Hasan Bülent KAHRAMAN
Çarşamba günkü yazımda belirttiğim gibi, anayasa yapma konusunda hayli 'ilginç' bir noktada bulunuyoruz. Bugün, diyorum, parlamentoda büyük bir temsil kapasitesimevcuttur. % 85 katılımla seçim yapılmış, parlamento % 90'a yakın temsil gücükazanmıştır. Böyle bir meclis anayasa yapmayacak da kim yapacak?
Gelin görün ki, kazın ayağı pek öyle değil. Değil, çünkü, ana iddiam budur, siyasal temsilkapasitesi sosyolojik temsil kapasitesiyle örtüşmüyor.
Mesela CHP bu bakımdan anayasa yapımına katılamıyor. Kaldı ki, temel bir iddiası ve ideolojisi olmadığı için bu oluşumda yer alamıyor. Halbuki, anayasa, temsil edilen sosyolojik grubun, sınıfın, kesimin siyasal/ sosyal taleplerini yansıtacak metindir.
Bu bakımdan Akparti ve Kürtler önce çıkıyor. Açıkça belirteyim ki, bu ikili bir anayasa yapmaya ve yaklaşık 100 yıldır devam eden sorunlu parantezi kapatmaya yeter. Fakat,Kürtler de şu sıralar, ne yazık ki, büyük taktik hatalar neticesinde siyaset üretemiyor.
Dolayısıyla parlamento daha uzun bir süre, ister komisyonu toplasın isterse toplamasın,anayasa yapamayacaktır.
Bu durumda ben asıl soruna değineyim: toplumun devreye girmemesi.
Şöyle düşünelim. 1990'larda Türkiye ağır krizler içindeydi. Cumhuriyet, laiklik, siyaset, meşruiyet, temsil krizleri yaşıyordu. Fakat onca krize rağmen mesela SHP sürekli olarakanayasal taleplerde buluyordu. Şimdi CHP'nin hatırlamadığı bir sloganı dikkatle, heyecanla üretmiştik: özgür birey, sivil toplum, demokratik devlet! Ve bu sloganı doğrulamak, somutlaştırmak için toplumun her kesimi harıl harıl anayasa taslağı üretiyordu. Hatta, TÜSİAD'ın oluşturduğu taslağın yarattığı krizi İshak Alaton büyüğümüzhatıralarında yana yakıla anlatıyor. Tekrar edeyim, Türkiye'nin her köşesinde, her sivil toplum kuruluşu bir anayasa taslağı ile ortaya çıkıyordu.
Bu sağlıklı, verimli ve hepsinden önemlisi doğru yöntemdi. Bir toplumun anayasasının, her darbe sonrasında olduğu gibi atanmış bir Kurucu Meclis, bir Danışma Meclisitarafından değil seçilmiş meclis tarafından yapılması elbette esastır. Ama o bile yetmez. Toplumun şu belirttiğim şekilde anayasa yapımına katılması gerekir.
Türkiye'de eksik olan budur. Sadece parlamentodaki temsil kapasitesinin anayasa hazırlamasını bekliyor toplum. Kendisi katılmıyor. Eksik, yanlış ve sakıncalıdır bu yöntem. Hatta bu durumda 'toplum yeni bir anayasa istiyor' demek de gerçek dışı bir ifadeye dönüşüyor. İhtiyaç varsa talep de vardır. Oysa yok o talep.
Bu vaziyetin getireceği kısıtlama, bütün o temsil kapasitesine rağmen, anayasanıntopluma ait olmayışı olacaktır. İstediğimiz kadar anayasaları demokratik niteliğibakımından birbiriyle mukayese edelim. 1961 ve 1982 anayasaları topluma karşı devleti savunur. Oysa anayasa toplumun olmalıdır, toplumu gözetmelidir.
Bu koşulu üretecek iki öneriyle bitireyim: bir, her parti kendi taslağını yazıp getirsin. İki,her STK, toplumun tüm katmanları, kendi anayasa talep ve taslaklarını hazırlasın.
Demokratikleşme ancak o zaman gerçek manasında sağlanır...
Yazarlar
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.08.2025
18.08.2025
17.07.2025
20.06.2025
13.05.2025
5.05.2025
6.03.2025
26.02.2025
13.02.2025
6.01.2025