Mehmet TIRAŞ
Başta Uşak, Siirt, Bartın, Niğde olmak üzere adeta bir açık hava hapishanesine dönüştürülen Türkiye’de 11 yeni cezaevinin daha inşasına başlanacakmış…
Yeni cezaevlerinin toplam büyüklüğü 703 bin 974 metrekare olacakmış.
2 bin 500 metrekare büyüklüğünde Denetimli Serbestlik Hizmet Binası’nın yapımı da söz konusuymuş…
Bizim vergilerden hapishane inşaatına 2025-2027 yılları arasında 23.5 Milyar TL harcanacakmış…
Tüm bunları Birgün Gazetesi’nde Mustafa Bildircin’in haberinden okudum.
İlk tepkim bu siyasal iktidara yakışır oldu.
Siyasal iktidarın siyasi muhalif ve gazetecilere baskıları devam edecek anlaşılan.
Belli ki siyasal iktidar “Derin açlık ve yoksulluğun arttığı,ucuz et kuyruklarının sabahın köründe uzamaya başladığı,ekonomik krizi ve erken seçimin gündeme gelmesini engellemek” istiyor.
İlk amaç bu…
Halkın gündemini yok sayıp kendi suni gündemini dayatmak için de muhalif medyaya yasaklar getirmek, gazetecileri tutuklamayı olağan hale getirmekte.
Nitekim de gün geçmiyor ki yargı eliyle de siyasi muhaliflerine yasaklar getirmesin, muhalif belediyelere kayyımlar atanmasın, siyasi muhaliflerine operasyon yapmasın, tutuklamaya gitmesin.
Böyle olunca da toplumun gerçek gündemi başka bir sanal gündemle örtülüyor.
Ama bu arada cezaevi de yetiştiremiyor.
“Yeni Türkiye”…
AKP 3 Kasım 2002 yılında iktidara geldiğinde 53 cezaevinde 34 bin 808 hükümlü,24 bin 621’de tutuklu olmak üzere toplam 59 bin 429 kişi cezaevlerindeydi.
Parayı pul eden ve halkın büyük çoğunluğunu açlığa mahkûm eden AKP iktidarı 22 yılda 350 cezaevi yaptı.
Temmuz 2024 Tarihi itibarıyla Türkiye’de 403 cezaevinde 295 bin 64 hükümlü,47 bin 462’de tutuklu bulunurken, toplam tutuklu ve hükümlü sayısı 342 bin 526 kişi cezaevlerinde kalırken...
Cezaevlerinde tutuklu ve hükümlü insan sayısı “An itibarıyla 30 ilin nüfusuna tekabül ediyor.”
Görülen o ki artan tek şey baskı olmuş.
Demokratik ülkelerde durum nedir ya da işin normali ne?
Avrupa Konseyi üyesi İngiltere, Fransa,Polanya ve Almanya’ya göz atalım.
Lozan Üniversitesi tarafından hazırlanan 31 Aralık 2023 Tarihli rapora göre:
“Türkiye, Avrupa Konseyi’ne üye ülkeler arasında 350 bin kişi ile mahkûm ve tutuklu sayısının en yüksek olduğu ülke.
İngiltere’de 90 bin 964 kişi,
Fransa’da 72 bin 294,
Polonya’da 71 bin 228,
Almanya’da 56 bin 294 kişi cezaevlerinde.”
Bu dört ülkede toplam tutuklu mahkûm sayısı 290 bin 780 kişi.
Türkiye’de ise 350 bin kişi.
Bu neyin resmi?
Çok belli:
Siyasal iktidar yargıyı siyasallaştırıyor ve muhaliflerine karşı sopa olarak kullanıyor, toplumu da baskı ve korku ile yönetmek istiyor.
2025-2027 yılları arasında 11 cezaevi daha yapılacağının haberi de bunu teyit etmiyor mu?
Şahsım devletin sahibi “bir kişi özgür değilse o toplum özgür değildir” diyerek iktidara geldi…
Yasakları yasaklayacağız sözünü dilinden düşürmedi.
Üstünlerin değil hukukun üstünlüğü olacak dedi.
Devlet garson devlet olacaktı.
Güya Yargı vesayetine de son verecekti.
Kimsenin yaşam tarzına müdahale etmeyecekti.
Hepsi masalmış.
23 yıllık iktidarınız ülkeyi “açık hava cezaevine” çevirdi.
Hukuktan uzaklaşmanın somut örneği cezaevleri sayısıdır.
Ülkede yargı kararları uygulanmıyor.
Mahkemeler artık adalet dağıtmıyor tutuklama yapıyor.
Yaşadığımız süreçte tam da bu değil mi?
Ülkenin dört bir yanına Devasa Görkemli Adalet Sarayı yaptınız ama içinde adalet yok.
Yönettiğiniz ülkede “Eşit vatandaşlık hukukunu devre dışı bırakarak” toplumsal mutabakatı nasıl sağlayacaksınız?
Sayıları milyonlarla ifade edilen muhaliflerine başlattığınız cadı avını nereye kadar sürdüreceksiniz?
Eğer cezaevlerini siyasi rakiplerinizi “Islah etme yeri olarak görüyorsanız” bunun sonu felaket olur.
Kıssa dan Hisse…
Deve -Fare fıkrasını bilir misiniz; “Fare Devenin yularından çekerek deliğine sokmaya çalışır, Deve Fare kardeş kendini zorlama “bu gövde bu deliğe girmez” der.
Bu hayra alamet bir yol değil, kısa yoldan “Kuvvetler Ayrılığına Dönün.”
Aile yılı ilan ettiğiniz 2025 yılını ” Hapishaneler yılı” haline getirmeyin.
(*)21 Ocak 2025’te meydana gelen Kartalkaya otel faciasını, hani 10 günde ortaya çıkartacaktınız? M.T.
Yazarlar
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.12.2025
24.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
10.11.2025
3.11.2025
27.10.2025
20.10.2025
13.10.2025
6.10.2025