Ömer F. Gergerlioğlu
Zana’nın çıkışını önemli bulmak zorundayız. Zira tıkanan bir süreç var ve önemli isimlerin bir şeyler yapması gerekiyor. Zana’nın çıkışı ve ardından gelen başbakanla görüşmesinden çok önemli bir şeyler çıkmadığını düşünenler için aceleci olunmaması gerektiğini söyleyeceğim.
Leyla Zana herkesin bildiği gibi Kürt sorunu konusunda çok önemli bir isim. Yılların getirdiği kendi cephesindeki yoğun çabaları, hapis hayatı ile büyük bir birikim sahibi. Sadece kendi cephesinden slogan atmakla bu işlerin çözülmeyeceğini görerek başbakana bir barış eli uzattı. Bu el ise sıcak bir şekilde karşılandı.
“Zana’nın getirdiği teklifleri, BDP’nin yıllardır tekrar ettiği talepler zaten PKK ‘da desteklemiyor, boş bir çaba ” diye önemsizleştirmeye çalışmak sorumlu bir tavır değil. Zana olayın tıkandığı anda bir şekilde sorumluluk almak istemiş ve sonunda kendi karizması çizilse bile bu konuda kararlılık gösterecek bir imaj veriyor. Yılların getirdiği çözümsüzlük süreçlerinin boş sloganlarla devam ettirilmesindense bir adım atmak, bir el uzatmanın neresi kötü. Zana yıllardır devam eden çözümsüzlük ve akan kan karşısında vicdan sızlaması hissediyor sanırım. Yılların yorgunluğu ile insiyatif almanın gerektiğine inandığını hissediyorum.
Zana’nın adımını tüm kesimlerin desteklemesi gerekir. Kürt sorunu gibi içinden çıkılması çok zor bir konuda adım atan herkese iyi niyetle yaklaşmak zorundayız. Barış her zaman kolay değildir, ama barışa da mecburuz. Zana ‘nın görüşmesi belki uzun yıllar sürecek barış hamlesinin durağanlaşmasından sonra başlatılacak ikinci hamledir. Sert çıkan BDP’nin görüşme sonrası vitesi küçültmesi önemli bir olaydır. Temennimiz sorumluluk sahibi herkesin bu süreçte olumlu adımları cesaretlendirmesidir.
Bu ülkede barış adımlarına en çok toplumun zayıf kesimlerinin ihtiyacı var. Madden zafiyet içindeki ailelerin çocukları çoğunlukla ölüyor çünkü. Ölen askerlerin ardından “unutmayacağız, unutturmayacağız” nutukları atanların canının yandığı yok ve sonuçta ölenler kendi yakınları için derin bir acı olarak kalıyor.
Leyla Zana’nın “Barışın önünü açmak için kaç kuşak, kaç ölüm daha bekleyeceğiz” diyen çığlığını duymak, anlamak yürekten hissetmek gerekir. Hükümetin ümit vaad eden girişimlerinden sonra Habur ve Oslo fiyaskolarından sonra önemli bir muhataptan adım atılmasının şansını yitirmeyiz inşallah.
Not: 15 günlük umre ziyaretimi yapmak üzere Suudi Arabistan’a gideceğim inşallah. Bu süre arasında bana müsaade. Tüm okuyucularımdan, kardeşlerimden helallik diliyorum. Benden yana hakkım herkese helal olsun. İnşaallah umre dönüşü buluşmak üzere Allahaısmarladık.
Yazarlar
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİYargıda yine mi temizlik başlamış? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Karamsarlık yaymak’ 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.08.2020
26.08.2020
9.02.2018
5.02.2018
3.02.2018
25.06.2018
23.06.2018
18.06.2018
12.06.2018
11.06.2018