Ahmet AY
Geçen Cuma ve Cumartesi günü yeniden Sur'dan göç eden aileleri gezdim. Konuştuğum aileler biraz daha rahatlamışlardı. Sur ile ilgili yakın gelecekte çok farklı gelişmelerin olacağını söylediğimde genel kanaat “Tekrar Sur’a dönmek istiyoruz, hükümet bize ev yapsın” olsa da, ”Artık bir daha o semte uğramak bile istemiyoruz, inanılmaz acılar yaşadık” diyenler de vardı.
Bundan tam 22 gün önce Sur’dan kaçamak zorunda kalan ailelerin “Sur değil de Suriye’den kaçanlar olsaydık daha iyi şartlarda hizmet alırdık” dediklerini yazmıştım. Doğrudur, o günlerde -ki o görüşmemiz 2015’in son günlerinde gerçekleşmişti- durumun vahametini kavramaktan aciz bürokrasinin hantallığından dolayı aileler büyük sıkıntıdaydı.
Ailelere hükümetin yaklaşımını sordum,
“Düzeldi” diyor, F. Teyze, “başta sıkıntılı oldu, ama Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, başbakan Ahmet Davutoğlu talimat vermiş düzeldi, masraflarımız da iyileşti, durumumuz çok daha iyi” diyorlar.
Çocuklarını gösterdi bir diğeri, “Nasıl hazırlanacak? Uykudan bomba sesleriyle fırlayıp yatağıma gelen 17 yaşındaki kızım nasıl kazanacak?” diyor. Gülüyor kızı Ş., sonra derin derin dalıyor, ağlıyor “evet, korkuyorum, uyuyamıyorum, ders çalışamıyorum. Allah hakkımızı yerde bırakmasın” diyor.
PKK ve yan örgütleri soruyorum, tedirgin oluyorlar, ama “Bu hendek işinin sonu belliydi, böyle olacağını herkes biliyordu, o zaman niye?” diyor. Bir diğeri de “PKK bu işe zorlandı gibi.”
Soruyorum, kim zorlamış olabilir ve neden?
“Amerika, Rusya, İran, Suriye ve belki hepsi, Türkiye Suriye’den uzak dursun diye”şeklinde cevaplar alıyorum. Bu konudaki farklı sorularımı cevaplamaktan kaçındılar. “Başımıza gelenlerden sonra artık çok rahat konuşmayız” diyenler vardı. “PKK beklediği desteği vermedik diye bize hain diyor, oradakilerin çoğu Kürt değil, komünistlik propagandası yapıyorlardı” diyenlerin tedirginliğini anlıyordum.
(Beni de Ak Parti/liler ilgilendirdiği için yazımı bu yönde sürdüreceğim ve biliyorum ki ‘AKP’liler bu yazıya çok kızacak, lakin Ak Partililer “Allah razı olsun, bize ayna tuttun” diyecekler.)
Aileleri gezmeye devam ediyorum, genç yaşında A. “halimizi sorsalardı yeterdi, ne AKP ne HDP, 3 aydır gelip nasılsınız, ihtiyacınız var mı diyen yok” diyor mum gibi eriyorum.
F. Dayı dert yandı:
“Ankara'dan gelip bizi ziyaret eden milletvekilleri var, ama bizim oy verdiğimiz eski dönem milletvekillerimiz ortalıkta yoklar”sitemi üzerine boynumu eğdim. E. A. konuyu daha da netleştirdi:
“Ak Parti Diyarbakır’dan bugüne kadar kaç milletvekili çıkardı?”Ben saymaya başladım, sorusunun cevabını kendisi verdi, “17 milletvekili, hani neredeler?”
Aileler, “Milletvekillerinden Galip Bey (Ensarioğlu) halimizle ilgileniyor, derdimize o çare oluyor, arıyoruz hemen cevap veriyor.” Kimi aileler de “Abdurrahman Kurt çocuklarımıza çok yardımcı oldu, aradığımızda mutlaka ulaşıyoruz” deyip hakkı teslim ediyor.
Vali Beyi soruyorum, “Allah için bize elinden gelen yardımı yapıyor, bize yapılan ödeme 1000 TL oldu, iyi oldu” diyorlar.
HDP’yi özellikle soruyorum, “Yok, uğradıkları, sordukları yok. Mardin’e, Şırnak’a gittiklerini duyuyoruz, herhalde Sur’dan kaçtık diye bizi hain görüyorlar” zehir gibi cevabıyla yıkılıyorum.
Bir doğruldu Ş. Amca (benim siyasi eğilimimi bildiği için olsa gerek) kendi şivesiyle, “hak degıldi Başbakan bıtun (bütün) yeni, eski vekillerine deseydi gidin hemşerilerinizi dinleyin, bir emirleri var yok?”Eyvallah.
Bu benim için neden mi bu kadar önemli?
Bu süreç kardeşlik, kaynaşma, “yeni bir başlangıç” için inanılmaz bir imkândı, şerden büyük bir hayr elde edebilirdik, lakin değerlendirilemedi. Bu tür krizlerde ailelere “Al kira parasını veya harçlığını” demek yeterli olmuyor işte. İnşaallah ne dediğimi, ne demek istediğimi aktarabilmişimdir.
Dün il Valisi Sayın Hüseyin Aksoy ile konuştum, aileler ve öğrenciler için takdir ettiğim hizmetlerinin % 60’ı kamuoyu ile paylaşılmamış. Dolayısıyla ALGI operasyonlarında dezavantajlı durumdadırlar. Daha iyi çalışma hedefindedirler, valilikten daha umut dolu ayrıldım.
Dedim ya, aileler kendilerine yapılmayan ziyaretlerden dolayı çok üzgünler. Ak Parti bunu ısklamamalıydı.
O ailelere söylemesem de kendi kendime sonradan şu hesabı yaptım:
17 milletvekili, 34 Aday, 4 MKYK Üyesi, 2 Bakan, 8 İl Başkan'ı.
Bunlardan kaçı Sur'dan göçen aileleri ziyaret edebildi? Tamam, önceki dönemlerde vekillik yapmış 2 vekilin sağlık sorunları var biliyorum, ya ötekiler?
Peki, 34 aday?.. Diğerleri?.. Sur aileleri bunlardan kaçının umurunda bilmiyorum. Muhtemelen çabalayanı vardır, lakin isimleri geçmiyor.
İl Başkanının hakkını teslim etmek lazım. Mevcut İl Başkanı Muhammed Akar ve arkadaşları hem Silvan hem de Sur ile yakından ilgililer. Kadın Kollarının gayretleri ile Gençleriyle birlikte bu aileleri gezmeyi ihmal etmediler. İlçe Başkanları ise başta seferber olan Sur ilçesi olmak üzere kendi ilçelerinde kardeş ilçeler için yardım çabalarını el an da sürdürüyorlar.
Önceki dönem il Başkanları Aydın Altaç, Ahmet Öcal, Abdurrahim Hattapoğlu’nun hayırlı faaliyetlerini çok duyduk.
TRT’ye sitemleri ise bambaşka ve anlamlıydı, onu da başka bir yazıda inşaallah.
İslami STK’lar Platformugerçekten de tarih yazıyor, müthiş bir şevkle kardeşliğin en halis şahidliğini yerine getiriyorlar. İleride başka hayırlara da vesile olacağını ümid ediyoruz. Bunu ben söylemiyorum, ailelerin söylediklerini tercüme ediyorum ki doğrusu da budur.
Bir de çok sık duyduğum bir sitemi aktarmazsam olmaz:
“Diyarbekir bakansız olmamalıydı, hiç milletvekili çıkarmasaydı bile yine de Diyarbekirli bir bakan kabinede olmalıydı”diyorlar.
El hak, öyledir, Diyarbekir bu konularda “dört işlem” üzerinden muamele görmemeliydi ve mutlaka bir bakanı olmalıydı Diyarbekir’in, olmadı.
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları





































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.04.2019
13.04.2019
8.02.2019
27.03.2019
25.03.2019
6.02.2019
21.02.2019
6.02.2019
4.02.2019
26.01.2019