Akif BEKİ
İstanbul seçimleri için dün ‘FETÖ darbesiydi, sayılmaz’ ve ‘dış güçlerin sandık müdahalesiydi, püskürtülmeli’ gibi yakıştırmalar çıktı bazı gazetelerde.
Gelin hafızlarımızı yoklayalım, bu gerçekten bir FETÖ darbesi olsa neye benzerdi?
Eminim, darbeci tarafın ilk iş olarak darbeye maruz kalan tarafı darbe girişimiyle suçlayacağını hatırlayacaksınız...
Buradan başlarlardı. Tıpkı uydurma suç ve sahte delille hapse attıkları kurbanlarına yaptıkları gibi. Hepsini düzmece delil ve suç uydurmakla suçlamadılar mı?
‘Yavuz hırsız ev sahibini bastırır’ taktiği bir FETÖ klasiğidir, şaşmazlardı bu yöntemden.
Kumpas mı kuruyor; önce hedeflerini kumpas hazırlığı içinde gösterir ve onları yakalayıp kumpasçılıktan yargılardı FETÖ.
Komplo mu tezgahlıyor; ilk yapacağı şey, kurbanlarını komplo tezgahlarken suçüstü enselenmiş gibi sunmak olurdu.
Yani arkadaş, bu FETÖ her ne kirli oyun planladıysa her seferinde kirli oyunları bozan, kuzu postuna bürünmüş kurt rolüne soyunmadı mı? Yazıp oynadığı bütün senaryolarda, mağduriyet rolünü de mağdurlarından çalan pozlarında görünmedi mi?
Kumpasla ve kumpasçılarla mücadele süsü vermeden giriştiği tek bir kumpası yoktur FETÖ’nün. İşleyeceği suçu, daha baştan mağdurunun üstüne yıkılacak şekilde tasarlar. Cinayetini, kurbanın boynuna kalacak şekilde kurgulayan soğukkanlı bir katilden farksız...
Komplosunu, komplocularla mücadele görüntüsü altında yürütür. Faili olduğu eylemin kurbanından rol çalmak, değişmez imzasıdır. Korkunç bir pişkinliğe sahiptir FETÖ. Soymaya girdiği evin sahibini, değişime direndiği için hırsızlıkla suçlayacak kadar arsız ve azgın bir yüzsüzlük...
‘Yetişin hırsız var’ yaygarası basan, kendisini engellemeye kalkanı hırsız diye ihbar eden yırtık bir kapkaççı olarak tahayyül edin...
Eğer FETÖ, İstanbul seçimlerini havuduyla çalmaya kalksaydı aynını yapmaz mıydı? Sandıkta kumpas örgütlese, mağdurunu organize kumpasçılıkla suçlamaz mıydı?
‘Sandık darbesi’ gibi seçimleri anlamsızlaştıracak ve seçimle gitmeyi fiilen imkansızlaştıracak bir kavramsallaştırma, FETÖ’cü ağızlara uymaz değil elbette.
‘Sandıkta yönetim değiştirmeyi istemek darbe suçuna sokulacaksa niye seçim yapıyoruz’ sorusunu, ancak FETÖ’nün suret-i haktan görünme saçmalıkları sordurtabilir, bu doğru.
Nerede görseniz tanıyacağınız sakat bir tersyüz etme mantığı, sinsi bir dayatmacılıktır FETÖ.
Demokrasiyi kundaklama, sandığı sabote etme pahasına şartları zorlamak ve kazanana kadar tekrarlatmayı sıradanlaştırarak absürtlüklerini kanıksatmaya çalışmak, alelade bir FETÖ yöntemidir.
Görüyor muyuz böyle mızıkçılıkları? Hayır görmüyorsak, ‘sandık darbesi’ diye paranoya kaşıyan gazeteler yine mübalağa ediyordur.
Sarıkamış faciası gibi büyük bir askeri hezimeti, ‘zafer coşkusu’yla kutlatan İstanbul matbuatı devrinde yaşamıyoruz. “Ruslar kahraman ordumuzun önünde kaçışıyor, büyük bozguna uğradılar” haberlerinin aslını, 1922’de yani 8 yıl sonra öğrenebilmişti halk.
Fakat zaman değişti...
1967’de ilk iletişim uyduları uzaya fırlatıldığında, Avrupa’da çekilen bir haber bandının okyanusu aşıp Amerika’ya ulaşması bir hafta sürüyordu. Şimdi evinde pijamasıyla oturan her vatandaş, dünyanın öbür ucuna canlı yayın yapabiliyor.
Değil 8 yıl, bir hafta bile sürmez katakullinin anlaşılması.
Toplumun ve çağın gerisinde kaldı, gına geldi, o sayfa çoktan kapandı, yeni bir sayfa açıldı. Parmak sokmayı deneselerdi de “kuzu kurdun yol Ford’un” oldu-bittilerini anlatamazlardı kimseye, geçti devirleri.
Militan, fanatik FETÖ tetikçileri bile dayanamayıp yer yer isyan bayrağı çekiyorken FETÖ, ağzıyla kuş tutsa kim yer artık bu demode operasyonları?
Boş telaş bunlar. Gerçek ilanihaye bastırılamaz. Hak yerini, hakkı yenen karşılığını bulur er geç. İçlerini ferah tutsun manşetlerimiz.
Yazarlar
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolDış politikada rasyonel zemin 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel’e saldırı aydınlatıldı mı şimdi? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKomisyon Suriye’yi, Suriye İsrail’i, İsrail Trump’ı…. 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEYargı CHP’ye çalışıyor 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.09.2025
24.09.2025
23.09.2025
18.09.2025
11.09.2025
10.09.2025
9.09.2025
4.09.2025
3.09.2025
2.09.2025