Yazıya konu ettiğim  başlığa  tekrar  döneceğim, ülke gündeminde olan biten üzerine  kısa bir hatırlatma turu yapalım..

Meclise getirilen MHP ve AKP ‘nin ülkeyi  ‘tek adamın özgür,  toplumun tutsak olacağı’  yasa tasarısının birinci turu kavga dövüş yol alıp  ikinci tur oylamayı da  geçerek diktatörlük yasası referanduma gideceği kesinleşti.

Bu arada TÜİK önemli açıklamalar yaptı ama ne AKP’nin yandaş medyası dikkat çekti,ne de merkez medya birinci sayfadan ve haber sıralamasında ilk sıradan gördü ve ikinci, üçüncü sayfalarından kısa bir haber olarak verip  üstünde  fazla durmadılar..TÜİK’in açıklamalarını hakkını teslim edelim muhalif medya birinci sayfadan verdi hem de manşetten gördü.

 TÜİK’in  açıklamaları milyonlarca işsizi ilgilendiren haberdi; işsizlik bir önceki yıla göre yüzde 1.3 artarak yüzde 11.8’e çıktı,işsiz sayısı ise 500 bin artarak 3 milyon 647 bin kişi oldu.

Tabi DİSK ve KESK’in dışındaki sarı sendikalar bu haberleri yok saydılar onlar görevlerini yapıyorlar, Erdoğan’nı alkışlamaktan böylesi konulara zaman bulamıyorlar..

Bir başka haber ise,dünya medyasında yer alan Erdoğan’ın ve ailesinin mal varlığı nedense bizde haber olmadı!.. İnternet olmasa bizde haberdar olamayacaktık.

Almanların en çok satan Bild gazetesinin internet sayfasında,ABD’nin önde gelen The New York Times’den,Fransa’nın Le Monde gazetesi rakamlarla Erdoğan ve ailesinin mal varlıkları konusunda makaleler yazıldı,dudak uçuklatan  haberler yapıldı ama yandaşlar yine görevlerini yaparak bu haberleri  toplumdan gizlediler.

Peki gizledikleri neydi:Erdoğan ve ailesi 5 villada oturuyorlar.Mal sahibi olarak oğulları Ahmet ve Bilal gözüküyor.Değeri ise 6 milyon avro.Ahmet Burak Erdoğan’ın 80 milyon dolarlık servetinden,Bilal Erdoğan’ın 3 milyon rüşvet vererek 1 milyar dolar değerinde bir emlağı 500 milyondan azına alması ve TÜRGEV Vakfı’nın hiç para vermeden ele geçirmesine..The Guardian gazetesinin IŞİD’in yılda 500 milyon dolar kazandığı petrol satışlarını yaptığı işadamlarından birinin Bilal Erdoğan olduğuna dair haberlere yer verdi.

 Bu haberleri  yandaş ve merkez medya görmezden gelirken muhatabı olanlardan da ses çıkmadı.

Bir başka çok önemli haberi ise AKP hükümetinin eski Başbakanlarından Ahmet Davutoğlu’nun Meclis darbe komisyonuna gönderdiği 73 sayfalık açıklamalarıydı.. Flaş bir haberdi ama bu da bir kaç muhalif medyanın dışında, yandaş medya tarafından örtbas edilmeye çalışıldı..

Peki Davutoğlu ne diyordu:”Fevtullah Gülen’le Erdoğan’ın bilgisi dahilinde ABD’ye giderek  Dışişleri Bakanı olarak görüştüm demesi bomba etkisi yarattı..”

Davutoğlu’nun açıklaması  ile  öküz öldü ortaklık bozuldu..

Yandaş medya da  çalışan havuzdan beslenen,tetikçi esnaf takımı birbirine düştü; Erdoğan medyası ile Davutoğlu medyasının  tetikçileri birbirine girdiler.Meraklılara bilgi notu olarak söyleyelim internette kısa bir tur atmaları halinde  bütün rezillikleri görecekler, hakaretler, suçlamalar havada uçuşuyor; kim villada oturuyor,kim rezidansta ikamet ediyor ve seviyesizlik cerahat gibi akıyor.

Gelelim terörist Dolar ile  Ankara arasında geçen atışmalara:

Dolar yine Ankara’ya baş kaldırmaya ve haddini bilmemeye devam ediyor  TL karşısında 3.80’nin altına bir türlü düşmüyor ..

Dolar burnundan kıl aldırmıyor kendisini terörist ilan Cumhurbaşkanımız Erdoğan’a elinden geleni arkana koyma diye tahta kaleden haber salıyor,borsayı da sallıyarak hodri meydan diyor..

-Ankara,bak dolar bizi test etmek haddin de değil haddine de değil,sen benim kalibremde, kıratıma binecek biri değilsin dese de dolar bildiğini okuyor.

-Ankara ,ABD bizim çok eski bir dostumuz yerini bilmezsen yerini bildiririz sabrımızı taşırma..

-Doların cevabı: beni vatandaşına şikayet edip dolarınızı TL’ye çevirin diye çağrıda bulunuyorsun  ama Merkez Bankanda 100 milyar dolarını stokta tutuyorsun,niye bu dolarlarını TL’ye çevirmiyorsun?

-Dahası; beni ülkende terörist ilan ediyorsun, peki niye dolar üzerinden vatandaşlarına köprüden geçiş yaptırıyorsun?..

-Dolar,Sen o kadar TL’ne güveniyorsan, niye köprü ve hava limanını yapan firmalarla anlaşmalarını dolar bazında yapıyorsun?..

-Ankara,  ey dolar haddini bil haddini çizmeyi aşıyorsun..

-Dolar,sen bunu gizleyebilirsin, yandaş medyan vatandaşı bilgilendirmeye bilir ama bana blof yapmaya kalkma; ben dünyanın en zengin ülkesinin para birimiyim;benim gücüm evrenseldir sende bunu çok iyi biliyorsun,övünmüş gibi olmasın  ve bütün ülkeler GSMH’nı,ithalatını,ihracatını ve cari açığını,fert başına düşen milli gelir payını  benimle tanımlar benimle karşılaştırır, bu kuru gürültüne  ben pabuç bırakmam..

-Dolar,Bu arada dünyada dönen 50 trilyon doların 17 trilyon doların bana ait olduğunu da hatırlatayım..

-Dolar,Sen benim ülkeme her ortamda laf sokuşturuyorsun ‘üst akıl’ diye ama  benim ülkemin sadece savunma harcaması 635 milyar dolardır, bu da  senin GSMH’na eşittir.

-Dolar, sen hamaset yapıyor gerçekle yüzleşmiyorsun, büyüklüğün birinci kriteri zenginliktir;sizde bir söz var çok hoşuma gider araştırdım Ziya paşaya aitmiş,’ayiesi iştir kişinin lafına bakılmaz’ diyor.

-Dolar,Büyük laf etmek büyük olduğunuz anlamına gelmiyor, siz benimle uğraşacağınıza biraz sizin demode olmayan tarihi ata sözlerinize bir göz atın;büyük lokma ye de büyük laf etme, diyor..

-Dolar,dost acı söyler dış politikanızı ve ekonominizi muhtarlarla yaptığınız retorik konuşmalarınız alkış getirir ama var olan sorunlarınızı ve sıkıntılarınızı çözmez..

-Dolar,Hatırlatayım Amerika’yı yeniden keşfetmeye gerek yok; ben dolarım dünyadan da haberdarım ve dünyanın her yerinde geçerli tek para birimiyim; yalnız ekonomiyle değil, dünyadaki siyasal gelişmeleri de takip ediyorum..

-Dolar,dünya beşten büyük diye dünyaya çağrı yapıyordunuz ama dünyayı yöneten beş ülkeden birisi olan Rusya’nın güdümüne girdiniz ve Suriye’de bugün  Rusya ne derse onu yapıyorsunuz.

-Dolar,Suriye’de Esad’a altı aylık siyasi  ömür biçiyordunuz, beş yıl süren iç  savaştan sonra şimdi Esad’ın iktidarda kalması için Rusya ile birlikte garantör ülke oldunuz ve bunu da tüm dünyaya Moskova bildirisiyle ilan ettiniz.

-Dolar,size önerimdir evinin içinde huzuru olmayanın ne ddostu  olur ne de komşusuyla bayramlaşması olur..

-Dolar,naçizane görüşümdür  Ankara’ya birbirimizin çayını suyunu içtik;gel şu OHAL’den vaz geç,meclise getirdiğin diktatörlüğe giden yasa başına bela açar, ülkeni hukukla  yönetmeye dön,bu sizin halk deyişidir,zararın neresinden dönersen kardır.

-Dolar,yargının bağımsız ve tarafsız olması için önündeki engelleri kaldır yargıya müdahale etme,basın ve ifade  özgürlüğünü engelleme,tutuklu gazetecileri biran önce serbest bırak, özgür medyayı ve muhalefeti susturma..

-Dolar,Demokratik yeryüzü muhalefeti yok sayan  hukukla ülkesini yönetmeyen,medyası özgür olmayan iktidarları meşru saymaz.

-Dolar,Seçilmiş Kürt milletvekillerini ve Belediye Başkanlarını serbest bırak ve görevlerine hemen iade et.

-Dolar,Kürt sorunun çözümü için barış masasına geri dön.

-15 Temmuz darbe kalkışmasının  siyasi ayağını ivedi olarak  ortaya çıkart..

-Benim dolar olarak yükselmem ve yabancı sermeyenin  kaçışını,turizmin çöküşünün   ana nedeni ülkenizin güvenilir bir ülke olmaktan çıkmasıdır ve OHAL ile yönetilmesidir.

-Dolar,ben söylemiyorum bakın eski partinizin kurucusu  AKP’e hükümetinde Bakanlık yapmış Abdulllatif Şener diyor:”AKP’e hükümetini eleştirenlerin iş ve mal güvenliği değil can güvenliği bile yok.”

-Dolar olarak benim evrensel görevim ülkemin ali menfaatleri doğrultusunda sadece Türkiye’de değil, bütün ülkelerin milli para birimleri karşısında  üstünlük kurmaktır.

-Dolar,eyyy Ankara, beni de yönettiğiniz toplumu da paranoyak yaptınız.

-Dolar olarak Ankara’ya  son sözümdür; Vatandaşlarınızın korkmadığı bir sisteme dönün ülkenizi demokrasi ve hukukla yönetin aklın yolu birdir.

-Dolar,Sana muhalefet olan her kesimi terörist,darbeci ve bölücü ilan ediyorsun!..

-Dolar, Beni terörist ilan etmek Kurtuluş mu?

Ne dersiniz terörist dolar, sorularında ve önerilerinde  haksız mı?