Amberin ZAMAN
“Köprüden önce son çıkış” Washington ile Ankara arasındaki berbat ilişkiyi tarif etmek için epeydir sıkça başvurulan bir ifade.
Geçtiğimiz hafta ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’nun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la yaptığı görüşme aynı şekilde değerlendirildi. ABD ya Türk tarafını tatmin edecek taahhütlerde bulunacaktı ya da her iki taraf çökmekte olan köprüye doğru hızla ilerleyecekti. Ortak kanı frene basıldığı yönünde.
Peki tam olarak ne konuşuldu, ne kararlaştırıldı?
Bilmek imkansız, zira Erdoğan’ın arzusu doğrultusunda Tillerson, Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’ya görüşmeye yanına herhangi bir ABD’li görevli veya tercüman almadan girdi.
Diplomatik teamülü ayaklar altına alan bu uygulama Tillerson’un Mart 2017’de Erdoğan ile Ankara’daki ilk görüşmesinde de devreye konmuştu. Dönemin ABD büyükelçisi John Bass dahi odaya alınmamıştı.
Dün görüştüğüm üst düzey bir ABD’li yetkili bu bilgiyi yeniden teyit etti. Ayni görevliye göre Erdoğan tercümansız, büyükelçisiz baş başa görüşmeyi Obama döneminin başkan yardımcısı Joe Biden’a da teklif etmiş, Biden, “Yanımda teknik ekibim olmadan görüşmeler faydasız olur” diyerek ev sahibinin isteğini kibarca reddetmişti.
ABD dışişlerinin görüşme sonrası yaptığı resmi açıklama ve iki bakanın ortak basın toplantısında sarf ettikleri sözler dışında elimizde fazla veri yok. Açıklama tümüyle Türkiye’nin hassasiyetlerini gözeten ifadeler içeriyor. ABD belli ki alttan almayı yeğlemiş.
Çantadaki üç öneri
Yönetim kaynaklarına rahatça ulaşabilen Washington Post köşe yazarı David Ignatius’a göre Tillerson çantasında üç öneriyle gelmiş.
Birincisi Erdoğan’ın “Her an saldırabiliriz” dediği ve fiili olarak YPG denetimindeki Menbiç bölgesinde, TSK güçlerinin de dahil olacağı ortak keşifler düzenlemek. Maksat ABD’nin önceden taahhüt edip de yerine getirmediği şeyi yapıp, YPG’yi Fırat’ın doğusuna çektirmesi. Çekildiklerini kanıtlamak için de Türklerle bölgeyi gezip denetlemesi.
Görüştüğüm güvenilir ABD’li kaynaklar ortak keşif yapma teklifinin ne zamandır masada durduğunu, ancak Türk tarafının ilgilenmediğini ifade etti. Muhtemelen geri çekilmenin ABD’nin bir aldatmacası olacağına kanaat getirdiği için.
Kaynaklarım Menbiç için oluşturulan istişare mekanizmasını ise bir tür oyalama taktiği olarak değerlendirdi. Şöyle ki Türkiye’nin Afrin müdahalesi, ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinin Deyr ez Zor bölgesinde IŞİD’e karşı yürüttüğü operasyonları sekteye uğratıyor. Birçok YPG’li Afrin’e kaydırılıyor. Türkiye ikinci bir cephe açıp Menbiç’e yönelirse işler daha da sarpa saracak. ABD Menbiç sorununu tartışarak, zamana yayarak, Türkiye’nin olası bir operasyonunun önünü almak istiyor.
Ancak aynı kaynaklara göre Türkiye’nin dayattığı ‘YPG yanlısı Menbiç Askeri Konseyi dağılsın, yerini ÖSO ve Türkiye’ye yakın yerel unsurlar alsın’ formülüne ne Menbiç halkı ne de ABD sıcak bakıyor.
Yine de Erdoğan’ın Tillerson’un Menbiç konusundaki teklifini iç kamuoyuna bir zafer olarak sunması şaşırtıcı olmaz. Operasyon planlanıyorduysa da rafa kaldırılır. Böylece ABD amacına ulaşmış olur. Yeter ki Devlet Bahçeli rahat dursun.
Tillerson’un sunduğu ikinci öneri ise Afrin’de oluşturulacak bir tampon bölge için destek. Burada görüştüğüm hiç kimse bu teklife anlam veremiyor. Afrin Rusya’nın hakimiyetinde. Dolayısıyla ABD’nin Türkiye’ye sunacağı bir şey yok. Türkiye zaten çoktan tampon bölge kurdu. Bu, Türkiye ile Rusya’nın arasına nifak sokmaktan öte bir şey değil.
Ignatius’un iddiasına göre Tillerson’un masaya koyduğu üçüncü unsur, ABD’nin Türkiye’ye öteden beri verdiği söz: IŞİD’le mücadele biter bitmez, YPG ile ilişkiler sona erecek. Tillerson’ın bu konuda takvim belirtip belirtmediği belli değil. Ancak eğer gerçekten YPG’den vazgeçeceklerini söylediyse bu daha geçenlerde Stanford Üniversitesi’nde açıkladığı yeni Suriye politikasıyla çelişiyor. Tillerson artık IŞİD’i yok etmekle yetinilmeyeceğini, İran’ı dizginlemek ve Esad’ın çekilmesini sağlamak için ABD güçlerinin süresiz Suriye’de kalacağını belirtmişti. Bu da Pentagon’un öve öve bitiremediği YPG öncülüğündeki Suriye Demokratik Güçleri’yle işbirliğini sürdürmeden mümkün değil.
Tillerson’un çizdiği bu iddialı tablo sadece Türkiye’yi değil Rusya, İran ve rejimi de çıldırttı çünkü hepsi ABD’nin Suriye’den çıkmasını istiyor. Rusya’nın ‘Zeytin Dalı Harekatı’na yeşil ışık yakmasının temel nedenlerinden birinin Suriye’de kızışan ABD-Rusya rekabeti olduğu sır değil.
Ve bu rekabet öyle garip haller almaya başladı ki an itibarıyla ABD’nin telkinleriyle YPG rejimle Rusya’ya rağmen Afrin konusunda pazarlık yürütüyor! YPG, rejimin bir önceki yazımda sıraladığım taleplerini değerlendiriyor. Özetle rejimin Afrin’e girmesini…
En kritik bölüm
Kanaatimce Tillerson-Erdoğan görüşmesinin en kritik bölümü ABD Kongresi’nin Türkiye’ye yönelik olası yaptırımlarıyla ilgili olanıydı.
Biri Adana diğeri İstanbul’da görevli Türk uyruklu ABD konsolosluğu personeli halen sırasıyla PKK ve ‘FETÖ’ ile işbirliği iddialarıyla cezaevinde tutuluyor. Bir diğer Türk uyruklu İstanbul konsolosluğu görevlisi de yine ‘FETÖ’ ile bağlantılı olarak ev hapsinde. İzmir’de ise ABD’li pastör Andrew Brunson bir yılı aşkın süredir tümüyle düzmece iddialarla cezaevinde çürüyor. Sağlığı hızla kötüye gidiyor. Geçtiğimiz günlerde NASA’da görevli Türkiye kökenli Amerikalı fizikçi Serkan Gölge’nin 7.5 yıl hapis cezasına çarptırılması üzerine tüy dikti.
ABD Kongresi”nde Erdoğan iktidarına yönelik öfke gün geçtikçe kabarıyor. Kongre’yi yakından takip eden eski CHP milletvekili Aykan Erdemir’e göre Ermeni ve Rum taraftarı Kongre üyelerinden öte neredeyse tümü Türkiye’nin cezalandırılmasını istiyor. Erdemir’in ifadesiyle bir dip dalga söz konusu. Hatta buna tsunami denebilir.
Öngörülen yaptırımların başında ABD vatandaşlarının ve konsolosluk personelin ‘rehin alınması’na neden olan Türk yetkililerine ABD vizesi vermemek veya mevcut vizelerini iptal etmek. 30 kişilik bir listeden söz ediliyor. Ancak kimi Kongre üyeleri daha da öteye gidip Erdoğan’ın yakın çevresi, hatta aile fertleri için vize yaptırımı getirilmesini istiyor. Yıllardır Türkiye’deki hak ihlalleri konusunda Kongre’ye brifing veren bir tanıdığım, “Hava o kadar sert ki yatıştıran, itidal telkin eden taraf ben oldum” dedi.
Bir diğer seçenek ise Türkiye’den hafif silah alımını durdurmak. Türkiye bu satışlardan yılda takriben 100 milyon dolarlık bir kazanç sağlıyor.
Tillerson’ın Kongre’yi engellemenin imkansız olduğunu, işlerin Türkiye’deki gibi yürümediğini Erdoğan’a ağır Teksas aksanıyla anlatmış olması muhtemel. Tabii Cavuşoğlu ne kadarını tercüme etti veya edebildi, orası meçhul. Ve resmi zabıt tutulmadığı için de öyle kalacak.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
27.08.2018
18.08.2018
31.07.2018
3.02.2018
24.06.2018
14.06.2018
3.02.2018
20.05.2018
1.02.2018
23.04.2018