Hasan CEMAL
Tayyip Erdoğan kürsüde.
Bölücülük yapıyor.
Hem de daniskasını...
Bir tarafa başörtülüleri koyuyor.
İmam hatiplileri koyuyor.
Erdoğan’ın gözünde kendinden olmayan herkes dinsiz imansız!
Bir zamanlar başbakanlığı döneminde Erbakan Hoca da öyleydi, “Bizden olmayan patates dininden” derdi.
Şimdi Erdoğan aynı havada.
“Biz imam hatipliyiz, biz başörtülüyüz!” diye sesini yükselttikçe, topluluk dalgalanıyor:
Ya Allah bismillah Allahüekber!
Kılıçdaroğlu’nu yuhalatıyor:
“Zorunlu din derslerini kaldıracakmış... İmam hatipleri kapatacakmış...”
Topluluk dalgalanıyor:
“Yuuhh!”
“Din iman bunlara bırakılır mı?..”
Kürsünün ön tarafı ses veriyor:
Ya Allah bismillah Allahüekber!
Slogan atarcasına konuşuyor:
“Dinsiz imansız bir millet olur mu?”
“Milli manevi değerlerle mücehhez bir nesil yetiştireceğiz.”
Haykırıyor:
“Bizim tek Kâbemiz var, o da Mekke’dir!”
Kalabalık yine dalgalanıyor:
Ya Allah bismillah Allahüekber!
Arkasından dayılanıyor:
“Ben ne Özal’ım, ne Demirel’im, ne Çiller’im, ben Kasımpaşalı Erdoğan’ım, Erdoğan...”
28 Şubat bir uçsa,
'Erdoğan devleti' de öbür uç değil mi?
Son olarak sözü 28 Şubat’a getiriyor.
Biliyor, Sultanbeyli sakinlerinin postmodern darbe dönemine ilişkin kötü anılarını...
Evet, 28 Şubat bir uçtu.
Kötü bir uç...
İmam hatipli olana, başörtülü olana dönük, insan haklarıyla bağdaşmayan uygulamalarla bölücülük yapılmıştı 28 Şubat’ta.
Peki, şimdi Erdoğan ne yapıyor?
28 Şubat bir uçsa...
Erdoğan devleti de tam öbür uç değil mi?
28 Şubat nasıl toplumu böldüyse, kutuplaştırdıysa, şimdi aynısınıErdoğan devleti yapmıyor mu?
Bir tarafta başörtülüler...
Bir tarafta imam hatipliler...
Karşı tarafta dinsiz imansızlar...
Karşı tarafta ‘patates dini’nden olanlar...
Tayyip Erdoğan kafası bu.
Siyasetini din iman üzerine kurmuş durumda...
Siyasetini din bezirgânlığı üzerinden yapıyor.
Toplumu bölerek, toplumu uçlara iterek, cepheleştirerek tek adamlık yolunu açacağını umuyor.
Bu umudu tükendikçe de, daha fazla öfkeleniyor, daha beterbölücülük yapıyor.
Kısacası:
Erdoğan Türkiye’ye çok büyük kötülük ediyor. Memleketin barış ve huzurunu torpilliyor.
AKP dünyasında da
fark edilmeye başlanan gerçek
7 Haziran bunun için önemli.
Erdoğan’ın tek adamlığına dur demek için yaşamsal bir dönüm noktası çünkü.
Türkiye’nin cepheleşmeden, kutuplaşmadan kurtulabilmesinin yolu 7 Haziran’dan geçiyor.
Tek adamlık seçim sandığında ölümcül bir darbe yerse, Türkiye’de rahatlayacak.
Siyaset meydanında uzlaşma kapıları açılacak.
Diyalog kapıları açılacak.
Bir başka deyişle:
Türkiye siyaseti normalleşme rayına oturacak.
Siyasetin ‘merkez’e doğru çekilmesi imkân dahiline girecek.
Bunun için de, 7 Haziran’da ‘Erdoğan engeli’nin siyaset sahnesinden çekilmeye, etkisizleştirilmeye başlaması lazım.
Başka çare yok.
Bu gerçeğin ‘AKP dünyası’nda da fark edilmeye, görülmeye başlandığına dair işaretler gittikçe çoğalıyor.
Oyumu HDP'ye vereceğim, çünkü...
Kendi açımdan bir noktayı bir kez daha vurgulamak istiyorum.
Siyasette ‘Erdoğan engeli’nin etkisizleştirilmesinin ve siyasetin normalleşmesinin yolu, HDP’nin yüzde 10 barajını aşmasından geçiyor.
İşte ben oyumu yalnız bu nedenle değil, aynı zamanda ‘değişim’i temsil ettiği için de HDP’ye vereceğim.
Bu bakımdan Ahmet İnsel’in dün Cumhuriyet’teki yazısı ilginçti. Şu satırlarını köşeme alıyorum.
Radar Politik Analiz sitesinde 21 Mayıs’ta yayımlanan seçim sonuçlarının milletvekili sayısına yansıması simülasyonu, durumu tüm çıplaklığıyla ortaya koyuyor.
AKP’nin yüzde 44, CHP’nin yüzde 25, MHP’nin yüzde 16 aldığı, HDP’nin yüzde 9.5’te kaldığı bir seçim sonucunda, AKP’nin alacağı milletvekili sayısı 333 olabilir.
HDP barajı geçerse, yani yüzde 9.5 değil, yüzde 10 oy alırsa, yüzde 44 oy almış AKP’nin milletvekili sayısı 282’ye düşüyor!
HDP’nin barajı geçmemesi durumunda CHP’nin payına ilaveten 6 milletvekili düşüyor. MHP’ye ise sadece bir.
AKP’nin yüzde 44’ten biraz daha az oy alması ve HDP’nin yüzde10 barajını geçmesi durumunda, AKP’nin parlamentodaki milletvekili sayısı Meclis çoğunluğu için gerekli olan 276 sınırına yaklaşıyor.
Yüzde 40-41 oy oranı ise AKP’nin 275’ten az milletvekiliyle seçimden çıkması anlamına geliyor.
Buna karşılık HDP’nin yüzde 9.8 oy alması ve barajı geçememesi durumunda, yüzde 41 oy almış bir AKP 320 milletvekiline sahip oluyor.
Görüldüğü gibi, 7 Haziran seçimlerinde HDP’ye verilen veya çeşitli nedenlerle eli son anda gitmediği için HDP’ye verilmeyen oyların seçim sonrası Türkiye siyasal manzarasını belirleme gücü son derece yüksek olacak. HDP’ye verilen her oy, AKP’nin üçte iki Meclis çoğunluğuna sahip olması şansını azaltıyor.
Şu açık ki HDP’nin AKP’yi destekleyeceği bahanesiyle HDP’ye oy vermekten son anda caymanın anlamı, AKP’nin Meclis’te 50 civarında koltuğa el koymasını kolaylaştırmak olacak.
2002’de Genç Parti, esas olarak DYP, MHP ve ANAP seçmenlerinden oy almış, bu üç partiyi barajın altına itmiş ama kendi de barajı geçemediği için AKP’nin yüzde 34 oyla Meclis’te üçte iki çoğunluğa sahip olmasına yol açmıştı.
HDP’ye oy verme konusunda ikircikli olanlara hatırlatırız.
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- Ankara-İmralı-Kandil üçgeninde hava olumlu
3.03.2025 - Silahlara veda zamanı... Hoş geldin barış!
28.02.2025 - Erdoğan "eyy TÜSİAD" diye bağırdı, polis anında başkanları topladı!
20.02.2025 - Yine CHP'nin önemi üzerine..
13.02.2025 - Dostluklar insanı ayakta tutar!
28.11.2024 - CHP'nin önemi
12.11.2024 - Terör ve şiddete lanet olsun!
24.10.2024 - Açık mektup!
27.08.2024 - Ortadoğu cehennemine Gazze'ye BARIŞ gelecek mi?
20.04.2024 - 31 Mart, CHP için bir büyük seçim başarısı ama yetmez!
9.04.2024
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
ilhan keskinsoy
sayın gülay gökkürt,çözüm sürecinde yaptığınız gayretler geniş halk kitleleri tarafın dan takdirle karşılandığı için yeni soy adınız hayırlı olsun..........