Ahmet AY
4 gün sonra Türkiye yeniden bir seçime gidiyor. 7 Haziran seçimlerinde sandıktan tek başına iktidar çıkmadığı gibi koalisyon imkanı da olmayınca zorunlu olarak erken genel seçimler yapılacak.
Bu seçimlerde milletin takdiri ne ise saygı duyulur, sonuçları her parti saygıyla karşılayacak. Ama biz çok iyi biliyoruz ki bu seçimler sadece bir seçimden ibaret değil, çünkü birileri Türkiye’nin yeniden koalisyonlarla boğuşmasını istiyor. Bu yüzden 1 Kasım seçimleri Türkiye için insanları barış içinde yaşasın, Türkiye güçlenerek saygın bir ülke olmaya devam etsin mi emesin mi seçimidir.
Peki, bu seçimde ne yapılmalı? Bu soruya cevap vermeden önce gelin son yılda neler yaşadığımıza bakalım. Tabi, geçmişte yazdığım bir yazıdan alıntılarla.
Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki Ak Parti iktidarının 10. yılında artık 21. yüzyılın yıldızı parlayan ülkesi olmuştu Türkiye. Genç ve dinamik nüfusuyla, Osmanlıdan gelen devlet geleneğiyle, tecrübesi ve toplumsal dinamikleriyle Türkiye Ortadoğu’nun ve diğer mağdur Müslüman ülkelerin hamisi olmuştu.
İkinci döneminde (2007-2011) eşi başörtülü bir cumhurbaşkanını (Abdullah Gül) Çankaya’ya göndermiş, demokratikleşmeye olanca hızıyla devam demişti Tayyip Erdoğan’ın partisi.
Bütün göstergeler Ak Partinin ülkeyi bölgenin en büyük ülkesi haline getirdiğini gösteriyordu. Tabi ki bunu çekemeyen güçler her yolu deneyip Erdoğan'sız bir Türkiye için çalışmaya koyuldu.
2013’e geldiğimizde uluslararası kuruluşların raporlarında Türkiye’den “geleceğin en güçlü ülkesi” olarak söz ediliyordu.
Daha önce darbe ve vesayetlerle hükümetleri hizaya getiren güçler, Ak Parti iktidarını konvansiyonel metodlarla düşüremeyince bu kez sivil kalkışmayla dize getirmek için Mayıs 2013’te ayaklanma denemesi yapmıştı. 80 ilde gösteriler düzenleyen solcu-ulusalcı örgütler her yeri yakıp yıkmış, adeta darbeye ortam hazırlamıştı. Dışarıdan hazırlanan bu tezgâhı Tayyip Erdoğan düzenlediği mitinglerle milyonları arkasına alarak bozmuştu. Millet Tayyip Erdoğan’ın yanında yer alarak darbecileri püskürtmüştü.
Bütün zorluklara rağmen 12 yılda Erdoğan hükümeti ülkeye pek çok şey kazandırmıştı. Demokratikleşme, insan hakları, halkların kardeşliği, ekonomik başarı, gibi hayati gelişmeler Ak Parti döneminde yaşanmıştı. Ak Parti elbette yanlışlar da yapmıştır, bunları da eleştirmiştik ve eleştirilmelidir. Ama ötekileştirmelerin bitmesi konusunda, kalkınma ve sosyal devlet alanında yaptıklarını hiçbir hükümet yap(a)mamıştı.
Kürdistan petrolleri, İran, Azerbaycan ve diğer akraba ülkelerdeki petrol ve doğal gazın Türkiye üzerinden Batı pazarlarına sunulması, Türkiye’nin 21. yüzyıla damgasını vuracak gelişmelerdi. Buna Arap halkının Türkiye dışında kimsenin kendilerine sahip çık(a)mayacağına olan inancını eklersek bu asrın Türklerle Kürtlerin asrı olduğunu anlamak zor değildi.
2013’ün son günlerinde büyüyen Türkiye’yi istemeyen dış güçler Fetullah Gülen’e bağlı gizli yapılanmayı Ak Partiye karşı harekete geçirmişti. Dershane ile başlayan gerginlik Sayın Erdoğan’a yönelik darbe girişimine dönüştü.
Sadece bu mu?
Daha geçenlerde kimi gazete köşelerinde ABD ve diğer Batılı devletlerin Türkiye’de olup bitenlere daha fazla seyirci kalmamaları gerektiğini yazarak, emperyalist bir müdahaleyi arzuladıklarını saklamadılar.
Basiret bağlanmasıyla açıklanamayacak kadar vahim olan arzuların tek bir amacı vardı; Tayyip Erdoğan’ın gitmesi. Geçen gün Prof. Noam Chomsky “ABD Türkiye’de demokrasi falan istemiyor” derken ABD’nin ne istediğini çok iyi biliyoruz. Bunu çok kere yazmıştık. Bölgede zayıf ve emir kulu ülkeler istiyor Batı.
Şimdi 4 gün sonra seçime gidiyoruz. Herkes istediği partiye oy verme hakkına sahiptir. 8 Haziran sabahı başını iki elinin arasına alıp kara kara düşünen vatandaşların yeniden ben ne yaptım dememesi için basiretle oy kullanmak gerek.
Koalisyonlar bu ülkeye çok zarar verdi. Bundan sonra da hele hele çevremizin alev alev yandığı bu süreçte Türkiye koalisyonla yönetilemez. Milletin bunu görmesi Türkiye için hayati bir meseledir.
3. Dünya Savaşı seslerinin yükseldiği bir dönemde güçlü bir iktidar şart, inanıyorum ki bunu sağlayacak sağduyu bu topraklarda fazlasıyla var.
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları

























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.04.2019
13.04.2019
8.02.2019
27.03.2019
25.03.2019
6.02.2019
21.02.2019
6.02.2019
4.02.2019
26.01.2019