Hidayet Şefkatli TUKSAL
Gazze ateş altında…
Suriye, Irak benzer durumda…
Yaşanan acılara kilometrelerce uzaktan tanık olmanın dayanılmaz ağırlığı altında eziliyoruz ve bir şeyler yapmaya çalışıyoruz…
Konsolosluğun önüne gidiyoruz mesela ailece, küçük kızım da dahil…
Kalabalık, kadınlı erkekli büyük bir kalabalık…
Ellerimizde Filistin bayrakları…
Tekbirler, sloganlar, sloganlar…
Yaşananlara öfkemiz öyle büyük ki, Hz. Musa’nın Kızıldeniz’i yardığı gibi bir mucize olsa da, şuradan yürüyüp Gazze’ye gitsek istiyoruz… Bu arzuyu ta canevimizde duyuyoruz, hissediyoruz…
Buna rağmen, o kalabalıkta atılan hiçbir slogana gönlümüz yatmıyor bir türlü…
“Vur vur Hamas vur! İsrail’e vur!” demek, İsrail’de de insanların ölmesini istemek demek çünkü… Ama biz orada da insanların ölmesini istemiyoruz…
“Mehmetcik Gazze’ye!” sloganı atılıyor sık sık… Hem ütopikliğine, hem naifliğine, hem de bu cümlelerin dindar insanların ağızlarından dökülüşüne hayretler ediyoruz…
Oraya gidip, öyle put gibi durmak da olmaz, neyse tekbirlere, “Hamas’a selam, direnişe devam!”lara katılıyoruz. Ben bağıramıyorum çünkü biz gelmeden önce atılan gaz bombasının etkisi hâlâ devam ediyor, bağırmaya çalıştıkça öksürüyorum. O kalabalıkta su dağıtan, lokum dağıtan insanlar görüyoruz, bu da bir güzellik diye düşünüyoruz… Gazze’ye canlı kalkan olmak için imza listesi açılmış, ama listeye erişmek ne mümkün! Bir ara yanımızdaki grup coşuyor ve “Mücahit Erbakan!” sloganlarıyla ortalığı inletiyorlar. Saadet Partili olduklarını anlıyorum. Kürsüde de biri konuşuyor, o konuştukça “Mücahit Erbakan!” sloganı tekrarlanıyor… Ben saf saf, kalabalığın rahmetli Erbakan’ı hatırladığını ve ona nispetle bu sloganı attıklarını düşünüyorum önce… Sonra, konuşan kişiyi daha dikkatle dinlediğimde, onun Necmettin Erbakan’ın oğlu Fatih Erbakan olduğunu ve bu sloganın kendisi için atıldığını anlayıp, hem kendi saflığıma, hem sloganın saflığına gülüyorum… Fatih Erbakan mücahitmiş! Ne mücahidi acaba?
Derken vakit ilerliyor, sabah ezanları yaklaşıyor, ön taraflardaki provokatif grup aksi yöndeki bütün uyarılara rağmen hareketleniyor ve toplantının bittiği anonsları yapılıyor. Kalabalıkta ezilmemek ve gaz yememek için acele acele alanı terk ediyoruz…
İsrail’i korkutmuş olabilir miyiz acaba?
Hayır! Ne yazık ki hayır! İsrail öldürmeye, yakıp yıkmaya devam ediyor… Çeşitli kanallarda yorumculardan, Gazze’de insanların ölüme alıştıklarını duyuyorum, kanım donuyor! Ölüme nasıl alışılır, çocukları ölen bir anne nasıl alışır ölüme? Ya o küçücük çocuklar, nasıl alışır yalnızlığa, kimsesizliğe ve gözlerinin önünde hayatını yitirenlere…
Davutoğlu’nu izliyorum bir kanalda… Mealen “haklılığının bilincinde kıyam etmiş bir halkın, karşısındaki düşman ne kadar güçlü olursa olsun, ondan daha güçlü olduğunu ve bu direnişin mutlaka zafere ulaşacağını” söylüyor… Şeytanımın avukatı, “Kürt halkı için de kurabilir miydi bu cümleleri?” diye soruyor… Ya Roboski? Tarih öncesi bir devirde mi geçmişti orada yaşananlar? Roboski’li aileler Müslüman değil miydi? Roboski’de ölen gençler, çocuklar “can” ya da “kardeş” değil miydi? Nesi eksikti bir Roboski’linin bir Gazze’liden?
İsrail’e çok kızıyoruz ama bazen ona o kadar benziyoruz ki! Her savaşkan, ırkçı, nefret söylemi, kime karşı yöneltilmiş olursa olsun, hangi gerekçeyle gerekçelendirilmiş olursa olsun, Ayeleth Şaked’in suretine bürünmektir, farkında mıyız? Zulme karşı çıkarken kendimizi zalimleştiren bir dil kullanmanın kime ne faydası var? İsrail’e olan öfkemizi, Türkiye’nin Yahudi vatandaşlarından, arkadaşlarımız, komşularımız olan bu insanlardan çıkarmaya çalışmak, onları korkutmak, tehdit etmek “alçaklık” değil mi? Hadi onu da geçtim, hukuk önünde “suç” değil mi? Halkı kin ve düşmanlığa sevk etmek değil mi? Ya Kur’an? Savaşa katılmayan sivillere dokunulmamasını söylemiyor mu?
Köşe yazarlarına sürekli had bildiren Sayın Başbakan, bu yazarlar için neden hiçbir şey söylemiyor?
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.04.2021
28.03.2021
12.12.2020
23.11.2020
2.01.2020
13.10.2020
29.09.2020
21.09.2020
13.09.2020
5.09.2020