Ali BAYRAMOĞLU
Başbakan geren bir dile sahip.
Evet, öyle.
Ancak bu ülkede bu açıdan iktidar ne kadar sorunluysa, muhalefet de o kadar sorunlu. Kılıçdaroğlu ve Bahçeli'nin Başbakan'a yakıştırdığı sıfatlar, kendilerine Başbakan tarafından uygun görülenlerden hiç geri kalmıyor. Hırsızlık, onur, ahlak sözcükleri bir gün olsun dilden düşmüyor.
Sorunlu olan sadece siyasetin dili mi?
Dün bir gazetenin manşeti şöyleydi:
'Kılıçdaroğlu Alevi, Demirtaş Zaza, İhsanoğlu Mısırlı, sen de hırsızsın...'
Türkiye'de siyasetten, demokrasiden, basından, basın özgürlüğünden, cemaatten ve sivilliğinden söz ederken akla getirilmesi gereken bir örnek...
Fethullah Hoca dün uzun süre sonra arz-ı endam ettiği siyaset sahnesine, seçimlere 1 hafta kala beddualarla geri dönüyordu. Konuşmasında 5 kez Ekmel kelimesini geçiriyor, kimileri için ise 'evleri başına yıkılsın' diyordu.
Ekmel İhsanoğlu'na oy verin demenin, AK Parti'ye bana haksızlık var diye seslenmenin Fethullah Gülencesi böyle.
Bunu tabii görenler, buna paralel yazı döşenenler, röportaj yapanlar, bu yaptıklarına gazetecilik adı verenler, bunu şeffaflık ve demokrasi mücadelesi olarak adlandıranların cirit attığı yerde, eksik demokrasiyi ve siyaset sorunlarını sadece siyasi iktidara bağlamak ne manasız bir iştir.
Malum son günlerde Türkiye önemli bir operasyona tanık oldu. Değişim sürecinin eksik, çarpık, bozuk ayaklarından birisi olan, zamanla tasfiye ve darbe girişimlerine soyunan, işi iktidara aliternatif politikalar üretmeye vardıran, devletleşmeye yüz tutmuş 'otonom yapı'ya yönelik bu operasyon, etrafında döndüğümüz konusuyla ilgili olarak da oldukça 'simgesel'dir.
Nitekim MHP, CHP, eski iktidar müttefiki sol ve liberal bir çekirdek ve cemaat için bu operasyonun tek bir anlamı bulunuyor: Siyasi iktidarın 17 ve 25 Aralık'ın rövanşını alması, temiz, dürüst, işini yapmış polislere kara çalarak, yolsuzların üzerini bir kez daha örtmeye çalışması...
Eldeki terazi tek kefeli ve tartı bozuk olunca hüküm de bozuk olur...
İkinci kefeye bakalım şimdi... Ve Ruşen Çakır'ın dün yayınlanan, 'Kafası karışıklar için Selam-Tevhid dosyası hakkında birkaç not' başlıklı önemli yazısından bir kaç alıntıyla devam edelim...
'...'Selam-Tevhid Terör Örgütü' soruşturmasını zamanında yürüten Adnan Çimen, son günlerde yoğun bir şekilde kullandığı twitter hesabında dün şöyle yazmıştı: 'Anlaşılan soruşturma sürecinde Osmanlı'nın son döneminden itibaren devlete sızan Acem Ergenekonu suç üstü yakalanmış, bunun verdiği derin hayal kırıklığı ve öfkeyle 7000 kişi dinlendi yalanıyla ortaya konularak, görevini yapanlara linç hareketi başlamıştır.'
İddia hayli iddialı. İran ajanları daha Osmanlı'nın son döneminde devlete sızmış, günümüze kadar her iki ülkede de çok köklü değişiklikler, altüst oluşlar yaşanmasına rağmen bu 'devlet içindeki devlet' yapılanması günümüze kadar (herhalde güçlenerek) varlığını korumuş. Nihayet cesur bazı polis şefleriyle savcı ve yargıçlar olaya el koymuşlar. Ama İran ajanları yine güçlerini konuşturmuşlar ve tasfiyeyi engellemişler...'
Hatırlatalım: Devletin müdahale ettiği yargı, görevden aldığı savcı bu...
Operasyonlarda, savcı, hakim kaydırmalarda 'tek neden ya da asıl neden yolsuzluk dosyaları mı?' sorusunu soralım ve tekrar Ruşen'e dönelim:
'Bu sefer de tespit edilmiş bazı İran ajanlarından hareketle bir şekilde hükümeti de hedef alacak bir 'torba soruşturma' hazırlanmışa benziyor. Dolayısıyla Selam-Tevhid dosyasının 17 ve 25 Aralık yolsuzluk/rüşvet soruşturmalarıyla koordineli olarak hazırlanmış olduğunu düşünebiliriz.
Bu dosyanın en kritik yönü MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın 'İran ajanı' olarak suçlanması. Son zamanda çok sık karşılaştığımız 'Doğruysa korkunç, yalansa daha korkunç' cümlesini gerektiren türden bir iddia bu. İlginçtir, bu iddia şu günlerde, ilk günlerin aksine, daha kısık sesle ve dolaylı olarak dile getiriliyor. Bana 'bu iddia doğru olabilir mi?' diye soranlara genellikle şu cevabı veriyorum: 'Hanefi Avcı'nın Devrimci Karargah'tan, Ahmet Şık'ın Ergenekon'dan yargılanabildiği ülkede Fidan da pekala İran ajanlığından yargılanabilirdi. Ama Avcı'nın Devrimci Karargah'tan, Şık'ın Ergenekon'dan olduğuna, onlara bu tezgahı kuranlar dahi hiç inanmadı...'
Anlaşılmadı mı?
O zaman siz Fethullah Hoca'nın beddualarına, Ali Fuat Yılmazer'in Bugün'e verdiği söyleşilerine geri dönün...
Sizin elleriniz de kirli çünkü...
Yazarlar
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları












































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
13.11.2025
8.11.2025
6.11.2025
1.11.2025
30.10.2025
25.10.2025
23.10.2025
28.09.2025
20.09.2025
18.09.2025