Celal BAŞLANGIÇ
Yüzlerinde endişe vardı, şaşkındılar, "Bu bizim başımıza nasıl geldi" diye soran gözlerle bakıyorlardı, kiminin kirpikleri iki damla gözyaşıyla ıslanıyordu.
Bazıları bir kırmızı gül, bir demek çiçek bırakıyor; duygularını, düşüncelerini bir pankart, bir döviz yapıp asıyor, kimi de mum yakıyordu.
13 Kasım'da 130 kişinin öldürüldüğü Paris Katliamı'nın üzerinden neredeyse 15 gün geçmişti ama IŞİD'ci vahşilerin cafe, konser salonu, stadyum gibi saldırdığı tam altı noktada günlerdir olduğu gibi yine toplanmıştı Parisliler. Bir ibadet yapar gibi Cumhuriyet Alanı'ndaki anıtın üzerine kocaman bir pankart asmışlardı:
"Yine de Korkmuyoruz!"
Fransız Devrimi'nin simgeleri "Eşitlik, Kardeşlik, Özgürlük" figürleriyle bezenmiş anıtın üç bir yanı bir katliama karşı "savrulur ama batmaz"ın çığlıklarıyla bezenmişti.
Bunca ölüme karşın anıta bıraklan mesajlarda insanlığın bütün farklılıklara inat, barış içinde bir arada yaşama kültürünün bir yansımasıydı.
Bir dövizde "Barışa Çağrı" başlığının altında hiç de bir dine mensup insanların başka bir dine mensup insanlar tarafından öldürüldüğüne ilişkin en küçük bir nefret duygusu yoktu:
"Biz Yahudiyiz, biz Hıristiyanız, biz Budistiz, biz Müslümanız, biz Ateistiz. Biz insanlığız. Savaşa , barbarlığa ve sonsuz intikama hayır!"
Bir başkasında geleceğe ilişkin umut vardı:
"Fransa çok güzel. Çünkü bu şiddetten korkmayacak, tüm farklılarıyla birlikte demokrasiye devam edecek."
Bir başka pankart:
"İnsanları öldürebilirler ama insanlık asla ölmeyecek!"
Kimse bir nefret duygusuyla parçalamamıştı bir Müslümanın anıta bıraktığı yazıyı:
"Benim İslamım aşktan, benim İslamım barıştan, benim İslamım dayanışmadan söz ediyor. Dini ne olursa olsun, bütün insanlar aynı şekilde doğmuştur."
Paris'in Cumhuriyet Alan'ndaki tanıklığımızı Ankara'da 102 kişinin yaşamını yitirdiği 10 Ekim katliamının ardından birkaç gün süren küçük anmalarla, bırakılan çiçekleri tekmeleyen vahşilerle, AKP'li belediyenin sanki kendi utanç izlerini silmek istercesine İstasyon Alanını yıkayıp süpürmesiyle karşılaştırınca"çağdaş uygarlık düzeyine varmak için daha çok yolumuz var" diye düşünmeden edemiyor insan.
GAZETECİLERE TUTUKLAMA, BARO BAŞKANINA SUİKAST
"Kendi ülkesinin" uçakları tarafından 1990'lı yıllarda bombalanan Şırnak köylülerinin davasından, Cizre'deki eli kanlı JİTEM örgütlenmesinin katlettiği 21 köylünün, Roboski'de yine "kendi ülkesinin" uçakları tarafından katledilen Roboskili Kürtlerin, bu yılın 16 Ağustos'undan bu yana sokağa çıkma yasağı ilan edilen, kentleri kuşatan, mahalleleri, sokakları tanklarla, toplarlarla bombalayan, Özel Harekatçılarla kendi insanlarına savaş açan, keskin nişancılarla sivil halkı öldüren bir devlet olma anlayışına karşı yıllardır birimiz hukukçu, diğerimiz gazeteci olarak mücadele ettiğimiz bir yoldaşımı, Tahir Elçi'yi kahpe bir suikastte yitirmenin haberiyle başlamıştım 28 Kasım Cumartesi sabahına Paris'te. Bu acıyı 130 kişinin katledildiği Paris''in Cumhuriyet Alanı'nın çevresindeki yas noktalarına kadar taşımıştım.
Zaten 26 Kasım'da ulaştığımız Paris'te ilk vahim haber gelmişti. Gazeteci dostlarım Can Dündar ve Erdem Gül, sadece gazetecilik yaptıkları için tutuklanmışlardı. Daha bu haberin vahametini binlerce kilometre uzakta yaşarken başka bir felaket haberi gelmişti; Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi öldürülmüştü...
İki gündür Paris'te ve Strasbourg'da düzenlenen söyleşiler için EMEP Genel Başkan Yardımcısı ve Barış Bloku Eş Sözcüsü Nuray Sancar'la birlikte DIDF (İşçi ve Gençlik Dernekleri Federasyonu)'in konuğu olarak Fransa'daydık ve iki gün üst üste Türkiye'den aldığımız haberlerle hem şaşkına dönmüş, hem de derin bir acıya düşmüştük.
BAYRAK YERİNE SÜTYEN VE DON
Paris'in 35 kilometre uzaklıktaki banliyösü Grigny'deki "Sofra Market" ve "Sinem Pastanesi"nin üst katındaki salonda da, DIDF'in Paris'teki merkezinde de, Strasbourg'daki Marcel Marceau Kültür Merkezi'ndeki panellerde de özellikle Türkiye'den göçmüş sosyalistlerin, işçilerin, eğitim için gelmiş öğrencilerin tek bir kaygısı vardı:
"Türkiye nereye gidiyor?"
Sadece doğup büyüdükleri ülkeden değil, yaşadıkları ülkeden de endişeliydiler. Çünkü Türkiye'de sokağa çıkma yasakları, gazeteci tutuklamaları, siyasal suikastler dönemi yaşanıyordu.
Fransa'da siyasal İslam'ın saldırısı, bunu fırsat bilen iktidarın özgürlükleri kısıtlaması, gelir dağılımındaki eşitsizlik, işsizlik, yoksuzluk, farklı olanların ötekilenmesinin vardığı son nokta, IŞİD'den duyulan endişe, egemenlerin yaşanan krizi yanlış yorumlaması sonucu varoşlarda iktidar tarafından desteklenen"camileşme" politikaları, Türkiye'den göçen eski tüfek sosyalistlerin çocuklarından bazıların kökten dinci eğilimlere ilgi duymasının yarattığı endişe dile getirilen ortak duygulardı.
Cezayirli, Tunuslu, Faslı imamların elindeki camileri "isyanı bastırmak"duygusuyla toplumsal uçurumları kapatmak yerine sadece para yardımı yapmayı kolay bir çözüm yolu olarak gören Fransız devleti eleştiri oklarının hedefindeydi Paris'teki toplantılarda.
Salonda bulunan ve Paris'te işinsanı olan bir kadın, 2012'nin Mart'ında Tohlose'da önce üç askeri ardından da bir Yahudi okulunu basıp üçü çocuk dört kişiyi öldüren 20'li yaşlardaki Muhammed Merah'ın olaydan çok kısa bir süre öncesine kadar komşusu olduğunu anlatıyor:
"Babası Cezayir kökenli Arap'tı. Annesi Portekizliydi. Sosyal yardımla geçinen bir aileydi. Komşu olarak çok yakındık. Kardeşleri içeri girer çıkardı esrar, eroin satışından. Muhammed de bu suçlara karışmıştı. Evimize gider gelirdi, sonra İslamcı terörist olarak çıktı karşımıza.
Kimileri Irak işgali ve ardından gelen 11 Eylül saldırısının sonrasında Fransa'ya yansıyan İslamifobi'nin 2002-2004 yılları arasında yaşadığı süreci "kırılma yılları" olarak değerlendiriyor, özellikle Paris'in gettolarında İslamcılığın çaresizlikten bir modaya dönüştüğünü anlatıyordu.
Kabul etmek gerekir ki, Fransa'daki iktidar da yaşanan süreci, Paris katliamını bir fırsat olarak değerlendirip ilerici, muhalif, emekçi sınıflar üzerinde bir baskı unsuru kullanmayı başarmıştı. Hatta neredeyse Türkiye'de 7 Haziran seçimleri sonrasında yaşanan "Bayrağını al da gel" kampanyasına benzer çağrılarla milliyetçiliği yükseltip her eve, her işyerine bir bayrak asılmasını hedeflemişti. Yaklaşan Fransa seçimleri de sürecin daha ağır yaşanmasına yol açmıştı.
Elbette sosyalistinden anarşistine, ekolojistinden entellektüeline birçok kişi milliyetçi duyguların ayaklandırılmasına, ayrımcılığı, ötekileştirmeyi körükleyen bu anlayışın yol açacağı politikalara karşı tepkisini geliştirmekten geri durmadı, hatta bazıları da sosyal medyada görüntülerini paylaştıkları bir protesto biçimini seçti; kırmızı, mavi, beyaz bayrak yerine aynı renkleri taşıyan sütyenlerini, donlarını evlerinin camlarına, balkonlarına asma yolunu tercih etti.
BOMBA, KELEPÇE VE KURŞUN SESİNİ TANIYORUZ
Türkiye'de Can Dündar ve Erdem Gül tutuklanırken, Tahir Elçi'nin hunhar bir suikaste kurban gittiği haberi gelirken anladım ki yaşanılan olaylardan anında haberimiz olsa bile uzağında olmak daha bir koyuyor insana.
Hemen ulaşamamak, bir şey yapamamak, sadece acıyı, kederi uzaktan yaşamak insanları daha derin endişelere yöneltiyor. Beş gün boyunca Paris'te, Strasbourg'da sürekli birlikte olduğum dostlarda da aynı duygunun yaşandığını gördüm.
Paris'e vardığımız gece Can Dündar'la Erdem Gül sadece ödüllük gazetecilik yaptıkları için tutuklanmış, bir gün sonra Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi tutuklanmıştı.
Bütün bu yaşananların kederiyle bir cumartesi sabahı IŞİD çetelerinin öldürdüğü 130 kişiyi anmak için Paris'in Cumhuriyet Alanı'na giderken DIDF'li yoldaşlar yanlarında 10 Ekim'de yine aynı katiller tarafından öldürülen 102 kişinin fotoğrafı olan bir posteri götürüyorlardı anıta koymak üzere. Posterin üstünde "Ankara'dan Paris'e dayanışma", altında ise "Biz sadece barış istedik" yazıyordu.
Ankara'da katledilenlerle Paris'te katledilenler bir anıtın çevresinde bırakılan çiçeklerin, asılan pankartların, posterlerin, dövizlerin, yakılan mumların arasında buluşuyordu.
7 Haziran seçimlerinden bu yana yaşadığımız birkaç aydan çok öteye gitmeye gerek yok.
Suruç'tan Ankara'ya, oradan Paris'e uzanan bir çizgide patlayan bombaların sesini biz zaten tanıyorduk.
Sadece Cumhuriyet'ten Can Dündar'a, Erdem Gül'e geçtiğimiz perşembe gecesi takılan değil, birkaç hafta öncesinde Van'ın Erciş ilçesinde DİHA'dan İdris Yılmaz'a, JİNHA'dan Vildan Atmaca'ya takılan kelepçenin sesini de biz zaten tanıyorduk.
Bu ülkenin vicdanı, adalet duygusu, barış umudu Amed'in kadim avukatı değerli hukukçu Baro Başkanı, onlarca yıllık dostum Tahir Elçi'ye de sıkılan kurşunun sesini biz zaten tanıyorduk.
Aynen, bakmayın tek tek toprağa verdiğimize, bugün hala yaşayan dostlarım Yusuf Hayaloğlu'nun yazdığı, Ahmet Kaya'nın söylediği gibi:
"Diyarbakır ortasında vurulmuş uzanırım,
Ben bu kurşun sesini nerde olsa tanırım"
CELAL BAŞLANGIÇ | HABERDAR
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENİsrail’in sonu gelmez işgalciliği 15.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
-
Osman CAN24 Nisan 1915: Kardeşimin Cenazesini Kaldıramadım Hala! 29.04.2021 Tüm Yazıları
-
Verda ÖZERBırak artık eski normali 28.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYAN24 Nisan’ı anmak 24.04.2021 Tüm Yazıları
-
Vedat BilginSistem değişti de ne oldu! 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Kurtuluş TAYİZPandemide Erdoğan'ı devirme planı çöktü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali Saydam23 Nisan ‘Çocuklara Hürmet’ Günü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali TarakçıZEVZEK'in asıl amacı Montrö değilmiş! 17.04.2021 Tüm Yazıları
-
Burak Bilgehan ÖzpekVesayet Nedir, Nasıl Kurulur, Niçin Çöker? 16.04.2021 Tüm Yazıları
-
Firuz TÜRKERDARBE GİRİŞİMİNE HAZIR OLMAK 4.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız RamazanoğluYeni metin ne söyleyecek? 25.03.2021 Tüm Yazıları
-
RAGIP DURAN'Bir tek kişinin otoritesi suçtur!' 22.03.2021 Tüm Yazıları
-
Sevilay YALMANMesele Gergerlioğlu meselesi değil! 19.03.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKBACAKİZMİT KÖRFEZİ YAKIN, DENİZ BİZE ÇOK UZAK! 17.03.2021 Tüm Yazıları
-
Ural ATEŞERANADİL... 21.02.2021 Tüm Yazıları
-
Demir Küçükaydınİki Devrimci – Türeci ve Şahin 4.01.2021 Tüm Yazıları
-
Perihan MAĞDENHayaller: ETHOS, Gerçekler: BİR BAŞKADIR BENİM MEMLEKETİM 18.11.2020 Tüm Yazıları
-
Talat ULUSOY9 Eylül 1922, İzmir’in “KURTULUŞ” Günü’nde… 9.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mahmut ÖVÜRAK Parti mi “İhvan’cı” siz mi operasyon çekiyorsunuz? 8.09.2020 Tüm Yazıları


























































































































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
23.03.2023
17.03.2023
1.01.2023
17.11.2022
9.09.2022
10.07.2021
26.06.2021
22.06.2021
8.06.2021
4.06.2021