Hadi ULUENGİN
TARAF’taki krize değinmek istemiyordum. Hayır, kol kırılır yen içinde diye değil!
Birincisi, önce olup biteni tam kavrayamadım. İkincisi ise az buçuk anladıktan sonra bile öyle “zıt çelişki” (!) falan keşfetmedim. Karşılıklı suçlamaları da yersiz buldum.
Ancak, başta battı, batıyor diye düğün bayram eden ulusalcı avene olmak üzere hemen herkes bizim gazetedeki buhrana öyle bir odaklandı ki, bir iki lâf söylemek artık farz oldu.
Artı, böyle bir ilgi TARAF’ın demokratik süreçteki hayatiyetini tekrar ortaya koydu.
***
BU sütundaki ilk yazımı 1 Haziran 2012 günü şu paragrafla bitirmiştim:
“... (ortak misyon duygusallığı paylaşıyoruz diye) gerek gazete bünyesinde, gerek harici mekânda tek sesli bir koroya dâhil olduğum ve olacağım sanılmasın. Asla!
Akıl çağına ulaşmamız ve totalitarizm ve otoritarizmle köprüleri atma sancılarımız bizlere birey olmayı da öğretti. (...) Artık hiçbirimiz tekrar kolektif kalıplara sığmayız.
Kaldı ki adı şimdiden demokrasi tarihine yazılmış olan TARAF, tabii ki asgari paydalar hariç, aynı olaylara ayrı yaklaşımlar forumu sunduğunu da çoktan ispatladı” (...)
***
İMDİİ, siftahı böyle yapmış birisi olarak Ahmet Altan ve Yasemin Çongar ayrılınca ne kadar hüzünlendiysem, tabii ki Oral Çalışlar ayrıldığında da o ölçüde hüzünlendim.
Oral ve onunla birlikte istifa edenlere dâhil olan Halil Berktay ve Alper Görmüş zaten kırk küsur senelik arkadaşım. Üç aşağı beş yukarı aynı kültürü ve hedefi paylaşıyoruz.
Ama genel yayın yönetmenliğine getirilen Neşe Düzel de bir otuz yıllık arkadaşım!
Neşe’yle de yine aynı oranda, yine aynı hedefi paylaşıyorum.
Gökten melaikeler inip yemin etse kimse beni birincilerin barış uğruna demokrasiyi “satacağı” (!), ikincilerin de demokrasi adına barıştan “cayacağı” (!) iddiasına inandıramaz.
Zaten de birini diğerinden ayırmak abesle iştigal eder. Etle kemik ayrışamaz.
Dolayısıyla, fark bile değil, yegâne nüans taktik öncelikler konusunda ortaya çıkabilir.
Nitekim de bunun içindir ki ilk yazımı “TARAF, tabii ki asgari paydalar hariç, aynı olaylara ayrı yaklaşımlar forumu sunduğunu çoktan ispatladı” diye noktalamıştım.
Dün böyleydi, bugün de böyledir! Yarın da böyle olmayacağına ihtimal vermiyorum!
Kaldı ki şu yaşa geldim ve sırtımda yumurta küfesi yok, aksi takdirde benden paso...
***
ÖTE yandan, son tahlilde dışarıdan bakan bir gözlemci olarak kanaatim odur ki yaşanan her iki kriz de esas itibariyle TARAF’ın kurumsallaşamamış olmasından kaynaklandı.
Okuduğunuz gazete klasik ve geleneksel anlamda “müessese” niteliği yansıtmıyor.
Muhtemelen ebedi mali zorluklar, egemenlerin sıkı markajı, çalışanların birey egosu veya patronajın“management” zaaflarıyla açıklanabilecek olan bu durum belki “sıradışı” kalmak ve “sürüye uymamak” açısından hoş olabilir.
Fakat kaçınılmaz olarak ciddi dezavantajlar da getiriyor ve buhrana tahvil oluyor.
Dolayısıyla bana sorarsanız, TARAF’ın sivil demokrasi misyonu itibariyle mutlaka aşılması gereken bu son kriz de öyle “uzlaşmaz ideolojik çelişkiler”de (!) falan değil, gazetemizin başka bir örneği olmayan “nev-i şahsına münhasır” kimliğinde hayat buluyor.
Ulusalcı avenenin attığı çamur da dezenformasyondan başka hiçbir anlam taşımıyor.
***
YAZIYI Murat Belge’nin harfiyen katıldığım makalesinden alıntıyla bitiriyorum.
“...şaşmaz bir biçimde, demokrasiden taraf alma konusunda, Türkiye medyası içinde Taraf’ın benzersiz bir sicili olduğunu görüyorum. Bu sicilin bir arızaya uğramadan devam edeceğine inanıyorum (böyle olmayacağına dair bir sinyal almadım).
Onun için de yazmaya devam ediyorum!”
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları


















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.02.2016
12.02.2016
6.02.2016
29.01.2016
22.01.2016
18.01.2016
15.01.2016
8.02.2016
1.02.2016
25.12.2015