacaksın.
Bu notlarım yıllar öncesinin.
Hem bu köşede, hem Kürtler kitabımda yazmıştım Anton Dayı’yı.
Yeni öğrendim, Anton değil Anto Dayı’ymış. Asıl adı ise Antranik Zor’muş.
Son yıllarını İstanbul’da Surp Pırgiç Hastanesi’nde geçirmiş.
Rober Koptaş’ın AGOS’taki “Bir garip Anto ölmüş diyeler” başlıklı yazısını okuyunca içim burkuldu.
Yaşamak için ille acı mı çekmek lazım?
İyi pazarlar!
Yazarlar
-
Cemile BayraktarVatandaşlık tanımı değişmeli mi? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUİslam Dünyası’nın kayıp yılları… 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖzgür Özel’in özgül ağırlığı 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu Ergilİyi yönetim üzerine düşünceler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİltica ve mülteciler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024