Eser KARAKAŞ
Rahmetli Çetin Altan aramızda olsa idi muhtemelen “enseyi karartmayın” derdi, bunu da unutmayalım.
2019 Türkiye’sinde “İşler çok da kötüye gitmiyor, kafayı takmayın” diye bir yazı başlığı, üstelik Türkçe ve Türkçe okuyanlara yönelik, birilerinin haklı tepkisini çekebilir.
Bugün Cumartesi, köşe yazıları hafta sonları daha “light” konulara yönelik olabiliyor, benim yazacağım konu hiç de “light” bir konu değil ama içinde Türkiye geçmeyeceği için böyle bir gönderme yapabiliyorum.
Dünyanın son iki yüzyılını kapsayan bir dizi araştırmanın (Visual capitalist: Our World in data) çok kısa bir özetini sunacağım, altı temel konuyla ilgili özet bilgi aktaracağım, konular şunlar:
1-Uç fakirlik (extreme poverty)
2-Demokrasi
3-Temel eğitim
4-Aşılanma
5-Okur yazarlık (literacy)
6-Çocuk ölümleri
İki kavramın yanına İngilizcelerini de yazdım, “extreme poverty”i nasıl tercüme edebileceğimi bilemedim, uç fakirlik dedim; “Literacy için de “okur-yazarlık” diyorum, bizde alışılmış olan ifade bu ama malum bu okur-yazarlık ifadesi ağırlıklı olarak latin alfabesine geçmeden önceki bir ifade çünkü o hurufatla okur olup, yazarlık olmayabiliyordu, böyle bir ayrım vardı, bugün artık bu ayrım yeni harflerle kalktı ama “okur-yazar” deyimi hatıra kaldı, “literacy” ifadesini kullanan diller için zaten böyle bir ayrım hiç olmamış.
Gelelim 1820’den günümüze, yaklaşık iki asır, bu altı temel kavramda dünyada karşımıza çıkan dönüşüme.
1820 senesinde dünya nüfusunun yüzde (%) 94’ü uç fakirlik sınırının altında, sadece yüzde 6’sı üzerinde yaşıyormuş; 2019’a yaklaşırken bu manzara değişiyor, dünya nüfusunun yüzde 90’ı uç fakirlik sınırının üzerine çıkarken bu sınırın altında yüzde altılık bir dünya nüfusu kalıyor.
Meseleye uç fakirlik değil de fakirlik olarak yaklaştığınızda durum epey değişebiliyor, bunu da hatırlatalım.
1820 senesinde dünya nüfusunun yaklaşık yüzde biri (ABD) bugünkü tanıma yakın bir demokrasi altında yaşarken, yüzde 99 bu tanımın dışında kalıyor; 2019’a gelirken dünya nüfusunun yüzde 44’ü hâlâ demokrasi şemsiyesinin dışında, yüzde 56’lık bir kesim ise şöyle ya da böyle demokrasi ile yönetiliyor.
Temel eğitim konusunda 1820’de dünya nüfusunun %83’ü temel eğitim göremezken, 2019 senesine doğru temel eğitim dışında kalan dünya nüfusu yüzde yüzde 14’e iniyor, %86 bir biçimde, bir düzeyde temel eğitime ulaşabiliyor.
Aşılanma konusunda 1820’de aşılanma oranı yüzde sıfır iken (daha aşı tam bilinmiyor) 2019 dünyasında bu oran yüzde 86’ya çıkıyor, temel aşılara ulaşamama yüzde 14 oranında kalıyor.
1820 senesinde dünya nüfusunun yüzde 88’i okur yazar değil, ancak yüzde 12’si okur yazarlık tanımına girebiliyormuş; 2019’a yaklaşırken dünya nüfusunun yüzde 85’i için okur yazar denebiliyor artık, %15 bu tanım dışında kalıyor hâlâ.
Çocuk ölümleri konusunda 1820 senesinde sağlıklı doğan bebeklerin yüzde 43’ü beş yaşına gelmeden hayatlarını kaybederken, beş yaşını arkada bırakan çocukların oranı % 57 imiş sadece; 2019’a gelirken sağlıklı doğan bebeklerden yüzde 4’ü beş yaşına gelemeden aramızdan ayrılıyorlar, yüzde 94’ü beş yaşını geride bırakabiliyor.
xxx
Görebileceğiniz gibi dünyamız 1820’den günümüze daha yaşanabilir bir dünya haline gelmiş, muhtemelen bundan sonra işler daha da iyiye gidecektir.
Türkiye’nin de, AKP’ye, liderine rağmen, bu olumlu sürecin, mesela demokraside, mesela uç fakirlik konusunda bu sürecin dışında kalması zor.
Enseyi karartmayın.
Yazıda Türkiye adı geçmesin istedim ama yine de olmadı, dayanamadım, değil mi?
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları





































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.12.2025
18.12.2025
8.12.2025
1.12.2025
26.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
3.11.2025
28.10.2025
23.10.2025