Ali Tarakçı
Koronadan korkuyorsunuz. Öldürüyor diye… 1 Ocak ve 19 Haziran tarihleri arasında koronadan ölen insan sayısı yaklaşık 450 bin. Sıtmadan ölen insan sayısı ise 460 bin. Korona ile aynı sayı… Sıtma dünyayı korkutmuyor, insanları evine kapatmıyor.
Dünyada 171 günde bulaşıcı hastalıktan ölen insan sayısı 6 milyon 82 bin. HİV/AİDS’ten ölen insan sayısı 788 bin. Sigaradan ölen insan sayısı 2 milyon 342 bin.
Ölüm oranlarına bakınca dünya devletleri panik halinde değil, ekonomiler batmıyor, kimse sokağa çıkmaktan korkmuyor. Evet, 171 günde salgın hastalıklardan ölen insan sayısı 6 milyon 82 bin. Dünyada günde 35 bin 567 kişi ölmüş.
Ve en önemlisi dünyada 27 milyon 555 bin insan ölmüş. Her gün 161 bin 140 kişi ölmüş.
Enseyi karartmayın… Dert etmeyin… Zaten öleceksiniz…
Trafik kazalarında 170 günde ölen insan sayısı 632 bin 500, koronadan daha fazla. Arabaya, toplu taşıma araçlarına mı binmiyorsunuz, günde 3 bin 699 kişi trafikte ölüyor diye…
Dünya altı aydır korona ile yattı, korona ile kalktı. Dünya metropollerinde korona yoktu. Türkiye’ye gelmemişti… Kim takardı koronayı…
***
İtalya kırılıyordu, Fransa tutuşuyordu, Almanya korkuyordu, İspanya içine kapanmıştı…
Ölüm Avrupa’da 7’den 70’e herkesi korkutarak dolaşıyordu.
Türkiye ise hiçbir şey olmamış gibi davranıyordu.
***
Dünyanın tüm ülkeleri ile uçuşlar serbestti, düşünün koronanın merkezi Çin ile bile serbestti. İran’da korana vakalarına rastlanırken, Türkiye’de yoktu; ancak umre ziyaretleri tıkırında gidiyordu.
***
Çin’de ilk ortaya çıktığında dünya ile beraber Türkiye’de seyretmişti, Avrupa’da ortaya çıktığında ise Türkiye yine seyretmişti. Çünkü korona Türk genini görünce kaçıyordu.
İlk vaka 10 Mart tarihinde açıklandıktan tam 9 gün sonra iki vatandaşımızı kaybetmiş ve toplam 191 vatandaşımızda korona tespiti yapılmıştı.
17 ve 18 Mart tarihlerinde devlet, iki vatandaşını peş peşe kaybedince, ilk vakanın 10 Mart tarihinde değil, şubat ayının son günlerinde Türkiye’de ortaya çıktığı ancak tespit edilemediği anlaşılıyordu.
***
Dünyanın en gelişmiş ülkelerinde sağlık sistemi çökerken, Türkiye’de sağlık sistemi çökmemişti. Devletin yayınladığı rakamlar üzerinde bakınca oldukça başarılı bir mücadele yürütmüştü. Devletin rakamları öyle söylüyordu. Koskoca devletten daha mı iyi bilecekti, fani insanlar…
Kazın ayağı ise dedikleri gibi değildi
Korana ile başarılı mücadele yürüten devlet, 19 Mart tarihinde 65 yaşı üstü vatandaşlara ücretsiz maske ve kolonya dağıtılacağını ve ekonomiye de 100 milyarlık destek müjdesi vermişti.
Dünyanın her yerinde hikmetin sual olunmaz devletleri gibi Türkiye devleti de, vatandaşlarına tam 19 maddelik müjde paketi açıklamıştı.
Ve burası çok önemliydi. İç havayolu taşımacılığında 3 ay süreyle KDV oranı yüzde 18’den 1 indirilecekti.
Türkiye devletini yönetenler uçuşların devam edeceğini düşünmüşler ve havayolu şirketlerinin çökmemesi için önlem almışlardı.
19 maddelik 100 milyarlık destek paketinde yine çok önemli bir madde daha vardı.
500 bin liranın altındaki konutlarda kredilendirilebilir miktar yüzde 80’den 90’a çıkarılacak ve asgari peşinat yüzde 10’a düşürülecekti.
Emeklilerin bayram ikramiyesi nisan ayı başında ödenecekti. Emeklilerin maaş promosyon ödemeleri şubelere gitmeden doğrudan hesaplarına yatırılacaktı.
Yani Türkiye devleti salgına karşı önlemlerini almıştı. Nedense, eleştiri hastalığına tutulmuş olan; vatan hainleri, devlet düşmanları sürekli eleştiriyorlardı.
***
Devleti yönetenler bilim adamlarının ve muhalefetin evde tut kampanyasını uygulasa, dört hafta boyunca insanlar sokağa çıkarılmasa ve ihtiyaçları karşılansa, anlamsız müjdeler verilmese en az 1300 insanımızı yitirmeyecek ve ekonomik kayıp bugünden farklı olmayacaktı.
Devleti yönetenlerin uygulamalarını, önlemlerini ölümlü insanların anlaması mümkün değildi. Çünkü yönetenler kutsanmış insanlardı ve onların kararları tartışılamazdı.
Gelelim asıl konuya…
Bugün dünyada korona vaka sayısı 8 milyon 340, iyileşen hasta sayısı 4 milyon 360, ölüm oranı ise 450 bini geçti. Türkiye’de vaka sayısı 115 bin 245, iyileşen hasta sayısı 157 bin 516, ölen insan sayısı ise 4 bin 905.
Dünyanın en gelişmiş ülkelerine göre rakamlar çok iyiydi. Yılda 430 bin civarında insanın öldüğü Türkiye’de koronadan ölenler ölüm oranlarının yüzde 1,2’si bile değil.
Dünyada ve Türkiye’de ölen insan sayısı neyi ifade ediyor?
Devletler vaka sayılarından ve ölüm oranlarından dolayı bir şaşkınlık mı yaşıyorlar? Yanıtım hayır.
Ölüm oranları ve vakalardan dolayı kimse şaşkın değil. Ölüm oranları korkutucu değil. Sakın “ne diyor bu?” demeyin. Sizlerle rakamlar paylaşacağım. O zaman ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız.
Devlet yöneticilerinin salgından korkuları, sağlık sisteminin ve salgın ile ilgili ilaç ve aşı arayışları uzadıkça ekonominin çökme riski kaygılarıydı.
Bu kaygıları dünyanın her yerinde görmek mümkündür. Güçlü olan ülkeler ekonomik durumu aşacak birikime sahip iken, gelişmekte olan ülkelerin çökme riski dünya finans sistemini alt üst edebileceği gerçeği gelişmiş ülkeleri de kaygıya itti.
Şimdi gelelim zurnanın zırt dediği yere.
Dünya nüfusu 7 milyar 792 bin 490 bin. 1 Ocak tarihinden itibaren dünyada doğanların sayısı 65 milyon 633 bin. Ölenlerin sayısı 27 milyon 555 bin.
Bu satırları yazarken 11 dakikada dünya nüfusu 2 bin, doğanların sayısı 3 bin 400, ölenlerin sayısı da 1 bin 700 kişi arttı.
Dünyada kamusal sağlık harcamalarına 322 milyar dolar, kamusal eğitim harcamaları için 223 milyar dolar harcanırken, silah harcamaları için 100 milyar dolar harcandı.
***
Dünyada aç insan sayısı 844 milyon, aşırı kilolu insan sayısı 1 milyar 695 milyon.
Bu yıl bulaşıcı hastalıktan ölen insan sayısı 6 milyon 82 bin… Koronadan ölen insan sayısı ise 450 bin. Yani yüzde 8’i bile değil. Dedik ya… Devletleri yönetenlerin kaygıları ölüm oranları değil… Yeni bir virüs, bilinmiyor, aşısı ve ilacı yok. Devletleri yönetenlerin dertleri sağlık sistemi ve ekonomi çökmesin. Çökerse bir daha seçilemezler… Asıl mesele bu…
***
Bu yıl dünyada 5 yaşın altında ölen çocuk sayısı 3 milyon 561 bin.
HİV/AİDS’İN sebep olduğu ölen insan sayısı 788 bin.
Kanserden ölen insan sayısı 3 milyon 848 bin.
Sıtmadan ölen insan sayısı 460 bin.
Sigaranın sebep olduğu insan sayısı 2 milyon 342 bin.
Alkolün sebep olduğu insan sayısı 1 milyon 171 bin.
Trafik kazalarından ölen insan 632 bin 500.
***
Koronadan korkuyorsunuz. Öldürüyor diye… 1 Ocak ve 19 Haziran tarihleri arasında koronadan ölen insan sayısı yaklaşık 450 bin. Sıtmadan ölen insan sayısı ise 460 bin. Koronadan daha fazla sayı… Sıtma dünyayı korkutmuyor, insanları evine kapatmıyor.
***
Dünya da 171 günde bulaşıcı hastalıktan ölen insan sayısı 6 milyon 82 bin. HİV/AİDS’ten ölen insan sayısı 788 bin. Sigaradan ölen insan sayısı 2 milyon 342 bin.
Ölüm oranlarına bakınca dünya devletleri panik halinde değil, ekonomiler batmıyor, kimse sokağa çıkmaktan korkmuyor. Evet, 171 günde salgın hastalıklardan ölen insan sayısı 6 milyon 82 bin. Dünyada günde 35 bin 567 kişi ölmüş.
Ve en önemlisi dünyada 27 milyon 555 bin, günde 161 bin 140 insan ölmüş.
Dünya da trafik kazalarında 170 günde ölen insan sayısı 632 bin 500, koronadan daha fazla. Arabaya, toplu taşıma araçlarına mı binmiyorsunuz, günde 3 bin 699 kişi trafikte ölüyor diye…
***
Enseyi karartmayın… Dert etmeyin… Zaten öleceksiniz… Korona öldürmezse, sigara; sigara öldürmezse alkol; alkol kullanmıyorum diyorsanız trafik; hiçbiri olmazsa bir salgın hastalık, o da olmazsa kanser… Beyler altı ayda sıtmadan koronadan daha fazla insan ölmüş… Neyin hesabını yapıyorsunuz?
Son söz: Dünyada aç insan sayısı 844 milyon, aşırı kilolu insan sayısı 1 milyar 695 milyon. Aşırı kilolu insanlar sadece az yeseler dünya da açlık kalmıyor… Kafayı koronaya değil bunlara takın…
Yazarlar
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.02.2020
5.01.2020
26.10.2020
11.10.2020
11.10.2020
20.07.2020
22.06.2020
1.06.2020
1.06.2020
1.06.2020