Hasan Bülent KAHRAMAN
Böylece dünya savaşına adım adım yaklaşıyoruz desem o bile yanlış. Belki de dünya savaşı çıktı, biz yeterince fark etmiyoruz. Önemli olan Türkiye'nin o savaşın neresinde olacağı? Bunca karmaşıklaşmış bir OD denklemi içinde ve pozisyonlar savaşı yapılırken, Türkiye veya bir başka ülke, hiç istemediği bir kombinezonun içinde yer alabilir. Yani durum vahim!
Neden bu hale gelindi sorusuna önce kısa ve dar bir cevap vereyim, sonra da daha geniş ve büyük bir neden göstereyim.
Küçük neden, ABD'nin şaşkınlığıdır. Irak'a müdahale ettiği ve OD dengelerini sarstığı günden başlayarak ABD, kendi için dahi, ufuk açıcı, hiza istikamet tayin eden bir politika üretemedi. Bush ve neo-con döneminin karanlığı sona ererken ortaya çıkan Obama ne yazık ki, 'ABD istisnacılığına son vermek' dışında siyaset oluşturamadı.
Sanılandan daha da önemli bir durumdur bu. Düşünün bir yandan OD 'boşaltılmış', altüst olmuş, öte yandan, kendisinden çok şey beklenen ABD bir şey yapamıyor. Bu 'sürecin'Libya'nın, Yemen'in çöktüğü, Arap Baharı'nın rejimleri devirdiği günlere kadar geri götürünüz. Doğan boşluğu sadece örgütlü bir kuvvet doldurabilirdi. O da ideolojik bir pozisyon alan İslamcılık oldu.
Şimdi geleyim büyük nedene. Bahsettiğim boşluğun ortaya çıkması, Soğuk Savaş Sonrasıdönemde adı konmamış bir dünya düzeni içinde cereyan ediyor. Tek kutuplu dünyadediğimiz hal de ortadan kalktı. Daha doğrusu dünyanın tek bir kutupla idare edilemeyeceği ortaya çıktı.
O kadar böyle ki, düşünün, BM, NATO gibi kurumlar yaşadığımız bütün olaylar karşısındaçaresiz kaldı. Karar üretmediği gibi aldığı kararlarla meseleleri daha da içinden çıkılmazhale getirdi. Hepsinden önemlisi, AB, yeni düzensizlik karşısında çöktü.
Bütün bu olumsuzluğa, kendine göre politikalarıyla direnen bir tek ülke ve yönetim var:Rusya. Belki dünyanın en yanlış politikalarını uyguluyor. Ama Rusya, bugün AB'yi parçalamak için çalışıyor. NATO'yu olduğu yere çivilemeyi, Ukrayna'yı ilhakıyla başardı.OD'ya yerleşti. İran'la ittifakını kurdu. Akdeniz'e şimdilik kesinkes uzanmış görünüyor.
O zaman savaş... Savaş, çünkü bu şartlar altında diplomasi yapacak düzen kalmadı. Diplomasi konuşmadır, bir masanın etrafında buluşmadır, belli bir düzenin müzakeresidirdiplomasi. Bugün masa yok ortada. Konuşmayı mümkün kılacak bir düzen söz konusu değil. Teorik olarak da savaş, diplomasinin bittiği yerde başlar. Ama diplomasi sıfır noktasındaki bir ilişki değildir. Verili düzenin sınır işaretleriyle hazırlanır.
Demektir ki, savaş büyüyecek. Taraflar birbirine tahammül edemeyecek bir sınıra gelene kadar bu gerginlik artacak.
Aslında bu durum belki de, yeniden iki kutuplu dünyaya doğru geri gidiştir. Nasıl olmasın, Rusya 1973'te geri çekildiği OD'ya alayişle, topla tüfekle, babasının eviymiş gibi geri döndü.
Gerçekten de buradan yeni bir dünya düzeni çıkabilir. Yeniden bir hegemonik paylaşımdünyası olabilir bu dünya. Ama daha zaman var.
Diplomasi savaşı engelleyemedi. Şimdi savaş diplomasi üretecek mi, onu göreceğiz...
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları






































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.08.2025
18.08.2025
17.07.2025
20.06.2025
13.05.2025
5.05.2025
6.03.2025
26.02.2025
13.02.2025
6.01.2025