Ahmet AY
Önce Lazkiye’de askeri yığınak yaptı, sonra İran ve Irak ile havadan yapacağı sevkiyatı çözdü, en son savaş uçaklarını gönderdi, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve başbakan Davutoğlu dışında hiçbir devlet tınmadı.
Rusya Devlet Başkanı V. Putin iki hafta önce Suriye’deki muhalif grupları havadan vuracağını açıklarken çok kişi “ABD ile danışıklı dövüştür, asıl DAİŞ’i vuracaklar”dedi. Hafta başında New York’ta, BM’de Obama’nın gözlerinin içine baka baka “Biz Rusya olarak Suriye’deki terörist grupları vuracağız” dediğinde de pek çoğunun bu fikri değişmedi.
Ama dünden itibaren DAİŞ’e vurduğunu sandığımız! Rus Hava Kuvvetleri aralarında Türkmenlerin de bulunduğuSuriyeli muhalifleri vurmaya başladı. Pek çok sivilin öldüğü saldırılarla ilgili eleştirilere Rusya kulak asmıyor. Açıktan ÖSO’ya bağlı güçleri bombalayan Rusya önümüzdeki günlerde karadan da Suriyeli muhalifleri vuracağını duyurdu.
Ancak Perşembe akşamı yeni bir gelişme daha oldu. Aslında sadece yeni değil, oldukça tehlikeli bir gelişme yaşandı. Ruslar CIA'in Suriye'deki bir merkezini havadan vurdu. Yanlışlıkla değil, CIA merkezini Esad güçleri ile birlikte belirlenen koordinatları esas alarak vurdu Rus uçakları. Bunu, Rusya Devlet Başkanı Putin'in basın sözcüsü Dimitre Peskow’un, "Hedefler, Suriye Ordusu ile birlikte seçiliyor" açıklamasından biliyoruz.
Çarşamba gününden itibaren Rusya’nın vurduğu muhaliflerin ABD tarafından desteklenen Muhalif gruplar olması kafalarda başka soru işaretlerine yol açıyor. Zira bu durum ABD ile Rusları karşı karşıya getirebilecek bir sürece doğru gidiyor. Tabi, eğer Batı bizim bilmediğimiz bir ajandaya sahip değilse ki o da yok gibi.
Rusya, bölgede İran ile beraber, ölmek üzere olan Esad’a can vermeyi sürdürüyor. Bu sebeple Rusya, İran askerlerini Suriye'ye sokmaya başladı. Karadan ÖSO’ya yapacağı operasyonda İran askerleri kullanılacak.
Düşünebiliyor musunuz?
Rusya ABD’nin desteklediği Suriyeli muhalifleri vuruyor, ABD’nin Ortadoğu planlarına sabotaj düzenliyor, ama ABD, “Rusları biraz agresif bulduk” demekle yetiniyor.
Ya diğer ülkeler?
Rusların bu “beklenmeyen” saldırısı Almanları sadece şaşırtmış, Fransızları ürkütmüş o kadarcık.
Suriye’de muhalifleri destekleyen ülkelerden Suudi Arabistan Yemen ile meşgul edilerek süreçten kopması sağlandı, İngiltere “dur, bekle” pozisyonunu muhafaza ediyor.
Türkiye mi dediniz? Biz daha önemli meselelerle uğraşıyoruz!
“Ahmet Hakan AKP’liler tarafından mı dövüldü yoksa Ahmet Hakan’ı AKP’liler mi dövdürttü?..”
Elbette Ahmet Hakan’a saldırıyı kınıyoruz, yetmez faillerinin cezalandırılmasını istiyoruz. Ama Türkiye’nin gündemi bu mu olmalı? 3 gün bitti 4. güne girdik kocaman adamlar ekranlarda saçmalamayı bile rezil ettiler.
Tekrar Suriye konusuna dönecek olursak, Rusların İran ile birlikte Esad’ın kalıcı olmasını sağlamaya yönelik hamlesi ABD için kabul edilemez bir durum olduğunu söylememize gerek yok. Rusların bu amaca ulaşması demek;
ABD için hem prestij kaybı, hem bölge üzerindeki emellerinin ağır yara alması –ki bu ABD ekonomisi için de telafisi imkansız bir durumdur- hem de ABD’de yapılacak başkanlık seçimleri için mevcut başkan Obama’nın partisi Demokratların ağır darbe alması ve sonunda başkanlığı cumhuriyetçilere kaptırmasıyla sonuçlanması demektir.
ABD dış politikası ama özellikle Ortadoğu politikası artık Demokratlar arasında da yüksek sesle tartışılır oldu. Bir yazımda belirttiğim gibi “dünyada hiçbir şey yapmadan NOEL Barış Ödülü alan tek kişi”olanObama, Suriye politikasındaki tutarsızlığı ve ardından gelen başarısızlıktan dolayı ABD’de Demokratları oldukça zor durumda bırakıyor. ABD, daha doğrusu Obama sadece DAİŞ’i vurarak başkanlık seçimlerini Demokratların lehine çevireceğini düşünüyorsa yanıldığını görecek.
Bölgenin gittikçe tehlikeli bir sürece girdiğine tanık oluyoruz. Türkiye açısından son derece sıkıntılı bir süreç başladı. Zira Esad’ın gitmesini olmazsa olmazı kabul eden Türkiye, Esad’ın kalması halinde güneyinde çok ciddi sıkıntılar yaşayacak.
Asıl endişem ne biliyor musunuz?
“Herkes düşmanı gördüğü teröristini vurmak durumunda kalırsa sonu nereye varır?”Bence herkes bu konu üzerinde tefekkür etmeli. En çok da Kürtler, zira bir hafta önce yazdığım olayların 22. Yüzyıl versiyonu gerçekleşecek gibi.
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- Arzulanan AK Parti
22.04.2019 - Beka meselesi gerçeği
13.04.2019 - Sonuçları değil, başlangıçları değiştirmek gerek
8.02.2019 - İttifakların ABC'si
27.03.2019 - Bir seçim kazanmak için
25.03.2019 - Pakistan ve Hindistan’a tuzak var
6.02.2019 - Suriye ile diyalog meselesi
21.02.2019 - FETÖ, algılar, doğrular, yanılgılar
6.02.2019 - Venezuela ile sınırlı olmayacak
4.02.2019 - Demokraside mi yoksa Batı’da mı bir terslik var?
26.01.2019
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları







































ibrahim balcıoğlu
Üstad, ölenler yahudiler olmasaydı acaba bu müzeler ve hatırlatıcılar yapılır mıydı? bir de böyle düşününün. Bir de İsrailin Filistinlilere ve Araplara yaptıkları soykırımın yapılacağı alanları bir düşünün isterseniz. Acaba Filistin coğrafyasında upuzun utanç duvarları oluşmay mıydı? Bir de böyle düşünün. Hep Ermenileri ve Yahudileri düşüneceğinize...