Mehmet TIRAŞ
AKP’nin dalkavuk medyasının içinde görev almış başka bir ifadeyle dağıtılan görevi yerine getirmek için canhıraş çalışan meslektaşlarını hedef gösteren, görev başında olan ,AKP kontenjanından devlet gazeteciliği kadrosuna geçirilmiş tetikçi beslemeci yazar geçinen ağırlığını eski Taraf gazetesinden yetişmiş esnaf takımından olan sözde yazarlara birkaç hatırlatma yapalım;belki kiraladıkları kaleminin yanında kendilerine gelirlerde vicdanları sızlar, diye yazıyoruz.Aşağıda yazacasklarım ızı onların da yazmalarını istiyoruz AKP’yi kusursuz gösterenlerin dikkatine sunulur.
AKP’nin 11 yıllık iktidarının on yılında tam iş kazalarında 10 bin 850 işçi iş kazalarında ölmüş ve günde ortalama üç işçi iş kazasında ölürken,beş işçi de iş göremez duruma geliyor ve sakat kalıyor,bu on bin seki yüz elli iş kazlarında ölen sayıya, 2013 yılı dahil değil.
İş kazalarında dünyada Çin’den sonra ikinciyiz,Avrupa da birinciyiz ve AB ülkelerinde toplam iş kazarlının yedi katı fazla bir rakamla rekora koşuyoruz.Uluslararası Çalışma Örgütü(İLO) tarafından kara listeye alınmışız.
Bunları bu dalkavuk medya bilmiyor mu,onun tetikçi beslemelerinin haberi yok mu?Var.
AkP’nin dalkavuk medyasında yazan kadrolu yazarları bu iş kazları konusunda hiç yazdıklarını okudunuz mu?Okuyamazsınız,yazdıkları gün kapının önüne korlar.
Bu gazeteci geçinen esnaf takımını ne yazacağını Gezi olaylarından sonra kendileri değil, Ankara dağılımlı bir görev verildi ve verilen görevi yerine getirme doğrultusunda yazıyorlar.28 şubat ta askerler manşet attırıyor ve görev verdikleri yazıyordu, şimdi değişen AKP gazetelere manşet attırıyor tetikçilerde yazıyor,fark ta bu..
Yine bir hatırlatma daha yapalım bu besleme tetikçilerin aklına geliyor mu yazmak;bir yıl geçti üzerinden Afyon karahisar ‘da askeri mühimmat deposunda patlama olmuş 25 askerimiz genç yaşta hayatlarından koparılmıştı, bu genç insanların ölümüne sebep verenlerle ve olayın hukuki yönünde bir bilgi ve yorum okudunuz veya duydunuz mu?Yok.Yazmazlar tetikçiler çünkü görev dağılımının içinde bunlar yok.
Ya iki yıla yaklaşıyor üç ay sonra Roboski ‘de askeri savaş uçaklarıyla 34 Kürt vatandaş katledildi bunla ilgili bir hatırlatma veya fikri takip eden bir dalkavuk medya da haber yapılıyor mu,ya da AKP kontenjanından devlet gazeteciliğine geçmiş olan, ekran barbarlarından ve köşe kadılarından Erdoğan’a soru soran var mı,bu konu da?Yok.Sordukları anda kapının önüne korlar onları, herkes haddini bilecek ve verilen görevi icra edecek..
Gezi olaylarında polis şiddetiyle ve kurşunlarıyla ölen 6 gencin ölümü 12 insanın bir gözünü kaybederek engeli olmasını gündeme getiren,soru soran bu konuda ölen insanlar; demokratik haklarını kullandılar, bunlar hukuk devletinde yaşanmaması gereken,en demokratik haktır diyen bir tane AKP’yi kusursuz gösteren sözde yazarlardan yorum v e haber yapana rastladınız mı?Yok.Olmayacak, bunu aklınızdan çıkartın;bunlar sizin bildiğiniz gazetecinin olmazsa olmazı olan soru soran,sorgulayan değil;soru soranların karşısına dikilen devlet kadrosuna alınmış,dönemsel görev verilmiş gazeteci geçinen beslemeler bunlar.
Diyanet İşleri Başkanlığı ve TOKİ konusunda hiç kalem oynattıklarını gördünüz mü,bu dalkavuk medya kesiminde.Yazmazlar haber yapmazlar çünkü;TOKİ üzerinden AKP büyük rant dağıtıyor DİB’lığı ile de din yönüyle toplumun önün kesiyor, DİB’lığı din üzerinde çalışan bir kurum olmadan çok, AKP’nin parti kolu gibi aktif siyaset yapıyor.Kürtaj ve Cem evleri konusunda açıklamaları ortada;Erdoğan da DİB’lığının görüşlerini teyit etmiyor mu?
Başbakan yardımcısı hükümet sözcüsü Bülent Arınç;TOKİ bizim başımıza ileri de bir iş açacak gibi,dilerim olmaz ,diye yakınıyor ama gazeteci geçinen tayfa duymazlıktan geliyor.Analiz yapmak şöyle dursun haber bile yapmıyorlar bu açıklamayı.
DİB’lığının AKP iktidarında devasal bir holdinge dönüşmesi bütçesinin 11 bakanlığın bütçesine eşit olması,130 bin kişilik kadrosuyla ve her yıl 10 bin kişilik kadro talep etmesi,130 bin kişilik kadronun içinde bir tane gayri Müslim ve Alevi kökenlinin yer almaması,bu kurum üzerinden yatay geçişlerle kadrolaşmaya gitmesi tesadüf olabilir mi, bunlar tartışılacak ve haber niteliği yok mu?Maalesef olmuyor?
Ya medyanın AKP iktidarıyla geldiği yeri nasıl anlatmalıyız Erdoğan açıkça kendine muhalif olan köşe yazarlarını işten attırp, atılmayanları da açıkça gazetenin patronuna çağrı yapması, sen buna nasıl köşe verirsin, böyle nasıl yazdırırsın,diye tehdit etmesini ve 80 gazetecinin işini kaybetmesini;dalkavuk medya da bir tane meslek dayanışması yapan örnek biri var mı,numunelik olarak?Yok.Olmayacak ta,kıdemli bir AKP medyasının baş yazarlarından biri çıkıp şunu diyor;bunlar yeni değil her dönem olur diyerek Erdoğan’ın değirmenine su taşıyor ama ileride yazdıkları önüne konulursa ,ne diyecek acaba 28 şubat ta yazanların bugün itirafları,Türk basının da gelenek olacak gibi görünüyor bu gidişatta.Mevsimlerin dönüşümü engellenemez elbet bu kış biter yaz gelir.
AKP hükümeti döneminde işinden olan ve ceza evine düşen gazeteci sayısına bir zahmet edip göz atsınlar,basın özgürlüğünün ne hallerde olduğunu rakamlar kendilerine söyleyecektir.
Çok tuhaf bir hal aldı medya AKP hükümetinin son beş yılında; mafya türü bir gazetecilik türedi sadece bunlar kan dökmüyor ama kan döktürecek kadar da insanı çileden çıkartıyorlar;yandaşçı-beslemeci birisi çıkıyor; CHP genel başkanını öyle aşağılıyor ki insan dinlerken utanıyor;geçen eşimin televizyonda programını izlemeye gelmiştim(eşi de aynı yandaş kadrodan iş bulan takımın elemanı)stüdyoda bulunan bir kadın Kılıçdaroğlu’nun ismi geçince; bu kılıçdaroğlu tencere markası mı,dedi, diyerek aşağılıyor..Ya bu dangalak konuşuyor da, konuşturanın çıkıp bu kadar da olmaz çizmeyi aşıyorsun,demesi gerekmiyor mu,mafyanın bile bir etik kuralları vardır.
Yine bir AKP’nin dalkavuk medyasında köşe yazarlığı yapan, televizyon eleştirmenliğini de sürdüren doktorasını yeni vermiş;kendini Türkiye’nin önde gelen ekonomiyi en iyi bilen beş kişisinden biri olarak gösteren çıkıyor,bir televizyon kanalında (NTV) CHP iktidar olursa benim can güvenliğim tehlikeye girer diyerek cüretkar davranıyor..Bu nasıl bir gazetecilik meşru yollardan siyaset yapan, ülkenin ana muhalefet partisini terör örgütü gibi gösteriyor,kime güvenerek veya dayandırarak bunu söylüyor?
CHP, bunları dinlemiyor mu televizyonlarda, bunlar hakkında nasıl hukuki yollara baş vurmuyorlar, bunu da anlamış değiliz?
Erdoğan ve partisi için böyle biri iddiada bulunsun bir yazar; yirmi dört saat sonra yazan kendini savcının karşısında görür ve tazminat ödemeye mahkum olur.
Son olarak dalkavuk medyaya ve onun yazarlarına çağrı da bulunalım; şu Suriye iç savaşından sonra AKP’e hükümetinin değerli yalnızlığına ne, diyorsunuz? Komşularımızdan selamımız alan yoktu,ya dünyaya ne oldu, onlardan da hiç selam veren yok bize?
Bir şeyi hatırlatarak yazıya son verelim 15 Eylül 2013 tarihinde Taraf gazetesi genel yayın yönetmeni Neşe Düzel’in medya etiği ve görevlerini içeren bir yazsını okudum, tarihe not düşen tapınak notu gibi bir gazetecilik dersi düzeyinde makalesini herkese okumalarını hararetle tavsiye ederim.
Not:Neşe Düzel’in yazsını gelecek yazımda ayrı bir yazı konusu olarak ele alacağımı belirteyim.
Yazarlar
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.12.2025
24.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
10.11.2025
3.11.2025
27.10.2025
20.10.2025
13.10.2025
6.10.2025