Cihan AKTAŞ
“Paris’te karikatüristleri öldürenler için en düşünüyorsunuz?” Ne düşünmem gerekiyor? Yazarlık hayatım boyunca öldürerek susturmayı benimseyen yıkıcı ve yavan zihniyete karşı sayısız yazı yazdım. Şiddet, fikrin ağırlık kazanmasına izin vermeyen bir öfkenin, tarifinden kaçınılan bir yetersizlik halinin, dolayısıyla aczin silahı. Aşağılayanların dili bayağı, çizgileri iyilikten yoksun. İyi de bunca bayağı bir zihniyetin çirkin meyvelerini Müslüman olarak niye üzerime almalıyım? Bir tahrik batağına çekilmenin niteliksiz gerekçelerini İslam’ın değerlerine yormak, bu dinin insanlık için sunduğu umuda haksızlık.
Şimdi, maruz kaldıkları terör, karikatüristlerin çirkin ve hoyrat üslubunu tartışmayı zorlaştırıyor “Charlie Hebdo Voltaire’in çocuklarına yakışanı yapıyordu” diye bir cümle okudum bir sitede. Oysa, ölümlerine ne kadar karşı olursak olalım, karikatür dergisinin üslubu kötücül ve jakobendi. Teröristlerin sözde Peygamberimizi (sav) savunmak adına giriştiği kanlı eylem ise bütün Müslümanları hesap vermeye çağıran bir tür mahkemeye gerekçe sunmak oldu.
Sanat ve düşünce insanı sarsarak yeni bir dünyaya uyandırma başarısını göstermeli kanımca. Bu amacı gerçekleştirememiş olana ancak gülüp geçmek gerekir. Jakoben zihniyeti ele veren çizgilere “özgürleştirme” misyonu yüklemek ise ancak “safsata” olarak adlandırılabilir. Sarsılmasını istediğin nasıl bir zihin? Değişmesini istediğin zihniyet bu yolla gerçekten değişir miydi? İnsan, “doğru yol”a çağırmaya niyet ettiği “insan kardeşini” işte bu şekilde özgürleştirmez. “Kardeşlik” dedim, evet; Fransa Devrimi özgürlüğün yanı sıra kardeşlik de dememiş miydi? Söz konusu özgürleştirme yöntemi, bildik –memleketimizin laik blok aydınlarını da bir hayli biçimlendirmiş olan- jakobenlikten ötesi değil. Bu yaklaşımla da kardeşlik sağlanmıyor.
Voltaire’in Helvetius’a yazdığı mektupta sarf ettiği söz işte şöyle: “Sayın bayım, sizinle aynı görüşte değilim, görüşünüz bana tiksinti veriyor, fakat onu ifade etme hakkınızı sonuna kadar kullanacağım.”
Açık ki burada “Voltaire’in çocukları” olan Charlie Hebdo değil, karikatüristlerin eylemlerini savunan kesimler. Charlie Hebdo ise apaçık ırkçı karikatürleriyle Voltaire’in çocuklarının savunma alanındaki sınırsız hoşgörüsünü talep ediyordu. Bu tür bir sınırsız özgürlüğün kullanıldığı bir ülke değil Fransa gerçi: Garaudy’nin ömrünün son yıllarında maruz kaldığı konuşma güçlüğü ne kadar az dile getiriliyor!
Ülkesini çok iyi tanıyan Deleuze bunu bize”antisemitizm” öne sürülerek meşrulaştırılan susturma baskısı örnekleri üzerinden ta 1980’lerde anlatmıştı: “Bizlere başka türlü faşizmler hazırlanıyor. Eskisinin artık folklorik bir figür haline geldiği tüm bir neo-faşizm yerleşiyor.” Nedir neo-faşizm? “Bir savaş ekonomisi olmak yerine, güvenlik için küresel bir anlaşma, daha az kötü olmayan bir “barış” idaresi.” Küçük korkulardan tertiplenen organizasyonlarla hepimizden mikrofaşistler yapan kaygılardan söz ediyor Deleuze.
Bir yerlerde bombalar patlıyor. Terör eylemleri, katliamlar yaşanıyor. Teröristler İslam adına mı yapıyor bunu? Sosyal ve matbu medyada bir vicdan, bir samimiyet sorgulaması başlıyor: Fransa’daki eylemi kınadınız mı? Neden meydanlara çıkıp protesto etmiyorsunuz?
Katili hedef aldığını öne sürerken masumların canına kıyan terörizm, bir yanı her zaman karanlık bir kötülük batağı. Bunun üzerinden Müslüman toplulukların samimiyet testine tabi tutulmak istenmesi ise faşizmi çağıran bir kötülük. Faşizm aynı zamanda, bir kötülükle ilgisi olmayan insanlara rutin olarak ne olmadıklarını, nasıl ve niye “öyle” düşünmediklerini söyletme baskısıdır çünkü. Bu tür bir faşizme özgü virüsten kimse muaf değil. Hayat tarzımıza sızan savaş, karşıtını sürekli kendine ait önyargının cümlesini tekrarlamaya zorluyor, bunun araçlarını üretiyor, sahnesini aktif tutmanın yollarını arıyor. “Ötekinin canı" konusunda adil muamele ve merhamet yoksunluğu herkesin hastalığı. Kimi daha az kimi daha çok.
Bir terör olayına kurbanın varlığını temsil edecek şekilde tepki gösterme beklentisi de tuhaf bir baskı, başka türlü bir vicdan komiserliği. Hayır, ben Charlie olmadan da bu kötülüğü eleştirebilmeliyim.
Sürekli bir vicdan komiserliği nöbeti, bir samimiyet testi sorgusu tek bir kesime, inanç grubuna mal edilemeyecek bir ruh halinin tezahürü. Bu sekter tutum, “haydi eleştiri ver” tavrı, kendini kötülüğün sebep ve sonuçlarından masun gören bir üstün insan sorgusu olarak sizi ne kadar az insan, ne denli sahte bir dindar olduğunuzu itirafa çağırırken kendi sorgucu pozisyonunun haklılık payını da tartışılmaz kılmakta. Samimiyet testini kazanmanız için tıpatıp sizi teste tabi tutanın cümlesini benimseyip tekrarlamanız gerekiyor, aksi halde hâlâ ne olmadığınızı açıklamaya devam etmelisiniz. Sabıkanızın temiz olması diye bir açıklama imkânsız zaten. Richelieu’nun ünlü sözünün anlattığı gibi: “Bana en dürüst adamın eliyle yazılmış iki cümle verseniz, onlarda bile onu asacak bir sebep bulurum.”
“İslam kendini değiştirmeli!” İyi de İslam’ın kaynaklarında hayat bularak geleceğe açılan yüz binlerin niye böyle bir borcu olmalı... Bir dinin herhangi bir bağlısı kendi mizacına uyan, ruh haline de hizmet eden herhangi bir yorumla o dinin fanatik bir savunucusu kesilebilir.
Beklenti şöyle: İslam bütün bağlılarının her türlü sebebi haiz –buna emperyalizmin acıları da dahil- yönelimlerinin hesabını vermeli, dahası Avrupa’nın Müslümanlara verdiği zararın bedellerini de ödemeli, bunu yaparken de yine Avrupa’nın beğenisini kazanacak şekilde kendine çeki düzen vermeli! "Neden İslâm, Batılı entelektüelin sevip hiç çekinmeden öpebileceği bir yüze sahip olmalıdır ille de? Dahası, neden sadece tek bir yüze sahip olması gerekmektedir?" diye soruyordu Thierry Hentch, 1988’de yayımlanan Hayalî Doğu' da. (sf. 242, Metis, 1996).
Doğru, bu yaşadıklarımıza bakarsak, en az Batı dünyası kadar Müslüman dünya da değişmelidir. Ancak bu değişimin dikte edilmesi, aynı zamanda bu değişimin yönünü de belirleyen bir tahakküm boyutu içermekte. Oysa müslümanların onuru ve kendi değerlerine olan güveni Batı toplumundan daha aşağı değildir ve dolayısıyla bu değişimin yönüne ve mahiyetine de kendileri karar vermelidir. Aksi halde her dayatma çabası hiç de olumlu olmayan tepkilere de yol açabilecektir.
Bir yüzü karanlıkta kalan bir terör olayından hareketle İslam’ın kendini değiştirmesi talebi, Fransa’nın “Cezayir asıllı terörist potansiyeli”ne sahip bir ülke olmayı sürdürmesinin sorularına cevap olamıyor üstelik.
http://www.dunyabulteni.net/yazar/cihan-aktas/20044/baska-turlu-fasizmler
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları







































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
23.03.2021
9.08.2019
16.01.2019
4.02.2018
28.08.2018
15.08.2018
28.07.2018
19.07.2018
21.10.2017
21.09.2016