Ergün Diler
KAŞIKÇI olayı hem Türkiye'de hem dünyada önemini koruyor. İnanılmaz mesajlarla dolu bir operasyon.
Üzerindeki şal yavaş yavaş alınmakta. Sis perdesi aralanmakta. Bunun için çalışanlar ve arka planı bilenler olayı sızdırmakta. Doğal olarak da yazılmakta...
Bunlara bakıp gidelim bugün...
ÖNEMLİ ÇÜNKÜ...
Bir de dün yazımızın sonuna koyduğumuz soruya cevap bulmaya çalışarak ilerleyelim...
Amerika Birleşik Devletleri'ne yön vermeye başlayan güç artık Pentagon.
Bunu son Washington Post gazetesi yazarı Cemal Kaşıkçı olayında da gördük. Pentagon, dünyanın en güçlü ailesi Rothschild'e karşı Akdeniz ve ARAMCO'nun tamamına sahip olmak için küresel sıcaklığı daha da arttırmaya başladı. Kaşıkçı olayına böyle bakmalıyız. Öncelikli olarak Kaşıkçı'nın infazı çok özel bir plan dahilinde gerçekleşti.
Pentagon, Veliaht Prens Selman'ı köşeye sıkıştırmak için en ciddi adımı attı.
Önemli adamı Kaşıkçı'yı infaz ettirdi. Bunun kanıtı elbette yok. Ama gerçeklere seyahat edecek DATA mevcut...
Şunu gördük ki Pentagon, Kaşıkçı olayını Suudi Arabistan'da Prens Selman'a yaptıracak kadar da güçlü.
Selman, çok kolay yönetilebilir biri. 9 Mart 2018'de Londra'da Rothschild ailesine teslim olan Prens Selman, 20 Mart'ta Washington'da Pentagon tarafına geçti. Mayıs ayında da tekrar ailenin tarafında olduğunu açıkladı.
Prens Selman, 20 Mart'ta kaldığı otelde Washington Post'tan iki gazeteciyi ağırladı.
Biri David Ignatius diğeri de CEMAL KAŞIKÇI.
Artık ikisini de tanıyoruz.
Ignatius Davos'ta hafızalara kazındı. Hatırlayın...
Prens Selman, Ignatius ve Kaşıkçı'ya projelerini anlattı. Prens Selman'ın ılımlı İslam projelerini aktardığı iki gazeteciden ilginç bir öneri de geldi. Selman'a, "Opera Arabistan için harika olur" dediler. Selman da opera binası fikrini bu iki gazeteciden aldı ve kabul etti.
Şimdi o iki gazeteciden biri Selman'a infaz ettirildi.
Eğer Selman, şimdi Pentagon tarafına geçtiğini açıklamazsa, işte o zaman operasyonun tek suçlusu olacak. ABD Başkanı TRUMP, Selman'la yaptığı görüşmede sürekli taraf değiştirenlerin bu dünyada yaşamasının zor olduğunu söyledi.
Önemli bir açıklamaydı, üzerinde kimse durmadı!
Hatta Cemal Kaşıkçı'nın infaz edildiğinden sadece birkaç saat sonra Trump, Mississippi'de, "Kral Salman'ı severim, ama ona dedim ki, 'Bak Kral seni koruyoruz. Biz olmasak orada (iktidarda) 2 hafta bile duramazsın. Ordun için ödeme yapmalısın" dedi.
Bu açık şekilde baba Selman'a değil Prens Selman'a son uyarıydı. Prens Selman, yanındaki Amerikalı görevlilere, "Kimseden çekinecek durumumuz yok. Biz de kendi kararlarımızı alabiliriz" dedi.
Ertesi gün de Selman, "Her şeyi onlardan parayla satın aldık. Paranın gücünü biliyorlar, biz de biliyoruz" cevabını verdi.
İşte bu açıklamadan sonra İstanbul Konsolosluğu'nda Kaşıkçı'nın infaz iddiaları dünyaya servis edildi. Eğer Prens Selman, "ABD tarafına geçiyorum" deseydi, Cemal Kaşıkçı'nın kalp krizi geçirerek hayatını kaybettiği açıklanacaktı. Hatta Kaşıkçı, İstanbul'da tamamen Pentagon tarafından yönetilen hastanede hayatını kaybetmiş olacaktı.
Suçlanacak kimse de olmayacaktı.
Şimdi ise Selman, hedefin ortasında kaldı.
ABD, Selman'a açık şekilde son kez tarafını seçme şansı sundu. Eğer Selman, tekrar PENTAGON tarafında yer alırsa, olay kısa sürede kapanır. Ancak o vakit de doldu sanırım.
Çünkü ibreler artık Prens Selman'ı işaret ediyor. Selman, ABD tarafını seçerse de büyük sıkıntı yaşanacak. Çünkü Akdeniz ve ARAMCO'da aile usulca çok yol aldı. Selman sayesinde...
ABD'nin ARAMCO'yu geri alması kolay değil. Sadece Akdeniz'de ailenin üzerinde baskı kurabilir, ki bunu zaten yapıyor.
Büyük bir korku içinde yaşayan Prens Selman için gelecek çok kötü.
Çünkü Pentagon tarafından yönlendiren medya, şu anda Selman'ı azmettirici olarak görüyor. Çok net bir şekilde Selman karşıtı gibi görünen Kaşıkçı'nın (Aslında değil), Selman tarafından infaz edildiğine inanacak milyarlarca insan var.
Bir tarafta yer alabilirsin.
Ancak sürekli taraf değiştirirsen, iki tarafın da piyonu olursun ve ömrün de uzun olmaz.
Belki de Selman gelecekte kitaplarda yer alacak, bir piyon olarak okutulacak. Haziran 2017'de Suudi Arabistan Kralı Selman, veliaht prensliğine Muhammed bin Nayif'in yerine oğlu Muhammed bin Selman'ı getirirken bunların yaşanacağını biliyordu.
Çünkü güç sadece Prens Selman'ı 'gerçekten' uzaklaştırırdı. Öyle de oldu.
İngiltere veya Amerika Birleşik Devletleri'ni arkasına alan Selman, babasını bile görmezden geldi.
Tanımadı yani...
Prens Selman'ı defalarca uyaran baba Selman'ın ağladığını da biliyoruz. Çünkü oğlunu her şekilde kaybettiğini gören bir babanın gözyaşları da asit kadar etkili olur.
Ülkede prenslere düzenlenen operasyonun arkasında oğul Selman vardı. Baba Selman o gün de bu operasyona karşı çıkmıştı. 30'lu yaşlarda herkes kendini tecrübeli sanır. Selman da böyle düşünüyordu. ABD Dışişleri Bakanı POMPEO belki de Kral Selman'a oğlunun hayatı için bir teklifte bulundu.
Eğer öyleyse, Arabistan'ın ABD'ye ödeyeceği rakam belki de 1 trilyon dolar. Selman bu kadar eder mi? ABD için aslında Selman'ın değeri 50 cent. Ancak Amerika, kendisi için 50 cent olan birini 1 trilyonla takas edebilir. Karar Selman ailesinin.
Pompeo, Arabistan ziyaretinde ARAMCO'yu hiç konuşmadı. Çünkü ARAMCO'nun sahibinin Arabistan'da değil Londra'da olduğunu biliyordu. Bunlar önemli adımlar. Kaşıkçı'nın burada yani İSTANBUL'da ortadan kaybolması nasıl tesadüf değilse bundan sonra yaşanacaklar da tesadüf değil.
İstanbul tercihi çok ama çok önemli... Kavganın boyutlarını bilenler için her şey normal...
Daha çok şey yaşanacak....
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.01.2018
31.10.2018
30.10.2018
25.10.2018
24.10.2018
23.10.2018
18.10.2018
12.10.2018
11.10.2018
10.10.2018