Cemil ERTEM
Yine hareketli bir hafta geçirdik ve bu hafta olan ekonomik ve siyasi gelişmeler, Cumhurbaşkanlığı denklemini ve buradaki ittifakları önemli ölçüde belirledi. Türkiye’nin Cumhurbaşkanı seçimi artık yalnız bu ülkenin vatandaşlarını ilgilendiren bir seçim olmayacak... Hani ABD Başkanı seçilirken yapılan şu yakınma gibi; ‘ya bu ABD’lilerin seçimi ama bizi onlardan daha çok bağlıyor, onlar seçecek ama iyi ya da kötüyü biz yaşayacağız.’ Evet, şimdi bu yakınmayı bütün Avrupa’dan, Çin sınırlarına kadar olan coğrafyada yaşayan halklar yapabilir. Çünkü Türkiye’de AK Parti adayının karşısına çıkacak ‘çatı aday’ Türkiye sınırları içinde belirlenmedi. Bu, bütün bu bölgede pazar ve enerji kapışmasında, Türkiye’nin çıkarlarının tam karşısında olan küresel güçlerin yaptığı bir seçim. Bu hafta Balyozcuların salıverilmesinin ekonomik karşılığı şudur; Türkiye’de, şimdiye değin, devlet ve ordu bürokrasisini denetleyen ve buranın aktörlerine oligarşi içinde yer vererek ittifak içine sokan tekelci sermaye ile bu kesimin tarihi ittifakı bitmiştir. Yani Türkiye geleneksel oligarşisi şu an paramparça...
Dağılan ‘Eski’ ve yeni ittifaklar
Türkiye geleneksel tekelci sermayesi, Erdoğan karşıtlığını Almanya’dan başlayarak, İngiltere üzerinden Suud finansı ile ABD’ye uzanan güçlerle ittifak yaparak yürütecek bundan sonra... Yani yanına yedekleyeceği ve Türkiye’nin ‘milli çıkarlarına’ aykırı kullanacağı bir TSK yok artık kolunun altında... Ama bu uğursuz cephenin küresel ve bölgesel ittifakları da dağılıyor. Bu hafta sonu Reuters kaynaklı şu haber düştü ve bu haberle birlikte bence ‘çatı adayın’ hiç şansı kalmadı. Haberi Aljazeera Turk şöyle verdi: ‘Reuters’ın gemi takip sistemlerine dayandırdığı bilgiye göre, ‘SCF Altai’ isimli bir tanker bölgeden çıkarılan petrolün ihracında kullanılan rotadan farklı olarak Türkiye’nin Ceyhan Limanı’ndan yola çıkmadı.
‘United Emblem’ isimli bir başka tanker Ceyhan’da dolum yapıp, Malta’ya doğru yola çıktı. Reuters’ın piyasa kaynaklarına dayandırdığı bilgiye göre, burada ‘SCF Altai’ adlı tankere gemiden gemiye yakıt aktarıldı. Aktarılan petrolle yola çıkan SCF Altai, İsrail’in Aşkelon Limanı’na demirledi.’ Yani Kürt petrolünü İsrail aldı. Eğer ki bu haber doğruysa yani Kürt petrolünü Rusya’dan sonra İsrail aldıysa, ABD’den başlayan ve Suudi Arabistan’ı devre dışı bırakan bir büyük plan devreye girdi demektir. Bu arada, şunu da hemen ilave edelim; şu an Brent petrol fiyatı 115 dolara dayanmış durumda; spot olarak düşünseniz bile, 90 dolarların altında olan Kürt petrolü alıcı için büyük avantaj. Ancak TÜPRAŞ, ne hikmetse, Taner Yıldız’ın açıklamasından da anlıyoruz ki, bu petrole talip değil. O zaman bizim yukarıda Balyoz sanıklarının bırakılmasıyla açığa çıkan Türkiye’deki tekelci sermaye ile Türkiye devleti arasındaki zorunlu ittifak bitti ve Türk oligarşisi çıplak kaldı tespitimiz ile bu ticari ‘alışveriş’ örtüşüyor.
Bu gerçeği görelim...
Şimdi düşünün; bırakın Rosneft, SOCAR gibi devlet enerji şirketlerini, Shell, Exxon gibi özel sermaye tekelleri bile doğdukları ülkelelerin uzun vadeli çıkarları ile çatışan ‘işler’ yapmazlar. Ama -şimdi ismini geçirmeyeyim- bizdeki tekel ne yapıyor sizce Türkiye’nin bütün bu stratejik enerji hamleleri karşısında???
Bu kocaman bir sorudur ve ben bu sorunun cevabını okuyucuya bırakıyorum. Ama sonuç olarak şunu söylemek gerekiyor; bu sorunun cevabı bize gösteriyor ki, Türkiye’de Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrası çok şey değişecek. Şu anda dağılan Türk oligarşisi, -denize düşen yılana sarılır misali- 17 Aralık örgütüne sarılmış durumda. Burasının da kökü, ABD’deki petro-kimya ve silah tekellerine, Almanya’daki geleneksel Reich sermayesine ve bunların Londra’da çöreklenmiş kirli finans-kapitaline dayanıyor. Tabii buraya Dubai kara parasını, Zürih’teki uyuşturucu ve silah komisyonlarını ve Suud kara petrol sermayesini de ekleyin...
Görünür meşruiyet için tasfiye edilecekler
Ancak bu küresel yapı giderek bir ‘çeteye’ dönüşüyor, çünkü bunların artık sistem içinde yeri yok ve sistem bunları dışlıyor. Çünkü içinde bulunduğumuz sistem meşruiyet dışı alan ve aktörleri açığa çıkarsa bunları hızla tasfiye eder. Bu eski sektörel yapılar bile olabilir. Örneğin tütün sanayi artık sistem için neredeyse kriminal bir alandır. Nükleer ve kimyasal silah sanayi ve bunlardan kaynaklanan finansal yapılar için de aynı şeyi söyleyebiliriz. Dün ‘uyuyan servetler’ cenneti olarak bilinen İsviçre, bugün FBI gibi ABD’li kurumların gözünde kara para cenneti. Ama bizim için hep böyleydi; o ayrı... Dünyada eskinin tasfiyesi ve buraya dayanan saldırgan-militer siyasetin de tasfiyesi artık gündemde. Bu, çok büyük bir siyasi değişim ve ülkeler arası eşitlenme...
Avrupa’da bir ilk...
İran ve İsrail bile bunu artık gördü ve her ikisi de çok ciddi eksen değiştiriyor. Başbakan Erdoğan’ın Avrupa gezisine bir bakın... Bu, Avrupa tarihinde bir ilktir; Doğulu ve Müslüman bir Başbakan Avrupa’nın en önemli ekonomik ve kültür başkentlerinde binlerce kişilik salon toplantıları ve mitingler yapıyor; Avrupa’nın bu gerçeği kabul etmesinden başka çaresi yok. Ama bu gerçeği kabul etmeyenler tam şimdilerde, Avrupa Merkez Bankası’nın parasal genişleme hamlesinin başlamaması için her türlü dolabı çeviriyorlar; çünkü bu parasal genişleme daha öncekilere benzemeyecek; ilk önce Güney ve Doğu Avrupa’yı ayağa kaldıracak ve buna bağlı olarak, aynı anda yeni bir Türkiye-Avrupa bütünleşmesi ortaya çıkaracak. Örneğin Avrupa Merkez Bankası’nın Fransız Yönetim Kurulu üyesi -Draghi Yönetimi’ne muhalif tabii- Benoit Coeure, ‘parasal genişleme olabilir ama şu an gerekli değil’ diyerek AMB içindeki çatlakta Fransa’yı da Almanya’nın yanına koydu. Öte yandan ABD’de de Fed içindeki neocon üyeler faizleri bir süre daha artırmayı düşünmüyoruz dediği için, Yellen’i bir kaşık suda boğacak duruma geldiler ve Bernanke’yi mumla arıyorlar. Tabii ki Yellen’e bu kadar çok kızmalarının nedeni ile Fransız ve Almanlar’ın Draghi’ye kızma nedeni aynı... Şunu demeye getiriyorlar özetle; “Bu genişleme işleri bize yaramıyor, gelişmekte olan Asya’yı yukarı çıkardınız, şimdi İran’ı sisteme dahil ediyorsunuz ve Türkiye’yi bölge gücü yapıyorsunuz; hemen geri dönün...”
Yellen ve Draghi geri döner mi; sanmıyorum ama bu, tıpkı Türkiye’deki gibi çok büyük bir savaş... Eski ile Yeni’nin savaşı...
Gordiyon Düğümü Ankara’da...
Ama bu savaşta eskiden ‘Eski’nin’ yanında olan güçler, tarihin akış yönünü keşfedip hızla Yeni olanın yanına geçiyor. Bakın İran bunu yapmaya çalışıyor, İran’ın dışa açılması ve Türkiye üzerinden enerji ve pazar yollarına, alanlarına dahil olmaya başlaması, Batı ile masaya oturup, Eski’yi terketmesi, hiç şüphesiz İsrail’i de ‘yola’ getirecek çok önemli bir gelişmedir. Ama tam buradaki düğüm noktası tabii ki Türkiye; zaten hep öyle olmuştur, biliyorsunuz efsaneye göre Büyük İskender’in doğuya doğru giderken kılıçla bir kerede kestiği Gordiyon Düğümü Ankara Polatlı’da. Ama İran, İsrail ve ABD yönlü gelişmeler bize gösteriyor ki, Türkiye’de Eski’yi devam ettirmek isteyen oligarşinin içindeki ittifaklar çözülüyor ve ellerinin altında 17 Aralık’ta öne sürdükleri yapılar ve geri çekilmeye başlayan bir medya ağı kaldı. Bu çatı aday da son hamlelerinden birisi... Bundan dolayı düğüm, Gordiyon düğümü bile değil artık, İskender’in yaptığını yapmaya gerek yok. Kendiliğinden çözülüyor işte...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYeni Bir Çözüm Süreci Ne Kadar Mümkün? 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.10.2018
24.10.2018
18.10.2018
17.10.2018
25.09.2018
21.09.2018
18.09.2018
11.09.2018