Mehmet TIRAŞ
“Döviz ve Altının” kontrol edilemez yükselişi önlenemiyor…
İktidarın petrole üst üste yaptığı zamlar her defasında iğneden ipliğe zam olarak yansıyor.
Muktedir ve ortakları petrole yaptıkları zamlarla yetinmeyip, “KDV ve Tüm Vergilerde”, “vur abalıya” anlayışını abartarak sürdürüyorlar.
Bir avuç tuzu kuru insanın dışında milyonlarca insanın yaşamı daha da gittikçe zorlaşacak.
Demokratik ülkelerde devletin temel geliri vergidir.
Devlet vergi gelirlerini topluma hizmet götürdüğü vatandaşlarından toplar.
Vergi konusu demokratik devlet ve toplumların en hassas ve önemli konusudur.
Örneğin ABD’de yurttaş olma kriteri “devlet,bayrak,toprak” hamasetinden değil “vergi mükellefi” olmaktan, vergi kaçırmamaktan, verdiğin verginin çar çur olmasını önlemekten geçiyor.
Vergi kaçıranların cezası ABD’de ağır hapis…
Al Capone’un (1930 yılların ABD’nin ünlü mafya lideri) “vergi kaçırmaktan” hayatını karartmışlardı.
ABD’de Başkan adayları seçim meydanlarında vatandaşlarına şöyle hitap ederler; sevgili vergi mükellefleri ben seçilirsem sizin vergilerinizi sağlıkta, sosyal güvenlikte, eğitimde, alt yapıda değerlendireceğim gibi vaatlerde bulunurlar.
Vergi konusu Cumhuriyet’in 100.yılında bile bize ne kadar yabancı değil mi?
Bizde hiç vergi kaçırdığı için hapis yatanı duydunuz mu?
İki ay önce ülkede seçim oldu.
Hiçbir siyasetçinin ağzından vergiden, vergi mükellefinden ve kayıt dışı ekonomiden bahseden oldu mu?
Olmaz, bu gidişle de olmayacak.
Gelirler İdaresi Başkanlığının güncel listesine göre bizde 200’ün üzerinde vergi türü var.
Bu vergiler 7 başlık altında toplanıyor:
1-Gelir vergisi,
2-Katma Değer Vergisi(KDV)
3-Motorlu Taşıtlar vergisi(MTV)
4-Emlak vergisi.
5.Özel Tüketim vergisi.
6 -Kurumlar vergisi.
7-iletişim vergisi, olarak sıralanıyor.
Gelir İdaresi Başkanlığının 2022 yılının Mayıs ayı verilerine göre;gerçek vergi mükellefi sayısı 2 milyon 409 bin 845 kişi…
Halbuki hukuk devleti olan toplumlarda 18 yaşına girmiş her vatandaşın para kazansın kazanmasın vergi kaydı vardır…
Herkes vergi mükellefidir.
85 milyon nüfusu olan bir toplumun yüzde 3 vergi mükellefi var.
Bu doğrudan devletin ciddi bir vergi politikasının olmadığının ispatıdır.
Bu kadar az vergi mükellefi ile vatandaşlık bilinci de mafiş…
Yöneten ve yönetilen bir demokrasinin olmadığı yerde…
Parasını verdiğinin bilincinde olmayan bir yurttaş devlete,gidişata,alınan karara,yolsuzluğa,hırsızlığa “ben buradayım” der mi?
Devlet vergi peşine düşmeyince, ”kayıt dışı ekonominin” boyutları da büyüdükçe büyüyor.
Eski Hazine Müsteşarı ekonomist Mahfi Eğilmez:
”Türkiye’de kayıt dışı ekonominin yüzde 30’lar dolayında olduğunu, bu oranla Avrupa ülkelerinde üst sıralarda yer aldığımızı, söylüyor.
Toplam milli gelirimiz 2014 yılından beri 800 milyar dolar da kaldı.
Kayıt dışı ekonominin ise 257 milyar dolar gibi çok yüksek bir tutara eriştiğini vurgulamakta…
Eğilmez, kayıt dışılığın en bilinen çeşitlerinin; vergi kaçakçılığı, sigortasız eleman çalıştırma,tefecilik,işportacılık,uyuşturucu ticareti gibi eylemlerden elde edilen kazançlar olduğunu anımsatıyor.”
Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’da, kayıt dışı ekonominin kaçak işçi ayağına dikkat çekiyor ”Türkiye’de 9 milyon işçi kaçak olarak çalışmakta” diyordu.
257 milyar dolar kayıt dışı bir ekonominin olduğu, merdiven altı üretimin yapıldığı,9 milyon işçinin de kaçak olarak çalıştığı bir ülkede, yönetenlerin bulduğu çare, ”kümesteki Kazı yolmaktan” ibaret.
KDV’ye,dolaylı vergilere aban dur…
Türkiye’de yıllarca devlet vergi gelirini vatandaşın tükettiği ürünlerin KDV’sini yükselterek veya emlak,iletişim,MTV veya Kurumlar vergisini artırarak, ya da dolaylı vergi uygulayarak, devlet çarkını böyle çeviriyor.
İktidarın son günlerde akaryakıt ve temel tüketim ürünlerinin KDV’sini artırması, MTV vergisini bir defaya mahsus yüzde yüz artırması;”vergi toplayamadığından” baş vurduğu bir yöntemdir.
Kayıt dışı ekonomi önlenemediği sürece de iktidara kim gelirse gelsin bu yöntem değişmeyecektir.
Değişmiyor da…
Hatırlayın KDV ile ANAP’ın 1983 yılında iktidara gelmesinin ardından, 1985 yılında Özal’lı yıllarda tanıştık.
KDV’nin Ünlü sloganı tek kanallı TV döneminde ”Bir alış veriş, bir fiş” diyerek reklamları yapılarak tanıtıldı.
Kamuda memur,işçi,özel sektörde çalışanlar ve emekliler topladıkları fişlerinin karşılığında, her ay maaşlarının yüzde 10’nuna tekabül eden, “ vergi iadesi” altında para almaya başladılar.
Esnafların zorunlu yazar kasaya geçmesi ve fiş kesmelerinin zorunlu olması, kayıt dışı ekonominin kayıt altına alınmasında dikkate değer bir hazineye gelir getirir oldu.
Zorunlu fiş kesme esnafı rahatsız etse de,çalışanların ve emeklilerin bu uygulamayı desteklemesi sonucu, esnafın tepkisi etkisiz kaldı.
Kredi kartla alış verişin başlaması, fiş kesme ve çalışanların ve emekliliklerin Vergi iadesinin kaldırılması ile son buldu
2002 yılında ise Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) getirildi.
Muhalefet partileri iktidara geldiklerinde vatandaşa KDV’yi kaldıracaklarını,vergileri düşürecekleri sözünü verirler ama iktidara gelen KDV’yi kaldırmaz, sadece oranını düşürür…
Erdoğan’da seçimlere giderken bunu yaptı,seçimden sonra ise KDV’yi ve dolaylı-dolaysız vergileri artırdı.
Birde bizde çok ciddi bir meblağa oluşturan “Kara Para” var.
Kara paranın “100 milyar doları uyuşturucu ticaretinden elde ediliyor.”
Uyuşturucu ticaretinde dönen 100 milyar dolar, TBMM’de kurulan “Susurluk komisyon raporuna” da girdi ama üzerine gidilmedi.
Türkiye’deki uyuşturucu ticaretinde dönen 100 milyar dolar Kara Parayı, uluslararası resmi raporlar da teyit ediyor…
Birleşmiş Milletlerin son yayınladığı “Küresel Kokain Raporunda”, Türkiye’de ele geçirilen Kokain miktarının 2014 ile 2021 yılları arasında 7 katına çıktığı belgelenmekte…
“Yılda bin iki yüz tonun üzerinde Kokain üretimiyle uluslararası Kokain kaçakçılığının Merkezi olan, Kolombiya’da organize suçlar üzerine araştırmalar yapan “İnsight Crime”a göre Ortadoğu’ya ulaşan Kokain ’in yüzde 20’sini Türk mafyası kontrol ediyor.”
Vergi diye bir derdi olmayan, “kayıt dışı ekonomiye ve kara paray ekonomisine karşı çıkmayan” bir toplum “ hukuk toplumu” olamaz.
Vicdan ve adaletten de nasiplenemez.
Çünkü; “Uyuşturucu ticareti üzerinden dolar milyarderi olan, devletten destek gören, devletin yüksek gelirli kurumlarına çöken ve iktidarın değişmez ortağı da, mafya olur.”
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları







































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.12.2025
24.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
10.11.2025
3.11.2025
27.10.2025
20.10.2025
13.10.2025
6.10.2025