Ergün Diler
Birkaç gündür Amerika Birleşik Devletleri ile İngiltere arasındaki ORTAK NOKTADAN söz ediyorum.
Büyük mücadele y erini büyük anlaşmaya bırakacak gibi. İşaretler fazla da olsa yakın zamanda olanlar unutulacak gibi değil. Her şeyden önce iki DEV birbirlerine DİŞ gösterdi. Silahların çekildiği, terörün konuştuğu alanlar da olmadı değil. Ama bütün bunlara rağmen iki BÜYÜK arasındaki YAK INLAŞMA sürmekte. Ve iddialara göre ANLAŞMA TAMAM!
Açalım biraz... Geçen yılın Mayıs'ında Jim Mattis'in SOMALİ KONFERANSI bahanesiyle Londra'ya gittiğini yazdım. Bu bahane ile Kraliçe ile yan yana geldiğini de vurguladım...
ANLAŞMAYI getiren toplantının da geçtiğimiz günlerde AFGANİSTAN'da yapıldığını aktardım... Bu denklemde öne çıkan tek isim JİM MATTIS'di!
Gücü her geçen gün daha da artan Savunma Bakanı Mattis, İngiltere ile ortaklığın kendileri için önemli olduğunu ama yönetimin Washington'da olması gerektiğini söyledi. Mattis Afganistan'daki ÖZEL TOPLANTININ tüm detaylarını Washington'daki ÖZEL BİR TOPLANTIDA anlattı. Kabil'deki İNGİLİZLER'le yapılan görüşmenin her detayı masaya geldi. Mattis sorulara da cevap verdi. Toplantının sonunda ise şu değerlendirmeyi yaptı: "İngiltere yaptığı hatayı anladı. İngiltere önemli bir devlet. Ancak ABD'nin istemediği her yerde İngiltere sıradanlaşır. Afrika ve Ortadoğu'da İngiltere'nin adını duyan yok. Bizim şartlarımızı kabul ettiği için artık bu iki bölgede de ortaya çıkacak..." Tabii bu Mattis'in fikri. Gerçekler pek böyle söylemiyordu...
Belli ki; Mattis son noktayı koymuştu.
Peki ÜÇÜNCÜ DÜNYA SAVAŞI'nın eşiğinden döndüren bu anlaşmada ne vardı? Bizi ilgilendiren kısmı da burasıydı!
Kraliçe ile restleşen ve istediği sonucu alamayan Mattis ya da ABD Kabil'de ne elde etmişti? Cevabı son derece önemli olan soru buydu... İDDİA CİDDİ OLMAKLA BİRLİKTE BÜYÜK DE... Anlaşmanın 3 AŞAMADA OLDUĞU ileri sürülmekte...
Fısıltılarla... Kulaktan kulağa...
Birincisi elbette uzun zamandır yazdığım, yazmaya çalıştığım İPEK YOLU... PENTAGON bu özel projenin DENİZ YOLU'nu aldı. Artık Amerika Birleşik Devletleri'nin olmadığı bir deniz yolu, deniz ticareti olmayacak.
Deniz yolunun kara yoluna göre farkı bulunuyordu. Enerji genel anlamda DENİZDEN taşınıyordu! ABD bundan vazgeçmek istemedi... Ayrıca enerji kartını İNGİLTERE'ye bırakmak niyetinde değillerdi. Sadece ORTAKLIK verildi. KARA ve DEMİR YOLU İngilizler'de...
İKİNCİ MADDE ise aslında BİRİNCİ madde ile ilgili... Hatta evli!
ARAMCO'da İngiltere'ye ortaklık veriliyor. Suudi Arabistan Veliaht Prensi Salman'la bu konuda anlaşma yapıldı.
ARAMCO, Yeni İpek Yolu için çok önemli. ARAMCO'nun olmadığı bir İpek Yolu ölü doğar. İngilizler artık ORTAK !
ÜÇÜNCÜ MADDE ise bizi de ilgilendiriyordu! Bu noktada PENTAGON'un isteği çok ağır bastı.
Çünkü askeri bir anlaşma. Akdeniz'in kontrolünün yüzde 100'ü Amerikan donanmasına verildi. Bu konuda İngiltere açık bir şekilde destek açıklamayacak ama Amerikan gemilerinin dolaşımına göz yumacak. Çünkü bu anlaşma, enerji kontrolü için çok önemli... Benim aklıma takılanlar kesinlikle sizlerin de radarına girmiştir! Sorum şu: PEKİ İNGİLTERE BURADA NE ALDI? NEDEN BU MADDELERE "EVET" dedi? Ve LONDRA BURADA NE KAZANDI?
İddialar şöyle... Öncelikle İngiltere terör ülkesi olmaktan kurtuldu! Çünkü İngiliz istihbaratı, aynı gün içinde 40 saldırının gerçekleşebileceğini gördü.
Amerikan istihbaratı, İngilizler'in bunu görmesini sağladı. Dünyada hiçbir ülkede yaşanmayan bir büyük saldırı, İngiltere'de iç savaşa bile neden olabilirdi. Bu riski göze almayan İngiltere anlaşmayı tercih etti. Çünkü geçen yıl Ağustos ayında İngiliz istihbaratına gelen bir bilgi vardı!
13 noktada bomba... Bu 13 noktaya yapılan operasyonlarda bombaların hepsinin gerçek olduğu anlaşıldı. Ve tahrip gücü hepsinin çok yüksekti!
İstihbaratı veren Amerika'ydı. Bombaları koyan da... En iyi bildikleri yoldan sonuca gitmek istiyorlardı... TERÖRLE yani...
O andan sonra İngiltere, ABD ile restleşmek yerine anlaşmak için zemin yoklamaya başladı. Zaman kazanmak için de olabilir... Yavaş yavaş ilerleyen süreç Kabil'de tamamlandı. Ancak bu anlaşmanın eskilere göre bir riski var.
İki ülke de artık birbirlerine güvenmiyor.
Bu çok büyük sıkıntılara neden olabilir. Birkaç yıl önce MI6 ile CIA aynı merkezde çalışıyordu.
Şimdi düşman istihbarat örgütleri gibiler. Özellikle İNGİLİZ AKLINI TERÖRLE yola getirmeyi düşünenlerin işi orta ve uzun vadede zordur! İKİ DEV'in de istihbarat örgütleri birbirlerine OPERASYON yapacak noktada!
GERGİNLİK hep var. Bu anlaşma olsa da değişen bir şey olmadı, olmayacak da. Çünkü iki güç arasındaki denge savaşı, ateşkesle sonuçlandı. Ateşkesler ebedi sürmez. Bu anlaşma da tamamen ateşkes üzerine kuruldu. En ufak bir olumsuzlukta dengeler yine eskisi gibi gelişmeye başlar.
Ve bu arada Londra'nın adımlarını izleyelim... TERÖRDEN DOLAYI GERİ ADIM ATTILARSA DA bir süre sonra daha ileri gideceklerdir! Büyük bir adımla hem de... ABD'de bunu bilen çok adam var. Bilmeyenler de bence öğrenir!
Devam...
Neredeyse unutmuştuk. Dün bir anda gündeme düştü. SARKOZY... Gözaltına alındı. Neden? Niye şimdi? Çok kişi bilmiyor. Biraz buraya bakalım... Nicolas Sarkozy döneminde hem Pentagon hem de NATO birçok kez güç duruma düştü. Sarkozy, ABD'den hoşlanmaz.
Pentagon'la karşı karşıya gelmekten de mutlu olur... İşte krizin temeli bu.
Pentagon'daki bilgilere göre SARKOZY NATO'ya, NATO'nun gizli ordularına ait bazı bilgileri ABD karşıtı merkezlere verdi. Pentagon buna inanıyor! Pentagon düşmanlarını sevindirdiği düşünülüyor!
Bu durum nedeniyle Pentagon harekete geçti. Güney Afrika'da suikasta uğrayan Libya'nın eski lideri Kaddafi'nin danışmanı Beşir Salih'in elindeki belgeler, Fransız makamlarına ulaştırıldı. Belgelerde Sarkozy ve ekibinin, Kaddafi'den 50 milyon Euro aldığı kayıtlıydı. Bu paranın bir kısmı Sarkozy'nin servetine, geri kalan bölümü de seçim kampanyasına gittiği belgeleniyordu. Pentagon kendisine karşı operasyonlar yapan bir liderin, bir siyasetçinin veya bir vatandaşın başına neler gelebileceğini göstermek istiyordu. Amaçları bu! Sarkozy eğer bu mahkemeden hapis cezası almadan kurtulursa, yeni operasyonlarla karşı karşıya kalacak. Sarkozy için artık mutlu bir hayat yok. Pentagon bunun böyle bilinmesini istiyor...
Sarkozy'nin bir süre önce Pentagon'a haber gönderdiği de biliniyor.
Pentagon'un Beşir Salih'e Güney Afrika'da yapılan suikastın arkasında da Sarkozy'yi yönlendiren Fransız derin devletinin olduğuna inanıyor. Beşir Salih "Kaddafi, Sarkozy'yi finanse ediyordu.
Sarkozy bunun aksini iddia etti. Ben Sarkozy'den çok Kaddafi'yi inandırıcı buluyorum" dedi. Çünkü para trafiğinin merkezinde Beşir Salih vardı. Bu suikastın dışında Libya eski Petrol Bakanı Şükrü Ganim de, 2012'de öldürüldü.
Bu cinayetin arkasında da Fransız derin devleti vardı. Ganim, Sarkozy'ye nakit olarak para götüren ekibi yönetiyordu.
Bütün bunların arkasında yatan asıl gerçek 2011'de Sarkozy'nin NATO'yu daha doğrusu ABD'yi beklemeden LİBYA'yı vurmasıydı! Pentagon bunu unutmadı. Şimdi bir şekilde intikam almak istiyor. Ama Fransız Derin DEVLETİ buna geçit verir mi!
Göreceğiz... Pentagon hala dünyayı Washington'dan yönetmek derdinde...
Değişimi ve uyanışı göremiyorlar.
Sarkozy ile mücadele etsen de AFRİN'de GOL yiyorsun! Yarın başka yerde!
Muhtemelen Münbiç'te... Dostluk, arkadaşlık, müttefiklik ve adil paylaşım üzerine bir sistem gelmezse can yaksalar da canları yanar...
AKIL BARIŞI SAVUNUYOR.
Trump da öyle. Trump-Erdoğan-Putin üçgenine itiraz ediyorlar. Her şey onların istediği gibi olmaz, olmayacak da.
Anlayacaklar... Umarım uzun sürmez.
ANLAMALAR I!.
Yazarlar
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları








































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.01.2018
31.10.2018
30.10.2018
25.10.2018
24.10.2018
23.10.2018
18.10.2018
12.10.2018
11.10.2018
10.10.2018