Tayfun Atay
Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu'nca hazırlandığı anlaşılan ve üzerine "GİZLİ" notu düşülerek dolaşıma sokulmuş bir Rapor var ortalıkta. Başlığı hayli ilgi çekici, kışkırtıcı, bir o kadar da (tabii durduğunuz yere bağlı olarak) düşündürücü/ürkütücü olup şöyle: "Dinî-Sosyal Teşekküller, Geleneksel Dinî-Kültürel Oluşumlar ve Yeni Dinî Yönelişler".
Rapor elimin altında, okumaya da başladım ama henüz satır satır tamamına erdirmiş değilim. Bununla birlikte elbette belli bir izlenim edindim ona dair ve bu izlenim doğrultusunda bir ön-değerlendirme yapabilecek noktaya geldiğimi de düşünüyorum. Böyle bir değerlendirmenin aciliyet arz ettiği kanısındayım, çünkü ciddi bir "mesele" olarak karşımızda durmakta söz konusu raporun içeriği…
Bu, "istihbarî" bir rapor ve esbab-ı mûcibesi de kanımca "Erdoğan rejimi" ile uyumlu bir "devlet dini" yaratma yolunda "düzleştirme" girişimine rehber oluşturmak.
Bunun için Türkiye'de toplumsal düzlemde, bağlantılı olarak da siyasal süreçlerde ve iktisadi alanda etki sahibi; eskisi yenisiyle, gelenekçisi selefisiyle, sûfîsi anti-sûfîsiyle, mehdicisi anti-kapitalistiyle bir dizi oluşum, İslam adına "resmî/ortodoks" motivasyonla süzgeçten geçirilmekte, sigaya çekilmekteler.
Ve sonuçta da "anomali" addedilmekteler.
"Makbul", "aklî", "doğru", "sorumlu" ve "sağlıklı" addedilenle "makbul-olmayan", "akıl-dışı", "yanlış", "sorumsuz" ve "sağlıksız" olanı din adına ayırt etme yolunda elbette iktidarla iç içe geçmiş bir söylemsel düzenleme girişimi söz konusu olan…
Burada raporda ele alınan oluşumları sorunsuz, pirüpak, sütten çıkmış ak kaşık saydığım sanılmasın. Söylemeye çalıştığım, din adına kendisini "sağlık" numunesi kılma yolunda raporun ve o raporu yazdıran iradenin bütün bu yapıları/şahsiyetleri araçsallaştırmakta oluşu… Ve bilakis, kendisini pirüpak, sütten çıkmış ak kaşık saydırma yolunda onları kendisine nazaran bir "politik asimetri"ye uğratması, nesneleştirmesi.
Ama bu ne kadar inandırıcı ya da ikna edici, bundan emin değilim. Aynı metnin içinde kabataslak şekilde "komprime" bilgilerle sunulan alabildiğine geniş İslami oluşum/şahsiyet yelpazesinin başlangıcındaki Abdülaziz Bayındır da, son noktanın konulduğu İhsan Eliaçık da, fikirlerine katılır ya da katılmazsınız o ayrı ama kanımca böyle bir metnin öyle kolay kolay "tartabileceği" isimler de değiller.
Yani "nesneleştiren"in donanımıyla "nesneleştirilen"lerin (hepsinin değilse de önemli bir kısmının) donanımı arasında, böylesi bir "analiz" işlemi ne derece makbul sorusunu akla getiren "tartı" farkları olduğunu düşünmemek elde değil.
Hadi bunu yine de "makbul" sayalım, ama bağlantılı olarak başka bir problem beliriyor. "Tartı"ya dayalı sıkıntıyı katmerlendirir mahiyette "yargı"ların da raporda ele alınan oluşum ve figürlere yönelik, elbette aralarında derece farkı olsa bile sonuçta hepsi için "otorite" ağzı ile seslendirilmesi bu...
Dolayısıyla rapor, İslam'ı bilme, idrak etme, yaşama ve yayma adına Türkiye toplumunda mevcut bir çoğulluğu, İslami çerçevede topyekûn "gayri-meşru" kılma arzusu ve hedefiyle yazılmış. Bir hareket noktası bu.
Ama asıl hareket noktası "Fetöfobi".
Rapor, "FETÖ hayaleti"nin üzerinde dolaştığı bir siyasi iktidara memur "ulemayı rüsum" tarafından kaleme alınmış.
Hemen girişteki şu satırları aktarmak bu bakımdan manidar olabilir:
"Türkiye'nin 15 Temmuz 2016'da dini istismar eden Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) eliyle maruz kaldığı ihanet ve darbe girişimi, ülkemizde dernek, cemaat, tarikat veya vakıf adıyla faaliyet yürüten dinî yapıların derinlemesine incelenmesini zaruri hale getirmiştir. (…) 15 Temmuz darbe girişiminin ardından, Türkiye'de faaliyet gösteren ve dinî argümanlarla hareket ettiğini iddia eden yapıların ayrıntılı bir şekilde incelenmesi kaçınılmaz olmuştur."
Bu ifadeleri bir bakıma mevcut AKP iktidarının ve Erdoğan rejiminin söz konusu dinî tarikat, cemaat, vakıf, dernek gibi oluşumlara yaklaşımında bir "F.Ö." ve bir de "F.S.", yani "FETÖ'den önce" ve "FETÖ'den sonra" dönemleri karakterize edilebileceği yönünde okumak da mümkün…
"F.Ö." dönemine "Muhterem Hocaefendi Hazretleri" sitayişi eşliğinde bir "Baş-Cemaat"in yanı sıra onun yamacında irili-ufaklı tüm tarikat-cemaat oluşumlarının iktidardan maddi-manevi yararlandığı bir tablo damga vurdu.
"F.S." döneminde ise "Pensilvanya'daki terörist-başının ihanet şebekesi" tel'ini eşliğinde, tarikat-cemaat ve diğer İslami oluşum ve karakterlerin "sıkı"landığı, kuşkuya tâbi kılındığı, kontrol altına alınma cihetine gidildiği bir tablo var.
İşte elimizdeki rapor, böyle bir tablonun tam da ortasına düşülmüş en son ve okkalı bir fırça darbesi.
Böyle bir raporun benzeri değilse muadili (dengi) eskiden Asker'in bir "siyasi özne" olduğu dönemlerde MGK bünyesinde karşımıza çıkardı.
Bugün bu "DİYK" bünyesinde karşımıza çıkıyor.
Askeri vesayetin yerini dinbaz vesayet aldı; MGK'nın işlevini de DİYK, yani Din İşleri Yüksek Kurulu devraldı.
Bu "resmi" yer-değiştirme en bariz şekilde kendisini mezkûr raporun üzerindeki "GİZLİ" damgasında açığa vurmuyor mu? Ne gizli? Neyin, neden gizliliği?..
Tüm açık seçikliğiyle yıllardır kamuoyunun önünde olan İhsan Eliaçık nasıl bir gizlilik gerektirebilir?
Her daim aramızda, ekranlarda, radyolarda bizi kahkahalara boğan Cübbeli Ahmet nasıl bir gizlilik gerektirebilir?
Kendine has ve "fantastik" parti çalışmalarıyla ha bire nutuklar atan mesajlar çeken Haydar Baş nasıl bir gizlilik gerektirebilir?
Semerkand Televizyonu ve açılışına halihazırda tepemizdeki bilumum devlet ricalinin katıldığı "International Emsey Hospital"ı ile Menzil Cemaati nasıl bir gizlilik gerektirebilir?..
"Gizli"lik burada "kriminalizyon" iması, dokundurması, korkutmacası olsa gerek.
"Kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla" der gibi; "Gizli" diyorum, sen "suçlu" anla!..
Sonuç olarak, Din İşleri Yüksek Kurulu marifetiyle ve (tam da Foucault'cu perspektiften) bir "bilgi-iktidar" iç içeliğini örneklercesine "tek-doğru-gerçek" İslam operasyonu çekilmekte.
İslam'da "normal"i (merkezi-ortodoks olanı) deklare etme yolunda raporda art arda sıralanan oluşumların üzerine kâh "anormal"i, kâh "aykırı"yı, kâh "aşırı"yı, kâh "gayri-meşru"yu, kâh "merkezkaç" (hererodoks) olanı işaret edercesine resmiyetin damga pulu yapıştırılmakta.
Bu, "İslam" adına mevcut her türden söylem ve pratik üzerinde aynı zamanda artık bir "Demokles'in Kılıcı"dır.
Tabii bizim baktığımız yerden raporda ihmal ya da göz ardı edilmiş bir "oluşum" daha var.
Diyanet'in kendisi bu…
Biz de ona ilişkin bir "rapor" hazırlayıp sunalım müteakip yazımızda!..
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.02.2020
27.01.2020
23.01.2020
9.01.2020
7.01.2020
5.01.2020
31.12.2019
26.12.2019
22.12.2019
12.12.2019