Fehmi KORU
Vali teftiş için habersiz geldiği kazada kaymakamı bulamayınca hükümet konağının kapısına bir koltuk koydurmuş ve orada oturup geleni geçeni seyrediyormuş… Bir bakmış, yaşlıca kaymakam -makam arabası gibi- küçükçe bir merkebin üzerinde geliyor. Yaklaşınca, vali, “Aman kaymakam bey, merkep sizi düşürmesin” diye takılacak olmuş… Kaymakam hiç duraklamaksızın “Merkebim pek ‘kâmil’dir paşam” cevabını vermiş…
Edebiyat tarihleri bu mükalemeyi kayda geçiriyorlar; çünkü valinin adı Kâmil Paşa, ona cevabı patlatan da hicivleriyle meşhur Şair Eşref…
Düşünün, valiyi ‘merkep’ yapan bir kaymakam… Hem de yüzüne karşı…
Nereden aklıma geldiyse, bayram günlerini Eşref‘in hayatını ve şiirlerini okuyarak değerlendirmek istedim.
Bir kere ömrünün büyük bölümü devlet hizmetinde geçmiş biri o: 1879’da Fatsa’da başladığı kaymakamlık görevini, Çapakçur, Hezan, Ünye, Tirebolu, Garbi Karaağaç (Acıpayam), Buldan, Kula, Kırkağaç ve Gördes’te de sürdürmüş…
Devleti tanıyor. Devletin kaymakamı. Ama şu mısra da ona ait: “Asiyab-ı devleti bir hâr da olsa döndürür.” Mısrada geçen ‘asiyâb’ çark, ‘hâr’ da merkep demek.
Vali ve edip Ahmet Vefik Paşa‘ya bu mısra okununca, o şu tepkiyi vermiş: “Döndürür döndürmesine amma, eşekçesine döndürür…”
Sultan Abdülhamid karşıtı Şair Eşref
Dili zehirli bir hiciv şairi Eşref. En keskin mısralarını dönemin padişahı 2. Abdülhamid için söylemiş…
Mısır Osmanlı’dan kopunca şu dörtlüğü yayınlamış:
“Vakt-i fırsat gözetir sahib-ı cihan / Tutar elbette elinden kaçanı / Gene sahip olur inşallah / Mısır’ın kaldı elinde koçanı”
Ülkede kalamaz hale gelince önce Mısır’a (1904), oradan da Fransa, İsviçre, Kıbrıs’a yolunu düşürmüş Şair Eşref ve yeniden Mısır’a dönmüş. Bu zoraki seferleri sırasında şu dörtlüğü yazmış:
“Nefret ettim badema Osmanlı namı istemem / Yok mu istikraha hakkım söyle Allah aşkına? / Padişahım başka bir lutuf istemem senden, fakat / Tâbiiyetden beni affeyle Allah aşkına.”
Meşrutiyet yeniden ilan edildiğinde ülkeye dönmüş ve yeniden kaymakam atanmış Eşref; Turgutlu’ya… İttihatçılar kendisini oradan biraz uzağa, Adana’ya, vali muavini olarak göndermiş, ancak görevde daha dördüncü ayını doldurmadan vali muavinliği makamını ilga edip Eşref‘i açıkta bırakmışlar.
Sivri dili İttihatçılara da batmış çünkü.
Curcuna… Zuhuri… Hacıyatmaz… Kalender… Edep Yahu… Bunlar Şair Eşref‘in şahsen çıkardığı içinde siyasi mesajlar bulunan şiirlerinin yayınlandığı gazeteler… Bir de onun adına ‘Eşref’ diye bir gazete çıkmış, Şair Eşref ona da katkıda bulunmuş…
Yazdığı taşlamalar, hiciv şiirleri de 12 ayrı kitapta toplanmış…
Vefat tarihi 1914. Kırkağaç’ta ölmüş. Vefat etmeden önce yazdığı şu dörtlük mezar taşı üzerinde hala duruyor:
“Kabrimi kimse ziyaret etmesin Allah için / Gelmesin reddeylerim billahi öz kardaşımı / Gözlerim ebna-yı âdemden o rütbe yıldı kim / İstemem ben Fatiha, tek çalmasınlar taşımı”
Acımasız değil mi?
Dönemin önemli devlet adamlarından Bahriye nazırı Hasan Paşa için şu dokundurmasına ne demeli:
“Şu bizim nazır-ı Bahriye Hasan Paşa’yı / Böyle tarif ediyor vak’anüvisan-ı ümem / Gelecek olduğunu bilse idi neslinden / Almadan Hazret-i Havva’yı boşardı Âdem.”
Kahvehane köşesinde yatıp kalkan Şair Eşref
Emeklilik döneminde bir ara İstanbulu mekan tuttuğunu da öğreniyoruz Eşref‘in. Zekasına ve şiirlerine hayranlardan biri Süleyman Nazif. Bir diğeri de Mithat Cemal Kuntay. Genç Mithat Cemal hayranı olduğu Eşref‘le ilgili kaleme aldığı bir manzumeyi Süleyman Nazif‘e verir, o da Eşref‘e ulaştırır.
Bundan sonrasını Mithat Cemal‘in anlatımıyla aktarayım:
“-Seni görmek istiyor. Şimdi bekliyor, gideceğiz.
– Evi nerede efendim? dedim.
– Ne evi, dedi. Sirkeci’de kahvede yatıp kalkıyor!
Şaştım. Abdülhamid’i devirecek kudretteki bombaları bizim hafızalarımıza dağıtan şair Sirkeci’deki bir kahvehanede nasıl yatıp kalkardı? Süleyman Nazif izah etti:
– Kahvehanenin camlarına bezler örtülmüş. Hususi bir oda haline konulmuş. Orda yatıp kalkıyor.
Bu izahta bir şakanın edası yoktu. İnanmak lazımgeldi, ve Süleyman Nazif’le beraber kalkıp gittik. Sirkeci’deki bu camları örtülü ve küçük köşe kahvehanesine girdiğimiz zaman (..)
Süleyman Nazif beni takdim etti. Eşref, bana:
-Lâyık olmadığım iltifatta bulunmuşsunuz.
Dedikten sonra manzumenin bulunduğu dergiyi yanındaki yastığın altından çekti, oğluna uzatarak:
– Bunu sen al, babandan sana miras bu kalacak!
Dedi. Süleyman Nazif’le bu ziyaretten dönerken bir şeye şaşıyordum: Bir ihtilal fırtınasının Sirkeci’deki bir köşe kahvehanesine sığdığına. (Son Posta, 21. 10. 1945).
İttihatçılar gelince Şair Eşref
Sultan Abdülhamid karşıtlığında zirve yapan Şair Eşref ülkeye İttihatçılar eliyle Meşrutiyet geldiğinde önce müthiş heyecana kapılmış, ardından meydana gelen siyasi gelişmelerle pek çokları gibi hayal kırıklığına uğramış. Özellikle de gazeteciler Hasan Fehmi, Ahmet Samim ve Zeki Bey gün ortasında İttihatçı sergerdeler tarafından öldürüldüğünde…
Geçmişe dönük pişmanlığını farklı bir üslupla şöyle dile getiriyor Eşref:
Musibetten, beladan ibret aldık, ya Resulallah!
Uyandık şimdi, evvel haba daldık, ya Resulallah!
Aceb dergah-ı Haktan biz ne çaldık, ya Resulallah!
Meded kıl, biz nasıl bu ellerde kaldık, ya Resulallah!
Bugünlerde bunaldıkça bunaldık ya Resulallah!
Hasan, Ahmet, Zeki Bey hangi derde mübtela oldu?
Sokaklarda müretteb hangi katiller bela buldu?
Nasıl ellerde istanbul muhit-i Kerbela oldu?
Meded kıl, biz nasıl bu ellerde kaldık, ya Resulallah!
Bugünlerde bunaldıkça bunaldık, ya Resulallah!
Şair Eşref gazeteleri ve gazetecileri de ihmal etmemiş. Şu dörtlükte, “Bir şeyin doğrusunu öğrenmek istiyorsan, gazetelerin yazdığının tam tersini düşün” tavsiyesinde bulunuyor:
“Şifre bizde gazete, tecrübedir miftahı, / Dikkat et sözlerime, cümle mebahiste oku: / Bilmek istersen eğer sıhhatini bir şeyin, / Vak’anın aksini evrak-ı havadiste oku!”
NOT: Bu yazıdaki pek çok bilgi ile Eşref‘in bütün şiirlerini Hilmi Yücebaş‘ın ‘Şair Eşref’ adlı kitabında bulabilirsiniz. Tabii kitabı kitapçılarda bulabilirseniz.
Yazarlar
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.08.2025
5.08.2025
3.08.2025
27.07.2025
25.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
21.07.2025
19.07.2025
17.07.2025