Fehmi KORU
Ne yapalım, bu bir realite: Dünyanın tek bir patronu var ve onun lideriyle görüşmek her ülke için gerekli sayılıyor. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın ABD gezisinin ‘önemli’ günü, ABD Başkanı Barack Obama ile Beyaz Saray’da heyetler halinde ve başbaşa görüşmeler yapacağı bugün...
ABD tarafı Türkiye’den gelecek konuğuna ‘itibar’ jestleri için ellerindeki bütün imkânları kullanmış görünüyor: Andrews Üssü’nde askeri törenle karşılanma... Blair House’da konuk edilme... Merasimli öğle yemeği... Uzun sürecek bir görüşme... Rose Garden’da ortak basın toplantısı... Obama’nın hemen bütün bakanlarını da bu vesileyle görecek Başbakan Erdoğan...
Tek eksik Camp David’te bir hafta sonu; herhalde o jesti de bir sonraki ziyarete saklıyor Amerikalılar...
İki lider arasında zaman içerisinde beliren güvene dayalı dostluk bu konukseverlikte hiç kuşkusuz rol oynuyor; ancak Türkiye’nin son yıllarda artan itibarını da göz ardı etmemek şart: ‘Arap baharı’ denilen demokrasi hamlesinin ‘esin kaynağı’ Türkiye... Avrupa ve ABD ekonomileri krizden başını alamazken Türkiye’nin her yıl üst üste büyüme kaydetmesi de dikkat çekiyor... Tabii, demokrasi yolunda atılan adımlar da özenle kaydediliyor ABD tarafından...
Beyaz Saray’da bugün karşı karşıya geldiklerinde, ABD’den Türkiye’ye tek yönlü bir telkin dalgası yaşanmayacağına, Başbakan Erdoğan’ın da evsahibini kendi çizgisine çekmek için elindeki kozları kullanacağına emin olabilirsiniz.
Reyhanlı’da patlayan ve 50’den fazla insanımızın canını alan bombalar bile Obama-Erdoğan görüşmesini gölgeleyemeyecek...
Liderler arası zirvelerin öngörülenler yanında daha önce hiç düşünülmeyen sonuçları da olur. Turgut Özal’ın Baba Bush’la geliştirdiği dostluk Türkiye’ye çok şey kazandırmıştı. Anılarından Bill Clinton’un Tansu Çiller’den de etkilendiğini biliyoruz; etkilenmenin yararları fazla görülmediyse, sebebi, ülkemizin o günlerdeki siyasi bölünmüşlüğüdür.
Şimdilerde durum farklı ve bunu en iyi gözleyen ülkelerin başında ABD geliyor. Türkiye’nin siyasi ve ekonomik istikrarı yanında iktidarın reformlara açık olması da dikkat çekiyor. El sıkıştığında verdiği sözü yerine getirecek bir lider olarak tanıyor Washington Başbakan Erdoğan’ı. Geride bırakılan 11 yıl boyunca ne yapıp yapmayacağını öğrendikleri bir iktidar var Amerikalıların karşısında...
Aynı durum ABD için söz konusu değil; sorun da buradan kaynaklanıyor.
Ekonomisini hâlâ düzlüğe çıkaramadı ABD. Obama ikinci kez seçilmeyi başardı, ama Kongre’den istediğini elde etmekte zorlanıyor. İlk seçilişi sonrasında Türkiye ve Mısır’da verdiği İslâm Dünyası’na dönük sözlerini yerine getiremedi ABD Başkanı. Selefi George W. Bush’un yanlış politikaları yüzünden Obama uluslararası alanda doğru adım atmakta zorlanıyor.
Tayyip Erdoğan ile Beşşar Esad arasında oluşmuş dostluğu kullanarak Suriye’yi tedrici demokratikleşmeye yönlendirmek isteyen Türkiye’yi sertleşmeye zorlayan ABD’ydi; Türkiye sertleşince ABD yumuşadı. Suriye konusunda Beşşar Esad’tan ve Baas Partisi’nden bir türlü vazgeçemeyen yeniden ‘süpergüç’ olma derdindeki Moskova’nın çizgisine yakın duruyor Washington şimdilerde...
Irak politikaları da tam örtüşmüyor iki ülkenin...
Washington’da bugünkü buluşma yine de önemli sonuçlar doğurabilir.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
21.07.2025
19.07.2025
17.07.2025
15.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
10.07.2025