Eser KARAKAŞ
Tarzan zor durumda (Tarzan iyi bir figürdür bu arada, aman yanlış anlaşılmasın).
Erdoğan her ne pahasına olursa olsun faizleri aşağı çekmek istiyor.
Haksız da sayılmaz, yüksek faiz, ister nominal, ister reel olsun, kötü bir şeydir, yüksek faizle mücadele şart ama doğru enstrümanları kullanarak.
Ancak, bu ortamda faizleri emirle aşağıya çektiğiniz zaman kur patlıyor, kur-enflasyon geçişliliği çok yüksek, enflasyon azıyor.
“Tarzan zor durumda” derken muradım tam da bu.
Yüksek faiz de çok kötü, yükselen kurlar da, yüksek enflasyon da; bu durumu tersine çevirmek lazım.
Prof. İzzet Özgenç’in ekonomik krize bağlı olarak OHAL ilanı ihtimalini dile getirmesi de deyimin orijinal anlamında “tüy dikiyor”.
Aslında, hem faizi hem kuru, hem de enflasyonu aşağı çekmek mümkün.
Bunun nasıl yapılacağını da Tarzan, pardon Erdoğan çok iyi biliyor.
Erdoğan 2003’de Başbakan olduğunda faizler de, enflasyon da yüksek idi.
Çok değil, beş senede, mesela 2007 sonunda, 367 ve 27 Nisan dangalaklıklarına rağmen, faizler de enflasyon da tek haneye düştü, TL de dolar karşısında önemli ölçüde değer kazandı.
Kanımca bu sonuca bugün de ulaşılabilir şayet Erdoğan tekrar 2003 politikalarına geri dönme cesaret ve ferasetini gösterebilir ise.
O yılları çok iyi bilen bendeniz de bugün Cumhurbaşkanımıza, şayet gerçekten faizleri, kurları, enflasyonu iktisat bilimi ile, mesela Nobelli iktisatçı Mundell’in modeli ile kavga etmeden düşürmek istiyor ise, bir yol haritası sunuyorum.
Ne de olsa ülkemizin Cumhurbaşkanı Erdoğan, karınca kararınca destek vermemiz vatandaşlık vazifemiz.
Yol haritası için Erdoğan şunları söyleyebilir hemen bugün:
1-İstanbul Sözleşmesi’ne geri döneceğiz.
2-2004 senesinde kendi getirdiğimiz Anayasa'nın son paragrafını hukukta ve siyasette rehber edineceğiz.
3-AYM ve AİHM kararlarını hiç tereddütsüz hemen uygulayacağız.
4-Haklarında AİHM’in tahliye istediği Selahattin Demirtaş ve Osman Kavala usulünce tahliye edilecekler.
5-Türkiye’ye, AB’ye, tüm dünyaya Türkiye’nin evrensel standartlarda hukuk devleti ve demokrasiye döneceğini ilan ediyoruz.
6-Kara para aklama ve narkotik pisliklerine bulaşmış herkesi, bugünkü görevleri ne olursa olsun, hemen yargının önüne çıkaracağız.
7-17-25 Aralık sürecinde ortaya dökülen iddiaların üzerine tüm dürüstlüğümüzle gideceğiz.
8- Üç milyar dolar bayıldığımız S-400’leri hatamızı kabul edip, vergi mükellefinden özür dileyip daha iyi bir Türkiye geleceği için betona gömüyoruz.
9-Yeni, etkin, anayasal ve yasal değişiklikler içeren bir Kürt ve Alevi açılımı yapıyoruz.
10-Sayıştay’ın kamu idarelerini ve kamu parası kullanan tüm birimlerinin denetlemesinin önündeki yasal ve yasal olmayan tüm engelleri kaldırıyoruz.
11-Büyük yangınlar, taşkınlar, deprem ve savaş halleri dışında kamu ihalelerinde İhale Kanunu’nun 21-b maddesini devreye sokmayacağımızı deklare ediyoruz.
12-Parlamenter sisteme dönüş için hemen çalışma başlatacağız ama çok kısa vadede Cumhurbaşkanlığı Hükümet sisteminde yüksek yargı mensupları, büyükelçiler, rektörler, RTÜK gibi anayasal üst kuruluşların başına yapılacak tayinlerde TBMM’nin üçte iki onayını gerektiren anayasal düzenlemeyi hemen Meclis’e getiriyoruz.
13-Çok geniş çaplı bir genel af için hemen çalışma başlatıyoruz.
14-AB ülkelerinin başkentlerine ve AB Komisyonu’na tam üyelik müzakerelerinin yeniden ve etkin bir biçimde başlaması için ziyaretlere başlıyorum.
xxx
Bu liste ilk aklıma gelenler, daha çok genişletilebilir.
Emin olabilirsiniz, Erdoğan çıkıp böyle bir açıklama yapsın (artık inanan kalmış ise) yarın dolar on TL’nin altına iner, ülkeye para girişi artar, hem kurlar hem de faizler düşer.
İş bu kadar basit.
En azından OHAL ilanından hem daha basit hem daha ahlaklı.
Ne dersiniz Sayın Cumhurbaşkanım?
Bu maddeler öyle yabancınız olan maddeler değil, kahir ekseriyeti bu ülkede 2003-2007 döneminde sizin başbakanlığınız döneminde hayata geçirildi ve kişi başına milli gelir 4 bin dolardan on bin dolara çıktı yani vatandaşlar daha zengin oldular, enflasyon ve faizler tek haneye düştü, TL değerlendi o dönemde.
Bugün neden olmuyor?
Nedeni sadece siz ve getirdiğiniz sistem olmasın sakın?
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları











































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.12.2025
18.12.2025
8.12.2025
1.12.2025
26.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
3.11.2025
28.10.2025
23.10.2025